13 Temmuz 2017 00:15

Başparmak

Başparmak

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Bir işçi.

Belediyede taşeron. Belediye kadrosundaki işçi ile aynı işi, hatta daha zorunu yapıyor ama belediyenin kurduğu şirkette asgari ücretli.
Yanında annesi. Bir de yakını.

Elinde parmağı. Ayak başparmağı. Beze sarmış. Çöp toplama kutusu düşmüş ayağına. 100 kiloluk demir kütle. Koşturmuşlar hastaneye yerde kalan ayak başparmağını kaptıkları gibi. Hani şu çağ atlayan sağlık sistemimizin 5 yıldızlı otel kıvamında denilen hastanemize. Süre kısıtlı, acele etmek lazım.

Hastane muhteşem. Odalarda buzdolapları.  Yatar, kalkar yataklar. Her odada televizyon. Oda içinde tuvalet, banyo. Koridorlar mermer, tuvaletler seramik, camlar aynalı. Konfor muhteşem.

Ama bir şey eksik.

Doktor.

Parmağı dikecek doktor yok. Hastanede değil, şehirde yok.

İşçi. Hem de taşeron işçi. Elinde ayaksız ayak parmağı. Şükrediyor ortopedi doktorunun pansumanına, elinde ölmüş ayak başparmağıyla.
Bir çocuk.

 5 yaşında. Terör saldırısında gözlerini kaybetmiş suçsuz, günahsız. Bir göze çare yok. Diğerinde yüzde bir. 

Olsun. Umut, umuttur. 

Ama çare dışarıda. Devletin koca koca (?) tıp fakültesi diplomalı bürokratları “He” dese bir ihtimal görecek minik kız. Demiyorlar, diyemiyorlar duvarlarına astıkları onca belgeye, diplomaya, takdirnameye rağmen, küçük kız bir ihtimal görsün. 

Sağlık sistemimiz iyi. Hastaneler 5 yıldız, yavru saray. Duvarlar yağlı boya. Odalar süit, buz dolaplı. Manzara muhteşem. Tıpkı içinde adalet olmayan adalet sarayı gibi, içinde deva olmayan hastane sarayı. Mermer koridorunda elinde işe yaramaz ayak başparmağıyla taşeron işçi.

Ama doktor yok parmak dikecek. Doktor yok umut verecek. İnsan yok insanı sevecek.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa