11 Kasım 2017 00:15

Ocaklardan başlayarak mücadeleye devam!

Ocaklardan başlayarak mücadeleye devam!

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Zonguldak maden işçilerinin “torba yasa”nın, TTK’nin özelleştirilmesinin önünü açan 58. maddesine karşı yaptığı ocakları terk etmeme eylemi sonuç verdi. Hükümet maddeye “TTK hariç” ibaresinin ekleneceği sözünü verdi.

Böylece TTK’nin mevcut ocaklarının özelleştirilmesi engellendi. Ama, TTK’nin işletmediği sahaların, bugün “rödovans usulü” işletilenler dahil özelleştirme mümkün olacak. 

Dahası, Hükümet, maden işçilerinin direnişi karşısında bir “geri adım” atmış görünürken, aslında sadece işi zamana bırakmış olmaktadır. Çünkü, eğer son 10 yıldır yapıldığı gibi, TTK’nin ocaklarına işçi almamaya devam edilirse, önümüzdeki birkaç yıl içinde ocakların zaten kendiliğinden kapanacağını, dolayısıyla ocakların özelleştirilmesi, kiraya verilmesi karşısında direnen kimse kalmayacak! 

Bunu, Zonguldaklı işçiler de sendikacılar da, berberler de, şoförler de...herkes biliyor.

Vedat Yalvaç arkadaşımızın, son günlerde  Zonguldak’tan yaptığı haberlerde de bunları açıkça görüyoruz.

Zonguldaklı sendika yöneticileri ve işçiler, Zonguldak’ın pek çok sorununu sayıp döküyorlar ama “beş nokta”ya özellikle vurgu yapıyorlar. 

1) İşçilerin ocağa kapanarak 58. maddeye “TTK hariç ibaresi eklemesi yapılacak” sözünün alınması bir başarıdır ve şimdilik iyidir. Ama, böyle giderse, yeni yasa çıkarılmasa bile birkaç sene, bilemediniz beş sene sonra ocaklarda işçi kalmayacağı için ocakların özelleştirilmesi karşısında da direnen kimse kalmayacak!

2) Eğer bu mücadele sürdürülecekse, işyerinde mücadele komiteleri kurulması gerekir.

3) TTK’nin ihtiyacı olan işçilerin alınması için mücadele edilmeli mevcut ocakların işçi yokluğunda sönmesi engellenmelidir. 

4) Zonguldak işçileri, son yıllardaki özelleştirme, rödovans ve benzeri yollarla TTK’nin ocaklarının tasfiyesi ile AKP iktidarı arasında bağ kurmuyorlar, oy verdikleri partinin ayrı, bu politikaların ayrı olduğunu düşünüyorlardı. Son “torba yasa”yla bu değişti; işçiler bu politikaların AKP Hükümetinin maden patronlarının istekleri doğrultusunda geliştirdiği politikalar olduğunu fark etmeye başladılar. 

5) Özelleştirmeye karşı mücadeleyi sadece TTK’de çalışan işçiler ve sendikaları değil, Zonguldak’taki tüm işçiler, emekçiler, esnaf, tüm Zonguldak halkı birlikte vermeli; bunun için gerekli örgütlenmenin yapılması gerekir.

Peki bu “beş madde”nin gereğini kim yapacak?

Elbette ki:

- En başta Zonguldak’ta olup bitenin farkına varmış olan işçilerin ileri kesimleri,
- Her sektörden mücadeleci sendikacılar,
- Bugüne kadar emek mücadelesi içinde yer almış çeşitli sendikalar ve siyasi parti ve çevreler, bu mücadele için öne çıkacaklardır.

Bunun nasıl yapılacağı ise, bu çevrelerin içinde yer alacağı bir platformda tartışılarak alınacak kararlar doğrultusunda olmak durumundadır. 
Çünkü AKP Hükümetinin, girişimlerine halktan emekçilerden tepki görünce; bir adım geri atmış görünerek mücadele edenleri rehavete sürükleyerek; “arkadan dolaşarak”, “aşındırarak” ve “alıştırarak”, kendi amaçlarına yürümeyen bir taktik geliştirdiği gözlenmektedir. 

Bugüne kadar Zonguldak’ta bu taktiği kullanarak TTK’deki işçi sayısını 7 binlere kadar düşürdü; rödovans ve taşeron çalışmayı yaygınlaştırdı. 
Bu yüzden de mücadele açıkça artık belirsiz bir “özelleştirmeye” “rödovansa”, taşeron çalışmasına karşı mücadeleden öte Hükümetin “TTK’ye bağlı ocakları da Soma düzenine dönüştürmesine”, “Zonguldak’ı bir taşeron cennetine dönüştürmesine izin verememeyi” amaçlayan, bunu yapan siyasi güçleri de hedef alan bir mücadele olmak durumundadır.

Çünkü AKP Hükümeti; Zonguldak’ı bir taşeron kentine dönüştürme politikalarını geliştirirken, Zonguldak gençliğini, emekçilerini işsizliğin ve yoksulluğun kıskacında iyice bunalttığını düşünmektedir.

Onun içindir ki; işçiler, sendikaları GMİS ve her sektörden mücadeleci sendikacılar ve işçiler; bu gerçekleri dikkate alarak, işyerlerinde mücadele komiteleri kurarak ve ildeki emek güçlerini bir araya getirip; hangi talepler için ve nasıl bir mücadele tartışmasını da açarak harekete geçmek durumundadırlar.

Öyleyse; mücadelenin kazanımının verdiği motivasyonla, bir adım daha atmak, örgütlenmeyi yenileyerek, ara vermeden mücadeleye devam etmek gerekmektedir.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa