OHAL ne zaman kalkar?

Fıkrayı duymuşsunuzdur. Nasrettin Hoca birinden borç almış. Ama gel zaman, git zaman Hoca borcunu bir türlü ödemeyince alacaklısı kapıya dayanmış.“Hoca, paramı ne zaman ödeyeceksin?​” demiş. Nasrettin Hoca da eliyle bahçesinin kenarına kazılmış yerleri işaret ederek “Şurayı görüyor musun? İşte oraya diken ektim. Baharda o dikenler büyüyecek. Yoldan geçen koyunların tüyleri o dikenlere takılacak. Ben de onları toplayıp yün yapacağım. Sonra o yünleri satıp sana olan borcumu ödeyeceğim” demiş. Alacaklı bu uzun hesap karşısında kendini gülmekten alamayınca, Hoca da: “Seni köftehor seni. Peşin parayı görünce gülersin değil mi!” demiş.

Bizim iktidarın OHAL’i kaldırma hikâyesi, işte tam da Nasrettin Hoca’nın bu fıkrasına benziyor!

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Plan ve Bütçe Komisyonu’nda OHAL konusu gündeme gelince “OHAL kalkmayacak” demedi ama verdiği yanıt aslında OHAL’i kaldırmaya niyetleri olmadığını açıkça ortaya koydu. “OHAL, bu ihtiyaç kalktığı zaman elbette kalkacaktır” diyor Başbakan Yardımcısı. Yani aslında “Biz böyle iyiyiz, OHAL’i kaldırmaya niyetimiz yok!” diyor.

İktidarın medyadaki sözcülerinden Abdulkadir Selvi de 2 Kasım tarihli yazısında konuyla ilgili şunları söylüyor: “Cumhurbaşkanı Erdoğan, OHAL’in ne zaman kaldırılacağı konusunda parti yönetiminin ve hükümetin herhangi bir tarih vermemesini istedi. Erdoğan, Suriye’de ve Irak’taki gelişmeler ile içeride FETÖ ile mücadele nedeniyle tarih açıklanmasını doğru bulmuyor.”

Şimdi Suriye ve Irak’ın OHAL’le ne ilgisi var?

Suriye’den milyonlarca mültecinin ülkeye akın ettiği, çatışmaların en şiddetli biçimde yaşandığı dönemlerde bu ülkede OHAL yoktu. Ama şimdi iktidar ve medyadaki sözcüleri Suriye ve Irak’ı bahane edip OHAL’i uzatmak için “milli güvenlik” gerekçesinin arkasına saklanmak istiyorlar.

FETÖ dersen, AKP’nin kendisi hariç bugüne kadar FETÖ operasyonları yapılmayan kurum kaldı mı? Ve dahası OHAL’in kaldırılması, bu operasyonların yapılmasına engel mi?

Oysa OHAL ilan edilmesinin hemen ardından dönemin Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş ne demişti hatırlıyor musunuz?

“OHAL’i en kısa sürede bitirmek istiyoruz. En fazla 1-1,5 aylık bir süre düşünüyoruz. Umarım ikinci bir uzatmaya gerek kalmaz” demişti.

Sonra 16 Nisan Referandumu öncesinde Başbakan Binali Yıldırım da “Şimdi, referandum olması halinde, elbette kimseye, ‘OHAL altında seçime gidildi... OHAL şartlarında referandum yapıldı’ gibi bir söz söyleme fırsatı vermeyiz. Bu nedenle referandum öncesi OHAL kaldırılır diye düşünüyorum” dememiş miydi?

Ama gel zaman, git zaman iktidar için her uzatmada bahaneler değişti, bir tek OHAL değişmedi! Demek ki,bugün de Suriye, Irak bahane ama ülkeyi OHAL’le yönetmek şahane!

Bugüne kadar söylenenlere bakılınca, bırakalım 2018’i; 2019 seçimlerinden sonra bile iktidarın OHAL’i kaldırmasının garantisi yoktur.

Yani iktidara kalırsa/bırakılırsa “OHAL ne zaman kalkar?​” sorusunun yanıtı “çıkmaz ayın son çarşambası”dır. Çünkü OHAL iktidar için bütün toplumu baskı altına almak, istedikleri kanunu çıkarmak ve ülke yönetimini istedikleri gibi dizayn etmek için “Allahın bir lüftu”dur.

O yüzden bu ülkede OHAL ve KHK düzeninin mağdur ettiği milyonlarca insanın iktidarı bekleyerek bir sonuç elde etmelerinin mümkün olmadığı açıkça ortaya çıkmıştır. Bu adaletsiz baskı yönetiminden kurtulmak, mağduriyetleri gidermek için “OHAL’in kaldırılması ve KHK’ların iptal edilmesi” talepleriyle mücadele etmekten başka bir çıkar yol kalmamıştır.İşte tam da OHAL tartışmalarının yapıldığı bir süreçte dört emek örgütünün (DİSK, KESK, TMMOB ve TTB) başlattığı “OHAL Değil, Demokrasi İstiyoruz” kampanyası, böylesi bir mücadele sürecinin örgütlenmesi bakımından oldukça anlamlı ve önemli bir adım olmuştur. Bu dört örgütün OHAL’in kaldırılması ve KHK’ların iptal edilmesi için bütün emek ve demokrasi güçlerine 81 ilde mücadelenin ortaklaştırılması yönünde yaptığı çağrı, OHAL’e “artık yeter” diyen, bu gidişata “dur” demek isteyen hiç kimsenin sessiz/duyarsız kalamayacağı bir çağrıdır.

Öyleyse “OHAL’in kaldırılması konusunda artık masal dinlemek istemiyoruz” diyorsanız, şimdi söz sırası sizde!