13 Kasım 2018 00:05

Yerel seçimler

Yerel seçimler

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Bir yandan AKP ile MHP, bir yandan da CHP, İYİ Parti, SP harıl harıl yerel seçimlere hazırlanıyor.

Önemsiz mi yerel seçimler, hazırlanmasınlar mı? Kim önemsiz diyebilir. Ancak her parti ve çevrenin seçimlere farklı anlamlar yüklediği de tartışılmaz.

AKP’yle MHP, “Cumhur İttifakı”nı yerel seçimlerde sürdüremeyince belli ki dara düştüler. Ama hiçbir şey olmamış gibi sürdürmeye çalışsalar da zora girecek, farklılıklarına rağmen birlikte oluşlarını tabanlarına açıklamakta zorlanacaklardı. Erdoğan örneğin “Türküm, ama Türkçü değilim” diyor, oysa Bahçeli ve MHP’si hep “Türkçülük”le övündü. Erdoğan “Andımız”ı Türkçe ezan okunmasına benzetip dışlarken Bahçeli “Andımız”dan yana. Üstelik taliplisi çokken belediyelerin paylaşımı da zor mu zor! Yönetimlerde olmak isteyen AKP’liler MHP’yle ittifaka karşı.

İttifak olmayınca ise, birçok kentte belediyeler tehlikeye giriyor. Zorlanıldığından, Gökçek’ti, Dalan’dı, manevralara baş vuruluyor. Ekonomiden uzak durup, dinci milliyetçi tekelcilikle “vuracağım kıracağım”, “Fırat’ın doğusu” deniyor.

Burjuva “muhalefet” de zorda. CHP örneğin hem kendi içinde sıkıntılı, hem tek başına yeni belediye kazanmak zor göründüğünden ittifaklar yönünden sıkıntılı. Ne demekse, “ittifakı seçmenle yapacağız” diyor. Başlıca yerellerde kazanmak için İYİ Partiye olduğu kadar HDP’yle de ittifaka ihtiyacı var oysa. Ancak “aşağısı sakal yukarısı bıyık”: “Yapmıyorum” da diyemiyor, AKP’ye koz verir diye “yapıyorum” da diyemiyor. Zaten politikasızlığı politika edinmiş durumda, iyice politikasızlaşıyor.

CHP’nin bir konuda net bir politika savunduğunu gören beri gelsin? Barış mı savaş mı? Ses yok! Yüksek sesle “barış” diyemiyor. Suriye’ye asker gönderme tezkeresine oyu olumlu! Eskiden lafta kalsa bile “emek en yüce değer” derdi. Şimdi “herkes için CHP” noktasında! Ve krizin göbeğindeyiz; tekellere bir eleştiri olsun yöneltmiyor. Kürt sorunu? Tık yok! Geriye; “CHP’ye oy verin, CHP yapar, CHP eder” kalıyor! Ne yapar peki CHP, belli değil! Bir açıklama yok.

Muharrem İnce Cumhurbaşkanlığına adayken ne demiş, hangi programı ileri sürerek oy istemişti? “Erdoğan kötü, ben iyiyim”, “Beni seçin, ben iyisini yaparım!” AKP eleştirilerine “eh” dense bile, CHP ve adayları merkezi ya da yerel iktidarları alınca ne yapacak belli olmayınca kim niçin oy versin? Yerelde örneğin belediyeyi kazandığında derli toplu yapacaklarını söyleyip halkı savunduğu politikaları desteklemeye ikna etmeden, halk neden CHP’yi seçsin?

İYİ Parti farklı mı? Değil! O da aynı. SP, az-çok Erbakan ve “Milli Görüş”ü ileri süren açıklamalar yapıyor. Ancak o da daha çok AKP eleştirisi yapmakla yetiniyor.

Ama ortalıkta adaydan geçilmiyor. Yerel seçim denince, her şey aday isimleri etrafında dönüyor. “Halkın teveccüh göstereceği adaylar”... AKP de böyle diyor, CHP ve diğerleri de! Tamam da, halk neden şu ya da bu adaya teveccüh göstersin? Pisliklerinde mücevher mi var? Neden bu değil de, öbürü?

Bakın CHP’ye. Politika üretmiyor. Herhangi konuda görüş ileri sürmüyor. Ama aslında ileri sürmeyince de sürmüş oluyor. Barış demiyorsan örneğin, savaşa devam diyorsundur! Tekellere karşı çıkmıyor, emeğin hakkını savunmuyorsan, sömürünün devamından yanasındır! Kürt sorununda bir görüşün, bugünkü hak eşitsizliğine bir itirazın yoksa, eşitsizlikten yanasın demektir. Sonra, şu adaya oy verin! Ve bari adaylar da aday olsa! Ankara’da eski MHP’li Mansur Yavaş’a, İstanbul’da AKP kurucusu Abdüllatif Şener’e az-çok demokrat ve ilerici olan bir seçmenin neden oy vermesi gerektiğini kim söyleyecek? CHP sağcı muhafazakar adaylarla seçime katılacaksa, diğer muhafazakar partilerden farkını nasıl açıklayacak?

Ve bütün bunlar işçilerin onar yüzer işten atıldığı, yüzde 30’luk, 50’lik, 70’lik zamların birbiri peşi sıra yapıldığı, karşılık olarak cumhurbaşkanının maaşı yüzde 26 artışla 74 bin olurken asgari ücretin hala 1603 TL kaldığı, doların 5.5 TL’ye düşmesine sevinildiği kriz koşullarında yaşanıyor!

Krizin yüklerinin emekçilere yıkılmasına karşı taleplerien başına yazmayacak bir seçim platformuyla girilecek seçimlerde aday ister şu ister bu olsun, farketmeyecektir! Demokrasi, özgürlükler ve hak eşitliği talepleri net olarak savunulmayacaksa, belediyeleri hangi partinin kazanacağının bir önemi olmayacaktır!

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa