Yaz gelecek

YENİ BİR GÜN

Her gün, yeni bir gün. Her gün yeni bir yol. Yeni bir adım. Yürüyene/yürüyebilene. Durmadan. Durdurulmadan.

AÇIK DENİZ

Açık denizdesin. Apaçık. Özgürsün alabildiğine. Tek başına. Ufukta ne bir gemi, ne bir kara parçası. Özgürlüğü yayacak.

ŞİİR NEDİR?

Nedir şiir? Soluduğumuz hava içtiğimiz sudur. Buram buram bir yaşam, bitimsiz bir sevdadır. Doğayla, insanla, yaşayan her nesneyle birlikteliktir. İç içe olmaktır. Senin ona, onun sana anlatacaklarıdır. İnsanın ta kendisidir şiir. Ona dokunulmadıkça, incitilmedikçe.

HEPSİNE

Doğa bütün zenginliklerle güzelliklerini emeğin yarattığı değerle kazanır/kazanmıştır. Paylaşımsız, oburca el konulmuştur hepsine. Hapsi gerçekleşinceye/gerçekleştirilinceye kadar el koyanların hepsine.

SÜREN GECE

Sarı ampullerin aydınlattığı otel odalarında gece bitmiyor. Sürekli yanan ışığın pası, duvarları aydınlatacak sabahın ak kirecini kirlettiğinden gece bitse de sürüyor. Küçük otel odalarında.

GÖLGE OYUNU

Gölgem sürekli karanlığa sürüklüyor beni, benden kaçabilmek için. Sürekli aydınlığın peşindeyim bense, onu yakalayabilmek için.

İKİ ARADA

Ölüp ölüp diriliyoruz. Toz duman içinde. Karanlıklarda. Ne ölü, ne diri. İki arada.

SÜRGİT UÇAN

Sürgit uçan bir kuş, karanlığı deler bir gün, dalar maviliklere. Özgürlüğün rengiyle. Bütün kuşlar kanatlanarak peşinde.

İNSAN MANZARALARI

Sabahattin Ali bütün öyküleriyle romanlarında Memleketimden İnsan Manzaraları çizer. İstanbul Erenköyü’nden Anadolu’ya yola düşerek.

ONLAR

Doğa, karanlıkla aydınlığı eşitçe bölüştürmüş. Onlarsa aydınlığı karartıyor, kara giysileriyle karanlık içinde karanlığı sürüyor. Görünmeden. Karanlığın kara çobanları.

YAZ GELECEK

Kışın soğuğuyla karanlığına bakma. Git gide artıyor olsa da yazın aydınlığına bak. Güneşi, kara bulutlar hapsetmiş olsa da, dağların doruklarıyla ırmakların, göllerin, denizlerin dalgalanan sularında ışıldayışını gör. Yaz gelecek, yüreğini sıcak tuttukça sen.