Ankara’da yeni bir dönem mi?

Gazetelerde genellikle “Yerel seçim” diye adlandırılan belediye seçimlerine az bir zaman kaldı. Ben başkentte oturduğum için, hangi parti kazanırsa kazansın, belediyecilik açısından pek kaygı duymuyorum. Çünkü “Başkent” olmanın avantajları var: Hemen her gün, uluslararası düzeyde konuklarımız eksik değildir; bu yönüyle Ankara, bakımlı bir kent olmak zorundadır. Özellikle ilçe belediyelerimiz, her zaman bakımlı ve temiz bir kentte yaşamamızı sağlar. Genel kadrolarıyla belediyeciliğe pek yatkın olmayan partiler gelse bile, bu özeni bozamaz.

Peki, belediye hizmetleri açısından Ankara’ya pek yakışmayan semtleri yok mu? Belki var, ama İstanbul’un eskiden olduğu gibi kısmetsiz kıyı kenar semtleri gibi değil! Başkentimiz, “Büyükkent Belediyesi” ve ilçe belediyeleri yönünden şanslıdır. Hangi partinin adayları kazanırsa kazansın, bugüne kadar belediye hizmetleri yönünden pek aksama olmadığını söyleyelim.

Geçen hafta CHP’nin Ankara Büyükşehir Belediyesi adayı belli oldu: Mansur Yavaş, hızlı bir girişle “Ankara’yı bir MARKA KENT yapmak istediğini” söyledi. Bay Yavaş, ayrıca kentin önümüzdeki 50 yılını planlayacağını da açıkladı; işte buna aklımız pek yatmadı. Ülkemizde birçok konuda “yarın ne olacağı pek bilinmez” denirken, 50 yıl sonrası için yapılan planların o dönemde geçerli olabileceğini nasıl söylenebilir?

Adaylardan Yavaş, CHP Ankara İl Başkanlığı’nın bir otelde düzenlediği etkinlikte, partinin Ankara İl Başkanı, ilçe başkanları ve gazetecilerle bir araya gelince önümüzdeki yerel seçimler konusunda kendisinin “Sadece bir dönem için aday” olacağını açıkladı. Neden bir dönem? Bilinir ki yerel seçimlerde başarılı olan başkanları halk bırakmaz! Çünkü halkın benimsediği belediyeciler, gerçekten başarılı olmuşlardır.

Mansur Yavaş’ın önde gelen projelerinden biri, Ankara’yı “marka kent” yapmak. Ulaşım ve belediye hizmetlerinin hem kaliteli, hem de ucuz olması, özellikle istihdam ve Ankara’da yaşayan yurttaşların gelirinin artması konularında yapılacak çalışmalar, Ankara’nın “Marka kent” hedefine yönelik olacağını belirtiyor. Mansur Yavaş, “Ben herkesin Belediye Başkanı olacağım” diyor. Dahası, “Yurttaşın her faturasının arkasına, ödediği paranın nereye gideceğini ve hangi hizmete harcanacağını gösterecek şekilde şeffaf davranacağız” diyor.

“Yayalara dayalı bir trafik öngörüyoruz” diye ekliyor adayımız. “Semtlerden kent merkezine gelirken herkes kendi arabasını kullanmak zorunda kalıyor. Bunun hem kente hem aileye maliyeti büyük. En dikkate değer iddiam, ulaşım konusunda. Yapacağımız yatırımların hepsini, meslek odalarına, üniversitelere, sivil toplum kuruluşlarına sorarak Ankara’yı yönetmeyi hedefliyoruz” diyen Mansur Yavaş’a başarılar diliyoruz.