Beynimizde yaşayan mikroorganizmalar var mı?
Fotoğraf: Envato
İnsan mikrobiyomundan yani birlikte yaşadığımız, ortak yaşam sürdüğümüz mikroorganizmalardan bahsederken, üzerinde en fazla bilimsel veri olan mikrobiyom olması sebebiyle sanırım, çoğunlukla sindirim sistemimizdekilere odaklanırız. Oysa hücrenin olduğu her yerde ortak yaşam olasılığı bulunmakta. Ancak mikrobiyom konusunda elimizdeki deney sonuçları ile sınırlıyız şimdilik. Bugünkü bilgi birikimimizi bu deneylerin sonuçları ve onların gösterdikleri oluşturmakta. Bu deneyler, mikrobiyom ile organizma sağlığı arasında sıkı bir ilişkinin olduğunu göstermekte. Araştırmacılar son yıllarda mide-bağırsak sistemi mikrobiyomu ve beyin hastalıkları arasında çeşitli ilişkileri araştırmakta. Beyin mikrobiyomunun var olup olmadığı ise henüz tartışma düzeyinde.
Ancak geçtiğimiz hafta Nörobilim Topluluğunun yıllık toplantısında sunulan bir bilimsel poster tartışmanın yönünün tekrar beyin mikrobiyomuna doğru çevrilmesine neden oldu. Bilimsel posterde sunulan çalışmanın heyecan verici bir ön çalışma olduğunun altını çizelim. Araştırmacılar kadavralardan alınan beyin dokusu örneklerinin kesitlerini elektron mikroskobu ile incelediler ve bu resimlerde beyin dokusunda bakterilerin varlığını gösterdiler. Bu bakteriler tek bir örnekte değil incelenen bütün örneklerde mevcuttu. Bu bakterilerin türlerinin mide-bağırsak sistemindekilere benzediği de gösterildi. Çalışmanın yazarları örneklerinin sonradan da bu bakterilere maruz kalmış olabileceğinin altını çizmekte. Ancak bu örnekler olası bir sonradan bulaşma yoluyla gelmediyse ve birlikte ortak yaşam sürüyorsak, bu büyük bir keşif. Bildiğiniz gibi beynimiz kan dolaşımımızdan bile damarları çevreleyen hücrelerle ayrılan korunaklı bir yapı. Bu korumaya kan-beyin bariyeri adı verilmekte. Belli durumlarda kan-beyin bariyerini geçmeyi başaran bakteri ve virüsler ölümcül enflamasyonlara sebep olabilmekte. Yine sindirim sistemimizdeki çeşitli mikroplar dolaylı yoldan mizaç ve davranışları etkileyebilmekte ve nörolojik hastalık riskini arttırmakta.
Eğer beynimiz, bu ön çalışmanın gösterdiği doğrultuda, çeşitli mikroorganizmalara gerçekten ev sahipliği yapıyorsa, bu mikroorganizmaların beynimizdeki varlığı ya da eksikliğinin sonuçları neler olabilir? Beyin hastalıkları ile bu mikroorganizmalar arasında nasıl bir ilişki var? Alzheimer hastalığında nöronlarda çökelen amiloid beta isimli proteinin yakın zamanlarda, antimikrobiyal yani mikrop öldürücü bir etkinlik gösterdiği de göz önüne alınırsa bu ilişkiler oldukça olası. Araştırmacılar resimdeki bakterilerin kontaminasyon sonucu oluşup oluşmadığından emin olduktan sonra, bu soruların cevabını arayacaklar önümüzdeki süreçte ve biz de bu soruların cevaplarını merakla bekleyeceğiz.
- Deprem ve salgın hastalıklar 12 Şubat 2023 04:55
- Modern tarım uygulamaları ve yabani otların evrimi 11 Aralık 2022 01:40
- Evcil retroviral elemanlar retrovirüslere karşı 06 Kasım 2022 04:58
- Proto-hücrelerden sentetik amipsi hücrelere 25 Eylül 2022 04:20
- İnsanlığın sivrisinek ile dansı 04 Eylül 2022 03:23
- Hapşıran süngerler 14 Ağustos 2022 02:08
- Tüp bebek başarısızlığının arkasında yatan sebep, erken dönem DNA çoğalması hataları olabilir mi? 24 Temmuz 2022 04:08
- Yer değiştiren genetik elemanlar ve ahtapotun bilişsel yeteneklerinin evrimi 10 Temmuz 2022 03:58
- Evrimsel ilişkiler kara ölümün kaynağının Orta Asya olduğunu ortaya çıkardı 19 Haziran 2022 04:49
- HIV ilacı ile orta yaş hafıza kayıpları engellenebilecek mi? 29 Mayıs 2022 04:15
- Tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonları ve mikrobiyom 08 Mayıs 2022 01:18
- Antik enzimlerin yeni çağı 24 Nisan 2022 00:07