Galatasaray nereye?

Kötü yönetilen her kurum kaosa açıktır. Bu tip yerlerde birkaç olumsuzluğun arka arkaya gelmesi bir felaketin içindeymiş gibi hissetmeniz için yeterli olur ve zor zamanlarda hızlıca dağıldığınızı görürsünüz. 

Galatasaray birkaç yıldır bunu yaşıyor. Tam da bu yüzden sene başından bu yana herkes Igor Tudor’un ne zaman kovulacağına dair fal açıyordu. Şahsen ben, Tudor’un en fazla Trabzonspor maçına kadar dayanabileceğini düşünüyordum. O, sarı kırmızılı kaosun içerisinde kendisine birkaç hafta daha kazandırmayı başardı. 

Bu sezon Galatasaray’ın başında Tudor değil Avrupa’nın şöhretli hocalarından biri de olsa en fazla bu kadar dayanabilirdi, bundan şüphe etmeyin. Kaldı ki Tudor için “başarısız” da denemez. Yeni kurulan takımı, liderin 1 puan gerisinde. Her anını “Fatih Terim” tehdidiyle geçirirken konsantrasyonunu korumak kolay değildi ve onun gibi tecrübesiz biri için zor anlarda doğru kararları verememiş olmak anlaşılmaz değil. Sezon başında kendisine başarıyı getiren sistemde yaptığı / yapmak zorunda kaldığı değişiklikler, yıldız oyuncularının kritik anlarda yaptıkları amatörlükler (Belhanda, Feghouli, Ndiaye gibi isimlerin gördüğü kırmızı kartlar, Muslera’nın, Maicon’un hataları) sarı kırmızılıların liderlik koltuğunda daha fazla tutunamamasına neden oldu.

Ancak dışarıdan bakan herhangi birinin (İtalyan medyası gibi) anlayamadığı şeyin nedenini bulmak için Tudor’a ya da saha içindeki diğer herhangi bir figüre değil Galatasaray’ı yönetenlere bakmak lazım. Onlar sadece Tudor’u takımın başına getiren ve takımın başından götüren kararların değil allameicihan olsa adı Fatih Terim olmayan herhangi bir teknik direktörün bu kulüpte 6 aydan fazla hayatta kalamayacak olmasının müsebbibi.

Bu kararlar Galatasaray’ı yıllardır sürekli sezon içerisinde teknik direktör değiştiren bir takım haline getirmekle kalmadı aynı zamanda bu yaz, mayıs 2018’deki seçimler düşünülerek yapılan devasa mali harcamalara neden oldu. (Şimdi Dursun Özbek, sene sonu kulübün kayyuma devredilmesi riskini de dillendiriyor) Bu harcamalar, Galatasaray’a şampiyonluktan başka hiçbir çıkar yol bırakmadı.

Seçeneklerin teke indirildiği koşullarda Tudor için sezona yaptığı iyi başlangıç da yeterli olmadı. Peki bir sonraki teknik direktörün Cimbom’daki ömrünün Tudor’dan uzun olma ihtimali var mı? Fatih Terim dışındaki hiçbir hocanın Galatasaray’da 1 yıldan fazla kalma şansı yok. Bugün adı geçen Laurent Blanc, Robert Koeman gibi isimlerin Tudor’dan daha başarılı olma ihtimali de yok. Ya şapkadan mucize bir isim çıkartılacak ya da Terim faktörü bir kez daha günü kurtaracak.

Düşük ihtimalli bu reçetelerin dışında Galatasaray’ı sezon sonunda yeni bir yönetim kadar yeni bir teknik direktör değişikliği de bekliyor.

Ancak ben asıl karamsar iddiamı üçüncü kez dillendireceğim: Bu mali tablo, bu ilkesiz yönetim anlayışı, bu kötü planlama Galatasaray’ı 2. “14 yıllık şampiyonluk hasreti”ne doğru sürüklüyor.