Kimyasal evrim ve prebiyotik kimya
Fotoğraf: Envato
Yaşamın kökeninde bundan milyonlarca yıl önce oluşan prebiyotik tepkimeler yer alıyor. Onlarca yıldır bu prebiyotik tepkimelerin nasıl oluşmuş olabileceğine, mekanizmalarına dair pek çok yayın yapıldı ve yapılmakta.
Scripps Araştırma Enstitüsünden araştırmacıların Nature Chemistry dergisinde yayımlanan çalışmaları da bunlardan biri. Bu çalışma belki de son yılların en önemli çalışmalarından.
Prebiyotik fosforilasyon tepkimelerinin (moleküllere fosfat gruplarının eklenmesi) yaşamın kökenini oluşturan moleküllerin oluşumunda önemli bir basamak olduğu yıllardır biliniyor. Fosfat DNA ve RNA’nın, hücre zarını oluşturan fosfolipidlerin (yağların), solunum, fotosentez gibi ana metabolik olaylarda yer alan proteinlerin, enerji depolayan molekülümüz ATP’nin yapısında bulunuyor.
Çeşitli proteinlerin etkinliğinin kontrolünde de fosforilasyon önemli bir mekanizma. Proteinlere başka enzimler tarafından eklenen ve proteinden çıkarılan fosfat grupları proteini, tıpkı lambayı açıp kapatan bir elektrik anahtarı gibi açıp kapatıyor. Yaşamın önemli moleküllerinin ve hücrenin önemli metabolik olaylarının merkezinde fosforilasyon bulunuyor.
Daha önceki çalışmalar, fosforilasyon tepkimelerinin farklı koşullarda suyun olmadığı, farklı farklı başlangıç kimyasallarını kullanarak bu molekülleri oluşturabildiğini göstermişti. Ancak aynı koşullar altında, benzer başlangıç kimyasallarının tepkimeye girmesiyle bu yapı taşlarının ya da daha karmaşık moleküllerin oluşabileceği gösterilmemişti. İşte bu yeni çalışma, trimetafosfattan oluşan diamidofosfat’ı (DAP), öncü moleküllerle aynı/benzer koşullarda hem çözelti olarak hem de macun halinde suyun varlığında tepkimeye sokarak yaşamın temel molekülleri olan DNA, RNA, polipeptid (protein) ve lipozomların oluşabildiğini gösterdi.
Lipozomlar, hücremizin plazma zarına benzer yapılardır. Fosfolipidlerin suyu sevmeyen kuyruklarının sudan kaçacak şekilde halka gibi dizilerek hücreye benzer bir bölüm oluşturmasıyla ortaya çıkarlar. Gliserinin kısa zincir yağ asitleri ile DAP’ın yol açtığı fosforilasyonu ve esterifikasyonu hücreye benzer lipozomların oluşmasını sağladı. Araştırma ekibi, DAP’ın glisin, aspartat ve glutamat gibi aminoasitlerle olan tepkimesinin polipeptidlerin oluşmasına yol açtığını gösterdi.
DAP’ın yaşamın temel molekülleri ile makromoleküllerini çok benzer koşullar altında oluşturabilecek kapasitede bir molekül. Bundan milyonlarca yıl önce dünyanın o günkü koşullarında, yaşamsal yapı taşlarının daha büyük makromolekülleri benzer kimyasalları ve koşulları kullanarak oluşturması da Scripps Araştırma Enstitüsü araştırmacılarının gösterdiği gibi hiç de hayal değil.
- Deprem ve salgın hastalıklar 12 Şubat 2023 04:55
- Modern tarım uygulamaları ve yabani otların evrimi 11 Aralık 2022 01:40
- Evcil retroviral elemanlar retrovirüslere karşı 06 Kasım 2022 04:58
- Proto-hücrelerden sentetik amipsi hücrelere 25 Eylül 2022 04:20
- İnsanlığın sivrisinek ile dansı 04 Eylül 2022 03:23
- Hapşıran süngerler 14 Ağustos 2022 02:08
- Tüp bebek başarısızlığının arkasında yatan sebep, erken dönem DNA çoğalması hataları olabilir mi? 24 Temmuz 2022 04:08
- Yer değiştiren genetik elemanlar ve ahtapotun bilişsel yeteneklerinin evrimi 10 Temmuz 2022 03:58
- Evrimsel ilişkiler kara ölümün kaynağının Orta Asya olduğunu ortaya çıkardı 19 Haziran 2022 04:49
- HIV ilacı ile orta yaş hafıza kayıpları engellenebilecek mi? 29 Mayıs 2022 04:15
- Tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonları ve mikrobiyom 08 Mayıs 2022 01:18
- Antik enzimlerin yeni çağı 24 Nisan 2022 00:07