Dindar ve kindar nesil
Sözcü Gazetesi’nde Çiğdem Toker, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın bazı vakıflara Belediye bütçesinden aktardığı parayı yazdı. Bir milyar liraya yakın para aktarılmış vakıflara. AKP’li Belediye’nin bazı vakıflara yaptığı bonkörce yardım sizi şaşırtmasın. Herkese böyle değiller.
Yıldız Sarayı’nın bir Dış Karakol Binası vardır. Arkasında da karakol görevlilerinin atlarının kaldığı bir bina. Bu iki binanın Saray ile doğrudan bir bağlantısı yoktur. Adı üstüde Dış Karakol Binası. Yirmi seneye yakın Dış Karakol Binası’nda bazı kurumlar faaliyet sürdürüyordu. TYS, Mimarlar Odası, Türk Halk Müziği Korosu vb. AKP iktidarının tasarrufuyla birkaç sene önce bu binada yirmi seneye yakın faaliyette olan kurumlar tahliye edildi. AKP yandaşı vakıflara bir milyara yakın para aktaranlar, Dış Karakol Binası’ndan attıklarına bırakın yeni bir yer göstermeyi, kurumların temsilcileri ile görüşmeye dahi tenezzül etmediler.
Demek ki, mesele sadece vakıflara, derneklere yardım etme aşkı değilmiş. Bazı vakıflara ve derneklere yardım ediliyormuş.
Hangileri bu yardım edilen ya da ihya edilen dernek ve vakıflar? 2014’e kadar iktidar ortakları olan AKP ve Fetullah örgütü tarafından kurdurulan vakıf ve dernekler. Tabii, diğer küçük iktidar ortakları tarikatların yurt ve Kuran kursları da var. Bunlara para, bedava belediye arsaları tahsis etme, elektrik-su paralarını almama ve sponsorluk gibi desteklerde bulunmuşlar. Bunlar çok yazıldı, söylendi. Bülent Arınç, Ankara Belediye Başkanı Melih Gökçek’e kızınca, Gökçek’in FETÖ’ye verdiği arsaları anlatmış, olay daha da büyüyecekken iktidarın üst kademeleri müdahale edip, Arınç’ı susturmuşlardı.
AKP’nin FETÖ ile arası bozulunca, FETÖ’cülerin dersanelerini, vakıf ve derneklerini tasfiye etme ya da kendi yandaşlarına devretmeye giriştiler. Ve o sıralar, FETÖ’nün yıllarca yaptığını kendilerin de yapmasına karar verdiler. Gençliğe yönelik yurtlar ve eğitimle ilgili çeşitli dernekler, vakıflar kuracaklar ve AKP’ye gençlik içinden kadro oluşturacaklardı. Buna “dindar ve kindar bir nesil yetiştirmek” projesi dediler. Ve daha sonra İBB’nin büyük paralar aktardığı işte bu vakıflar kurulmuştu.
Yani mesele, sadece İBB’nin yasaya aykırı olarak bu vakıflara para aktarması değildir. Aynı zamanda, halktan toplanan paralarla bir partinin tıpkı bir zamanlar Fetullahçıların yaptığı gibi kendierine kadro yetiştirmesidir. AKP’nin br projesine halktan toplanan paraların aktarılmasıdır. Para aktarma işi sadece “dindar ve kindar bir nesil yetiştirme projesi”ne yapılmıyor. Önümüzdeki günlerde belki Başakşehir’e aktarılan paraları da birileri yazacaktır.
AKP, iktidarda kalmak için çeşitli projeler planlıyor. Bu projeleri de halktan toplanan paralarla halkın iradesi hilafına gerçekleştiriyor. Belediyeler kanalıyla, hükümet kanalıyla. Maalesef yargı sistemi böyle yasadışı işler hakkında hesap soramıyor. Satıştay raporlarında, gazete habererinde, savcılığa yapılan ihbarlarda İBB’nin para aktarması gibi yüzlerce olay yargıya bildiriliyor ama 2010 Referandumu ile iktidarın yandaşı yapılmış yargı duymuyor, görmüyor.
Yargı görmüyor da, bakalım halkın ne kadarı görecek, ne kadarı yapılanlara dur diyecek? Onu da seçimlerden sonra göreceğiz.
Evrensel'i Takip Et