09 Ocak 2018 00:15

Metal işçisinde mücadele kararlılığı artıyor

Metal işçisinde mücadele kararlılığı artıyor

Fotoğraf: Envato

Paylaş

MESS’le metal işçileri sendikaları arasındaki sözleşme görüşmelerinde “uzlaşmazlık” süreci greve doğru ilerledikçe, işçiler arasındaki heyecan da artıyor. 

Bu heyecan işçiler arasından yapılan haberlere ve işçi mektuplarına da yansıyor. Ama özellikle işçilerin ortak eylemlerinde daha da belirgin hale geliyor.

4 Ocak günü, Gebze’de Birleşik Metal-İş Sendikası tarafından düzenlenen kitlesel eylemde işçiler, MESS’e öfkelerini ve mücadele kararlılıklarını gösteren sloganlar attı.

Gerek Birleşik Metal-İş Şube Başkanı Necmettin Aydın’ın, gerekse Genel Başkan Adnan Serdaroğlu’nun söylediklerine destek veren işçiler, “Zafer direnen emekçinin olacak”, “Baskılar bizi yıldıramaz”, “Başkan bizi greve götür”, “Metal işçisi grev istiyor”... sloganlarını haykırdı.

Gebze’deki eylemin iki özelliği dikkat çekiciydi. 

Bunlardan biricisi elbette sürecin greve doğru ilerlemesi nedeniyle; işçilerin artık somut bir grevden söz ettiklerini göstermeleri, greve hazır olduklarını belirten sloganları eylem boyunca coşkulu ve aralıksız haykırmalarıydı. İkicisi ise; işçilerin attığı “OHAL kaldırılsın”, “OHAL’e boyun eğmeyeceğiz”... sloganlarıydı. 

Bu OHAL’e karşı, işçilerden yükselen ilk toplu tepki olması bakımından ayrıca önemliydi. Çünkü; Birleşik Metal-İş’in Gebze Şubesinin miting başvurusunu Kocaeli Valiliği OHAL’in kendisine verdiği yetkiye dayanarak reddetmiş; mitingi yasaklamıştı! İşçilerin OHAL’e öfkesinin nedeni de bundandı. 

Evet, bugüne kadar işçi eylemlerine kimi kısmi müdahaleler yapıldı. Cumhurbaşkanı da içinde MESS patronlarının da olduğu büyük patronlara; “OHAL’i iş dünyamız daha rahat çalışsın diye yapıyoruz. Grev tehdidi olan yere OHAL’den istifade ederek anında müdahale ediyoruz” demişti. Gebze’de işçiler açıkça OHAL’in hedefi oldu. İşçiler de OHAL’e tepkilerini ilk kez kitlesel olarak ve açık bir dille ortaya koydu.

Gebze’deki eylemin en önemli yanlarından birisi de Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Serdaroğlu’nun; “Hiç kimse grev yasaklarının ardına sığınmayacak. Diğer sendikalara sesleniyorum, aynı anda greve çıkalım hükümet yasaklarsa da tanımayacağız. MESS OHAL’e güveniyorsa, hiç güvenmesin... Grup sözleşmesinde olan olmayan bütün metal işçileri bu mücadeleyi önlerine koyarlarsa kazanacaklardır” çağrısı yapmasıydı.
Serdaroğlu’nun konuşmasında; Türk Metal ve Çelik-İş’i greve eş zamanlı olarak başlamaya ve grup sözleşmesine dahil olup olmamasına bakılmaksızın tüm metal işçilerini mücadeleye katılmaya çağırması önemlidir. Türk Metal ve Çelik-İş’in, eski alışkanlıklarını bırakarak bu çağrıya evet demesi, elbette ki sadece metal işçilerinin mücadelesi değil sendikal hareket için de çok önemli gelişmelerin yolunu açabilecek bir tutum olacaktır. Ki, gelişmeler hem sendikaları hem de metal işçilerinin ortak mücadelesini zorlamaktadır. 
Serdaroğlu’nun “Grup sözleşmesinde olup olmadığına bakılmaksızın tüm metal işçilerini dayanışmaya çağırması” da önemlidir. Çünkü 2015’teki büyük metal direnişi, açıkça MESS’le olan mücadelenin kazanımının sadece sendikalı işçilerin değil, tüm işçilerin kazanımı olduğunu göstermiştir.

Evet, MESS’le işçi sendikaları arasında süren görüşmeler sürecinin, MESS’in ısrarı sonucu olarak greve doğru gittiğini artık herkes görüyor. 
Bu nedenle de işçiler ve sendikaları, bir yandan metal işçileri ve genel olarak işçi kamuoyunu moral olarak greve hazırlama öte yandan işyerlerinde, tüm işçilerin iradesini temsil edecek grev komitelerinin kurulması için artık somut adımlar atmak durumundadırlar. Nitekim işçiler bunu her platformda dile getiriyorlar.

***

Geçen hafta bu köşeden Romanyalı Ford işçileriyle Türkiye’deki Ford işçilerinin dayanışmasının işareti olacak girişimlerde bulunulması çağrısı yapılmıştı.

Gazetemizi izleyenler, Almanya’da da metal işçilerinin greve hazırlandığını biliyorlar. Nitekim Almanyalı işçiler uyarı grevlerine başladılar. Bu yüzden de Almanya’nın metal işçileriyle Türkiye’nin metal işçilerinin eş zamanlı olarak grev sürecine girmeleri, işçiler arasındaki “enternasyonal dayanışma” için önemli bir fırsattır ve grev hazırlıkları bakımından da motivasyon nedeni olabilecek bir gelişmedir. Birleşik Metal-İş, Türk Metal ve Çelik-İş’in yanı sıra metal işçilerinin de bu gelişmeyi değerlendirmesi, önemli olacaktır. Evrensel üstünden yapılacak mektuplaşmalar ve sendikaların uluslararası ilişkilerini kullanarak yapacakları girişimler, hem Türkiyeli hem de Almanyalı işçilerin mücadelesi bakımından önemli olacaktır.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa