Terim ve Demirören'e sonsuz teşekkürler!
Fotoğraf: Envato
Aslında Fatih Terim’e bütün futbol ahalisi olarak büyük bir teşekkür borçluyuz.
Tam transferlere kilitlenmiş, pür dikkat gelen ve giden futbolcuları izleyip, gelecek sezon için hayaller kurarken memleket futbolunun gerçekliğini tabiri caiz ise yine küt diye yüzümüze vurdu.
Adeta, hayal kurmanıza gerek yok, “eski rezilane” işler yeni sezonda da vizyonda olacak merak etmeyin mesajını net bir biçimde hepimize verdi.
Futbolun, spor medyasının içine düştüğü çukuru hep birlikte bir daha idrak ettik.
Alaçatı vukuatı nereden tutsan elinde kalıyor da birkaç noktanın altını çizelim.
Her şeyden önce Alaçatı vukuatı Evrensel gibi bağımsız medya organlarının neden önemli olduğunu yeniden gözlerimizin içine soktu.
Fatih Terim ve damatlardan oluşan kadrosunun kebapçı basması haberini ilk yapan bölgedeki Anadolu Ajansı Muhabiri İbrahim Evrim Ayral oldu. Ancak koskoca “imparatorun” ucuz mafya gibi kebapçı basması haberi Anadolu Ajansı yöneticilerini rahatsız etti ki haber servis edilmedi. Bu sansür üzerine, Ayral haberi kamuoyuna sosyal medyadan duyurdu ve “Haber namustur, namusumu korumak için istifa ediyorum” dedi. İstifa sonrasında, görüntülerle birlikte Alaçatı vukuatı sosyal medyada hızla yayılmaya başladı. Bağımsız medya organlarının kullandığı haber, artık konuşmaya bile gerek olmayan havuz medyası tarafından görmezden gelinirken, ilginç biçimde Demirören’in sahibi olduğu medyada da kendine yer bulamadı.
Bu sütunda defalarca dikkat çekildi.
İlklere meraklı bir ahali olduğumuz için ilk kez medyanın yaklaşık yüzde 15’ini (tiraj açısından) kontrol eden bir federasyon başkanımız var. Dünyada ve tarihte herhalde böyle bir futbol federasyonu başkanı yoktur. Ancak esas soru memleketin genel yapısı da göz önüne alındığında bu çok satan gazetelerde başkanlığını kendi patronlarının yaptığı Futbol Federasyonunun yanlış olduğu düşünülen kararlarına eleştiri yapılabilir mi? Sahi siz Milliyet ya da Vatan gazetesinde kerli ferli spor yazarlarının hiç federasyonu ya da Fatih Terim’i eleştirdiğini gördünüz mü?
Bu olayda daha güzeli de oldu. 18 Temmuz’da Milliyet gazetesi “Fatih Terim İstanbul’a” döndü diye internet sitesinde bir haber yaptı. Haberde “Alaçatı olayı için olay yargıya intikal etti” denildiği belirtiliyor…
Nasıl? Hangi “Alaçatı” olayı? Milliyet böyle bir şey yazmadı ki? Böyle bir olay Milliyet ve yazarlarına göre olmamıştı ki?
Şimdi sadece düşünün sezon boyunca, futbol liglerinde, federasyon eliyle yapılacak haksızlıklar, eyyamlar, çifte standartlı kararlar, Alaçatı’yı görmeyenler tarafından, görülebilir mi?
Neyse her zaman olduğu gibi yersen deyip geçelim.
Gelelim büyük garabete.
Hepinizin bildiği gibi bir ilkimiz daha var. “İmparatorumuza” dünyada başka hiçbir ülkede olmayan bir unvan verdik. Türkiye Futbol Direktörü.
Siz hiç Fransa Futbol Direktörü, Hollanda Futbol Direktörü falan gibi unvanlar duydunuz mu? Yok.
Neden? Çünkü onlarda “imparator” yok. Koskoca “imparatoru” milli takım teknik direktörü keser mi?
Eh bu kadar büyük bir unvana büyük de bir maaş yakışır. Verelim 4 milyon dolar yıllık maaş. Nasıl olsa vergiler akıyor. Gerçi başarılar alınan ücretle pek orantılı değil ama olsun.
Bundan sonra ne beklersiniz? Avrupa’daki bütün muadillerinin üstünde, 4 milyon dolar maaş alan, bir adamın hem de Türkiye Futbol Direktörü olarak sabah akşam memleket futboluna odaklanması, alt yapılardan milli takıma bir futbol organizasyonu inşa etmesini değil mi?
Bizimki ne yapıyor? Bodrumda tatil yaptığı yerden, Alaçatı’da yine TFF yönetiminde olan kebapçıyı tehdit ediyor.Yetmiyor uçağa atlıyor. Damatlarıyla mekan basıyor. Anladığımız kadarıyla beklemediği bir karşılık alıyor. Kaçıyor. Araya hatırlı adamlar sokarak şikayeti engellemeye çalışıyor.
Biz de seyrediyoruz.
Sonra altyapılarda yetişen gencecik çocukları, “imparator”a emanet edip, gelen her başarısızlıktan, kaybolan her kuşaktan sonra yahu yine neyi yanlış yaptık diye dövünmeye devam edeceğiz.
Bütün bu gerçekleri bir kez daha gözümüze soktuğunuz için teşekkürler Fatih Terim, teşekkürler Yıldırım Demirören…
- Rasim Ozan gitti futbol medyası temize mi çıktı? 30 Kasım 2017 00:15
- Fenerbahçeli medyayı deşifre edelim 16 Kasım 2017 00:26
- Cüneyt Çakır, Mete Kalkavan gerisi yalan… 25 Ekim 2017 23:01
- 'Yıldırım Demirören yeter' 05 Ekim 2017 01:21
- Ne etti la bu Aykut Kocaman size? 21 Eylül 2017 01:00
- Aykut Kocaman'a niye saldırıyorlar? 14 Eylül 2017 00:15
- Federasyon, Tribün Mühendisliği: Beleştepe, Göztepe, Konya... 24 Ağustos 2017 00:15
- Terim kovuldu sıra Demirören’de mi? 04 Ağustos 2017 01:01
- Futbola da adalet lazım 13 Temmuz 2017 00:15
- Arda Turan'a neden kızıyorsunuz ki? 15 Haziran 2017 00:30
- Şampiyonluklara seviniyor musunuz? 01 Haziran 2017 01:00
- Veselinoviç'ten Obradoviç'e: Bir spor kulübü Fenerbahçe 25 Mayıs 2017 00:51