İşçiye yeni yıl müjdesi (!)
Yılın son haftasına taşeron düzenlemesinin de yer aldığı KHK ile giren işçiler, haftanın son iş gününü ise belirlenen yeni asgari ücret düzeyi ile tamamladılar. Böylece Çalışma Bakanının işçilerden beklediği fedakarlığın boyutları da netleşmiş oldu: Yüzde 11.1’lik “rekor” büyümeye karşılık açlık sınırının altında kalan asgari ücret!
Taşeron işçilerin kadroya geçirilmesiyle ilgili hükümler ise TBMM’de hiçbir partinin itiraz etmediği bu konunun neden KHK ile düzenleme yoluna gidildiğini ortaya koyuyor.
KHK ile getirilen düzenleme taşeron işçilerin tümünü kapsamadığı gibi, kapsam dahilindeki işçilerin de güvenlik soruşturması ve sınav gibi koşulları geçtikten sonra geçmişte açtıkları muvazaa davalarından da feragat etmeleri gerekiyor.
Usul ve esasları her idarenin kendisi tarafından belirlenecek olan sınav konusunun, uygulamadaki sakıncaları bir yana, kursuyla-kitabıyla bir sektör yaratmakta olduğunu ise doğrudan Çalışma Bakanının uyarılarından anlıyoruz.
AKP’nin kamuoyu ile daha önce paylaştığı düzenlemelerden hareketle, kadro vaadinin taşeron işçilerin hak kayıplarını karşılamaktan uzak bir nitelikte gerçekleşeceği öngörülebiliyordu. Hatta “kadro” adı altında özel statülü sözleşmelerin gündeme gelebileceği de düşünülmüştü. Düzenleme içeriğinin sır gibi saklanması ise işçilerin bu konudaki haklı kaygı ve güvensizliklerini derinleştiriyordu.
Nitekim düzenlemenin sınırlı tutulup, işçilerin tümünü kapsamayacağı yolundaki kuşkular doğru çıktı. Ancak kadroya geçirilen işçilerin halihazırdaki kadrolu işçilerle aynı haklara sahip olamayacağı ise çok fazla öngörülmemiş/tartışılmamıştı doğrusu!
Oysa KHK ile getirilen düzenlemeye göre kadroya geçirilen taşeron işçiler (yani sınavı kazanıp, güvenlik soruşturmasından geçip, geçmişteki bir dizi hakkından da feragat etmiş olanlar) aynı işi yapan kamu işçileriyle aynı haklara sahip olmayacak. Taşeron çalıştıkları dönemdeki toplu sözleşmeden kaynaklanan hakları almaya devam edecekler. Halihazırdaki kadrolu işçilerin yararlandığı toplu iş sözleşmelerinin oldukça gerisindeki bu sözleşmelerin süresi bitene kadar ücretlerine zam yapılmayacak. Ayrıca kadroya yeni geçenlerin, çalıştıkları yerdeki eski kadrolu işçilerin toplu iş sözleşmesinden yararlanma hakları da yok.
Yani taşeron işçiler, ücret ve çalışma haklarına ilişkin tüm kayıp ve eşitsizlikleri muhafaza ederek kadrolu hale getiriliyorlar. Aynı işyerinde farklı toplu sözleşme uygulamalarının önü açılıyor. Bu ise örneğin ücret eşitsizliği sorununun, aynı işi yapanlarla sınırlı kalmayıp kadrolu kamu işçileri arasında da yaygınlaşması anlamına geliyor.
Evrensel'i Takip Et