06 Ocak 2019 23:20

Bir “Tarihe Saygı” ödülünün konusu: Gezici sağlık vagonu

Bir “Tarihe Saygı” ödülünün konusu: Gezici sağlık vagonu

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Dört- beş hafta önce “Tarihe Saygı” yarışmasından söz etmiştim. İzmir Büyük Kent Belediyesinin düzenlediği yarışmaya başvuran adaylardan biriydi “456 numaralı Sıhhi İmdat Vagonu”. Ya da halkın adlandırmasıyla. Doktor Vagonu…

Sıhhi İmdat Vagonu, gezici Sağlık Vagonu, Eskişehir Sayrılar Evinde 1927 de başlamış çalışmaya, bana söylendiğine göre.

1927’de, 19 tane yaptırılmış bu vagondan. Ameliyathanesi, ilaç odası, reviri, hasta bakıcı odası, mutfağı var. Bir tek vagona, hiç yer yitirmeden ustalıkla yerleştirilmiş bu bölümler.

Bir yerde kaza mı oldu, kuş uçmaz ”kervan geçmez bir yerde, uzaklarda hasta mı var, yetişsin doktor vagonu…( Usuma, hastasını, karlı yolda, sırtında taşıyan Tarık Akan geliyor…)

Benim sözünü ettiğim sayrılar vagonunun doktoru, yıllar sonra benim yapıtım olan Etimesgut Camisinin açılışında tanımak onuruna eriştiğim tümgeneral Necmi Ayanoğlu imiş.

Biliyorum siz de benim ilk görüp öğrendiğim andaki gibi şaşkınsınız.

Sayrı kişilere ulaşmanın, o günlerde (yaklaşık 90 yıl önce) en insan sever, en akıllı, en hızlı yolu demiryolu… Gezici sağlık vagonu da yıllar yılı akıp durmuş raylar üzerinde sayrıdan sayrıya.

Anadolu insanını gerçekten seven- düşünen- derdine umar olan, dört çalışanlı bu vagonu, unutmadıysam Afyonkarahisar istasyonunda, neredeyse boyunu aşmış otlar arasında çürümekte iken bulup fotoğraflamış bir sevgili kişi.

Biliyorum sizin de içiniz titredi.

1927’de bunu tasarlayan, gerçekleştiren insanları gözleriniz dolu dolu düşündünüz.

Gece demeyip, gündüz demeyip, uykuda bile olsalar sayrıların yardımına koşan kişilerin çalışmalarını gözünüzün önüne getirdikçe bu günleri de düşünüyorsunuzdur.

Sarayın hanımlarının değerli taşlar kutularını, sultanın kişisel kasasını doldurmasını, küçücük zorlukları öne sürerek ata yurtlarını bırakmaya çalışanları kim bilir nasıl değerlendiriyorsunuzdur?

Yetkilileri etkileyerek, bu vagonun onarılmasını sağlayanları kutluyorum.

Bu güne ne dersler veriyor değil mi bu vagon?

Bence bu vagon, İzmir’de, Afyon’da, İstanbul’da, Ankara’da, ya da bir başka kentimizde bir alana yerleştirilmeli. Bundan daha anlamlı, daha insancıl, daha güzel bir anıt olabilir mi?

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa