28 Kasım 2017 00:15

B/S/H: Büyük Sömürü Harası

B/S/H: Büyük Sömürü Harası

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Çamaşır makinesi. 

Fırın. 

Bulaşık makinesi.

Buzdolabı.

Sayabileceğimiz daha pek çok beyaz eşya, mevsimlik midir?

Değil!

Her mevsim kullanıldığına göre üretimin de mevsimlik olma ihtimali yok. O zaman neden beyaz eşya üreticileri, her mevsim tüketilen bir ürün ürettikleri halde, bazı mevsimlerde toplu işçi çıkarırlar?

Bu işte bir bit yeniğinin olduğu muhakkak!

Soruyu bir fabrika üzerinden somutlayıp bit yeniğini bulmaya çalışalım.

Örneğimiz Tekirdağ’ın Çerkezköy ilçesinde kurulu B/S/H ev aletleri.

Dünyanın 2. büyük beyaz eşya üreticisi.

Avrupa’da beyaz eşya pazarı lideri... 

Avrupa, Amerika, Latin Amerika ve Asya’da 42 fabrikası var. 

13 markası ile bir dünya devi.

İşte bu dünya devi Çerkezköy’deki fabrikasından işçi çıkarmaya başladı.  

Kârlarını katladı mı? 

Evet!

Zarar edecek bir durumu var mı?

Hayır!

Öyleyse neden işçi çıkartıyor.  

İŞÇİYE ANLATILAN ASILSIZ HİKAYE

İşçiye hep şöyle bir hikaye anlatılır.

Üretim çoğalsın, işler artsın. 

Artsın ki... 

İşçi sayısı çoğalsın, işsizlik azalsın, ücretler artsın.

Anlatıldığı gibi mi oluyor acaba?

B/S/H’de öyle mi olmuş bakalım!

B/S/H’de üretim sürekli artırıyor. 

2011 yılında 4 milyon 50 bin adet ürün ile rekor kıran üretim sonraki yıllarda, şirketin 2015  faaliyet raporuna göre şöyle oldu. 

2014’te 5 milyon 450 bin 

2015’te 6 milyon 100 bin

015’ten 2016 yılına gelirken net kârı yüzde 22 arttı. 

Üretimden satışları sürekli artan firma 2014 yılında Türkiye’deki en büyük 18. sanayi kuruluşu oldu. 

Sonra ‘başarısını’ sürdürdü ve geçen yıl Türkiye’nin en büyükleri sıralamasında ilerledi. O artık 16. büyük firma. 

Bu ‘başarı’ hikayesinin ardında biraz teknolojik yenileme çok fazla sömürü var. 

Üretim milyon milyon artarken işçi aynı oranda artmadı.

Şöyle ki... 

1995 yılında 3 bin 500 olan işçi sayısı şimdi 7 bin. Yani işçi sayısı 2 katına çıktı.

O zaman 1 milyon olan üretim şimdi 6 milyon. Üretim 6 katına çıktı.

Hani üretim artıkça işçi de artacaktı.

Aksine sömürü katlandı.

2001 yılında çalışan başına 5.3 çamaşır makinesi üretilirken, 2011 yılında bu rakam 12.45’e yükseldi. 

1995 yılında bir makinenin üretilmesi 31 saniye alırken şu anda bir makine 10 saniyede üretilebilmekte.

Bir kısmı teknolojik ilerlemeden kaynaklı. 

Büyük bir kısmı ise... 

Az işçiyle çok iş üzerinden işleyen adına ‘verimlilik’ denen sömürü üzerinden.

Artık her işçi bir robot.

Paketleme bölümünde her bir ürünün 17 saniyede çıktığı B/S/H’de işçiler, robotlarla yarıştırılıyor. Her robot arasında bir işçinin çalıştığını fabrikada, 17 saniyenin geçmesi durumunda bölüme konulan kırmızı ışık yanıyor. 

Robotların hızına yetişemeyerek bozuk ürün çıkaran işçiler ise primleri kesilerek cezalandırıyor.

Patronların anlattığı, “Bu fabrika hepimizin” masalına inanan işçiler daha az kişiyle daha çok iş yaptıklarında sadece daha fazla sömürülmekle kalmazlar. İşçi arkadaşlarını işsiz bırakırlar.

Değişmez bir sömürü yasası işte: Üretim çılgınca büyürken, işçi sayısı azalır.

B/S/H (Bosch, Siemens, Hot Point) ortaklığı. 

İki Alman bir İngiliz firma.

Neden Türkiye’deler?

Cevap basit: Sermaye büyüyüp güçlendikçe, sürekli kendisine en avantajlı üretim mekanını arar. En uygun üretim modelini arar. En ucuz hammaddeyi, parçayı, işçiyi nereden buluyorsa oraya tezgah açar.

Türkiye onlar için iyi bir tezgah açma mekanı.

Ücretler düşük.

Üstelik fabrikada çalışanların yüzde 60’ı kadrolu, yüzde 40’ı sözleşmeli.

Neden?

İstenildiğinde işçiler, ‘Sözleşmeniz doldu’ denilip kapıya rahatça konulabilsinler diye. 

Sözleşme yenilene yenilene 6 yılı bulan lakin kadro alamayan işçiler var. 

Sözleşmeli işçilerin varlığı fabrikada örgütlü Türk Metal sendikası için de bir koz. Ters düşersen, sendikanın almadığı hakkını aramaya kalkarsan, kadro almayı unutursun. 

Üretim rekorları kıran fabrika bu rahatlıkla işçi atıyor. 

Bu yıl her türlü vergi teşvikinin sefasını süren fabrika şimdi de... Sömürü cenneti bir ülkede olmanın sefasıyla yüksek kârına rağmen işçi atıyor.

B/S/H’de işçi kıyımı: işçi rekor kırdı, ödülü işsizlik oldu

YERLİ VE MİLLİCİ SÖMÜRÜ CENNETİ

Yerlilik ve millilik söylemleri eksik olmayan iktidar, ülkeyi her türlü sermayenin sömürüsüne açmış durumda.

Sermaye için tam bir hara (çiftlik). 

Madende yanan, boğulan… 

İnşaatın 32. katından yere çakılan… 

Tarlaya giderken yola saçılan…

15 yılda ekmek peşinde koşarken 20 bin ölen...

İstihdamdan çok işsizlik büyüyor.

Çalışanların milli gelirden aldıkları pay yüzde 48’lerden 32’lere düştü.

Haliyle bu tablonun sorumluları, verginin sefasını süren B/S/H’ye hesap sormaz.

KİŞİ BAŞINA KORKUNÇ KÂRA RAĞMEN...

B/S/H, 2015 yılında net kârını açıklamış.

422 milyon  667 bin TL.

İşçi başına 60 bin lira kâr.

Bu yıl çok daha fazla.

İşçi atmasına hiç gerek yok. 

Üretimi düşürse de zarar etmez.

En fazla işçi başına kazancı düşer.

İşçi başına 60 değil de 50 bin lira kazanınca sanki ‘zarar edecekmiş’ bir hava yaratıyor. Kesinlikle aldanmamalı.

Üstelik B/S/H 2016 faaliyet raporunda diyor ki... “Türkiye’de beyaz eşya sektörünün önünün oldukça açık olduğunu görüyoruz.”

Ön açıksa işçinin ekmeği niye kapatılıyor?

B/S/H’nin açılımı şöyle yapılmalı desek yanlış söylemiş olmayız sanırım: Büyük Sömürü Harası.

Bu çark böyle dönmek zorunda değil! İşçiler bir işçi arkadaşını dahi feda etmezse patronun sefası böyle sürmez. 

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa