14 Kasım 2017 23:48

MHP'nin baraj, AKP'nin çoğunluk telaşı

MHP'nin baraj, AKP'nin çoğunluk telaşı

Fotoğraf: Envato

Paylaş

MHP’yi seçim barajı telaşı sarmış. AKP’nin Yozgat şubesi gibi davrandığından beri oy kaybettiğinin, nihayetinde Meral Akşener’in kendi partisini kurmasıyla birlikte tamamen eridiğinin farkında.

Akşener’e biat edenlere de bakın. Bunlar sadece Akşener’i sevdikleri, partisinin ideallerini benimsedikleri için değil aynı zamanda burunları iyi koku aldığı için oraya koştular. Önemli kısmının derdi milletvekili, belediye başkanı, belediye meclisi üyesi olmaktır. Bu nedenle sadece ülkücü milliyetçilerin bu partiye kayma eğilimini gösterdiğini söylemek doğru değil. Türkiye’nin ulusalcı solundan milliyetçi muhafazakâr sağına geniş bir kesim, siyaseti aynı zamanda makam olarak gördükleri için bu partiye kaymaktan kaçınmayacak.

Bahçeli’yi korkutan bir durum da bu...

Bahçeli barajı tartışıyor ama AKP’nin aklından geçen hesaplar bambaşka. Kimse, barajın düşürülmesi ya da kaldırılması durumunda bile parlamentoda her kesimin temsil edileceği demokratik bir nizam beklemesin. Erdoğan becerebilse parti endeksli baraj sistemi getirir, şu şu şu partiler barajdan muaf, şu partinin barajı yüzde 10, şunun ki ise yüzde 20’dir der. Bu aslında tam da Bahçeli’nin istediği bir seçim sistemi olur. Ama bu fanteziyi düşünseler bile yaşama geçirmeleri mümkün değil. Bu nedenle Erdoğan, Kürtlerin en zayıf temsiliyetini de hesaba katarak milletvekillerinin barajdan bağımsız en dar olan bölge üzerinden parlamentoya seçilmesini sağlayacak bir sistemi tartışıyor. Türkiye’yi mümkünse milletvekili sayısı kadar yani 600 bölgeye, o da mümkün olmazsa az sayıda bölgede en fazla 2 milletvekilinin seçileceği 400-450 civarında dar bölgeye ayırmak istiyor. Bu sistemde partiler arasında yerel ittifaklar yapılmasının önünü açmayı da tasarlıyor.

Bir örnekle bu sistemi açıklamak mümkün.

Diyarbakır’ı ele alalım. 11 milletvekili seçiliyor. Diyarbakır’ı 8-9 bölgeye ayırmaları durumunda bir iki bölgede en fazla 2 milletvekili, diğer bölgelerde ise 1’er milletvekili seçilecek. Bu bölgelerin daha önceki seçimlerin sonucuna bakılarak ince bir mühendislik ile oluşturulacağı; ayrıca partilerin bu bölgelerde yerel iş birliğine girmeleri durumunda sistem savunucusu hiçbir partinin Kürtler ile iş birliğini tercih etmeyeceği de belli. Ayrıca lokalize olmuş bir seçimde çıkar ilişkileri de belirleyici bir etken olarak devreye girer. AKP böylece Diyarbakır gibi HDP’nin 9-10 milletvekili çıkardığı en güçlü kaleden 1-2 değil daha fazla milletvekili çıkarabilir. AKP’nin kendi vekilini seçtiremeyeceği yerlerde CHP, MHP ve hatta Akşener’in partisi ile ittifaka girmeyeceğini de kimse iddia edemez.

Yeni sistemle HDP’nin güçlü olduğu Diyarbakır gibi bir yerde milletvekillerini en aza indirmeyi tasarlayan AKP’nin diğer bölgelerde, özellikle kırsal alanlarda ne yapacağını varın siz düşünün.

MHP buna karşı ama öyle demokrat falan olduğu için değil dar bölge ile siyasetin de darlaşacağını, bu darlaşmadan Kürtlerin az sayıda milletvekiliyle de olsa bilenerek ve militan bir yapıyla siyasete müdahale etmeyi sürdüreceğini gördüğü için karşı çıkıyor. AKP’nin derdi Meclise en fazla milletvekili sayısı ile girmek. Bu nedenle çok bölgeli, barajsız dar bölge sistemini tartışıyor. MHP’nin derdi ise erimemek. MHP’nin erimemesi için ona gerekli olan, barajın kendisinin seçilebileceği en düşük orana çekilmesi.

Tüm bu tartışmaların bir nedeni de her şeye rağmen HDP’yi baraj altına çekememeleridir. Tüm baskı ve tutuklamalara rağmen siyaset alanından çekilmeyen, bulunduğu her zemini Türkiye’deki ırkçı faşizan baskıları teşhir için kullanan HDP de, Kürt siyaseti de marjinalize edilemedi.

MHP ve AKP’nin bir derdi de OHAL’i yeni sistemle birlikte kalıcı hale getirmek. Bu partiler Türkiye’yi ilanihaye resmi bir OHAL’le yönetemeyeceklerini biliyorlar. Düşündükleri formül OHAL’i kalıcı hale getirecek yeni sistemi yasallaştırmak. MHP’nin OHAL’i kalıcı hale getirme konusunda, özellikle 16 Nisan’da değişen Anayasa sistemine uygun yeni yasaların yapımında AKP’ye sonsuz destek vereceği belli. Ancak bunun için AKP’den MHP’nin erimesinin önüne geçmesini yani diyetini ödemesini bekliyor.

Erdoğan şimdilerde bunun hesabını yapıyor. Kürtlerin kendi kimlikleri ile siyaset yapmasının önüne nasıl geçilir? MHP erimeden nasıl parlamentoya taşınır? AKP parlamentoda çoğunluğu nasıl sağlar? En önemlisi de Erdoğan yeniden nasıl cumhurbaşkanı seçilir? Önümüzdeki dönem tartışmalarından biri, artık ne zaman yapılır bilemiyoruz ama Türkiye’nin yeni seçim sistemi olacak görünüyor…

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa