MEB’e çağrı: ‘Telkin’ değil ‘Bilim yoluyla eğitim’
Fotoğraf: Envato
Selçuk’un bakanlığındaki MEB her gece uykularımı kaçırıyor. Başarılı olacağından değil tam aksine başarısız olacağından dolayı uykularım kaçıyor. Kaygımın kaynağı; lise 4. sınıfın (12. sınıfın) sınava endekslenmesi, geriye kalan üç yılda da zorunlu derslerin salt kültürden ve dinden oluşması. “Din, Türkçe, tarih ve matematik” dışındaki derslerin tümüyle seçmeli hale taşınacağı söylentileri.
Söylenti doğruysa, dikkat ederseniz sosyal bilimlerden bir tek tarih dersi kalıyor ki, bu da mevcut haliyle evrensel bir bilim değil “milli-dini-etnosantrik” bir kültürel tarih dersine düşürülmüş bulunuyor. Bir de matematik öngörülüyor ki, bu ders de içerik vermez. Mantık ve matematik akıl, felsefe ve bilimler için önemli araçlardır (Organon) ama felsefe ve bilimlerin yerine geçmez.
1974’ten önce yarısından fazlasını oluşturan bilim dersleri (bilim yoluyla eğitim) azaltıla azaltıla haftalık 6-8 saate düşürülmüştü ki, eğer söylentilere yansıdığı gibi bir düzenleme olursa artık ZORUNLU grupta “BİLİM ve FELSEFE DERSİ KALMAYACAK”.
Yani bilim ve felsefe yoluyla eğitim sıfırlanmış olacak; salt seçmeli gruba bırakılmış olacak.
Zorunlu grupta kültürel dil, kültürel tarih, din, ideolojik unsurların mutlak ağırlığı olacak; bunların aktarılma yolu olarak da ezber ve telkin kalacak. Bilim ve felsefe güdükleştirildiğinden eleştirel süzgeç de bulunmayacak.
EĞİTİM: BİLİM VE AKIL YOLUYLA PROBLEM ÇÖZME VE KARAR (HÜKÜM) VERME
Elektrikten kanalizasyona, şoförlükten sağlığa, yer altından uzaya tüm hayatımız bilimsel bilgiye bağlı. Bilim eğitimi olmaksızın problem çözme ve karar verme nasıl olacak?
J. Holbrook ve M.Rannikmae (2007) “Bilimsel Okuryazarlığı Arttırmaya Yönelik Fen Eğitiminin Doğası” adlı araştırma makalelerinde fen eğitimine yönelik öğretim yaklaşımının “eğitim yoluyla bilim” yerine “bilim yoluyla eğitim” olarak görülmesi gerektiğini ileri sürüyorlar.
İnsanın problem çözme ve karar alma süreçleri bilimsel bilgiye dayanmak durumundadır. Bilim eğitimi; entelektüel ve iletişim becerilerinin gelişimi, karakter oluşumu, olumlu tutumların desteklenmesi gibi çok temel yetkinliklerin şartını oluşturmaktadır. Sorumlu yurttaşlık anlayışı becerilerinin edinilmesinde bilim okuryazarlığı kritik önemde bulunmaktadır. Holbrook ve Rannikmae’nin de belirttiği gibi, fen ve sosyal bilimler; eğitim yoluyla bilim değil “bilim yoluyla eğitim”dir.
BİLGİSİZ BİLİMSİZ EĞİTİM OLUR MU?
Bilim olmaksızın bilimsel karar verme ve sorun çözme becerileri nasıl kazanılacak? Gözlem, analitik düşünme, imgelem gücü, yaratıcılık becerileri nasıl kazanılacak? Temellendirilmiş, gerekçelendirilmiş bir fikir, doğru bir hüküm, sosyal bir karar, işler ve iş yapma yolları, ülke yönetimi nasıl sağlıklı yürütülecek?
İster en eskiye gidin ister en güncele gelin kralın da halkın da eğitimi “bilgi” ve bilme, düşünme, yapma (sanat) becerileri kazandırma yoluyladır. Bunları geri çektiğimizde okula da ihtiyaç kalmaz; geriye kalanlar için alaylı olmak, pratikte öğrenmek yeterli olur. Geriye tekke, zaviye, lonca kalır.
Onun için; başarılı bir eğitim modelinde bilimler (fizik-kimya-biyoloji-jeoloji-coğrafya-psikoloji-sosyoloji…) başta olmak üzere dil, tarih, mantık, matematik, felsefe, jimnastik ve sanat örgün eğitim kurumlarının, haftalık ders programlarının ve müfredatların ana omurgasını oluşturmaktadır.
BİLGİ TOPLUMU İÇİN LİSENİN 100 SAATİ BİLİM FELSEFE MATEMATİK DERSLERİNDEN OLUŞMALIDIR
Okulun ana omurgası gramer (ana dili/resmi dil becerisi), fen ve sosyal bilim dersleri, matematik ve felsefe, yaş grubuna uygun jimnastik ve sanat becerileridir.
Gramer (dil/Türkçe) becerisi ilkokul ve ortaokul düzeyinde büyük oranda çözülmek durumundadır. Liselerin ana omurgası ise bilim (fizik, kimya, biyoloji, coğrafya, psikoloji, sosyoloji), matematik, mantık, felsefe, jimnastik, sanat olmak durumundadır.
UNESCO da bilim ve teknoloji kültürü, bilim okuryazarlığı önermektedir.
Mevcut haliyle okullarımızda temel fen ve sosyal bilim dersleri 4 yıl boyunca toplam 20 saat kadardır. Oysa ortaokulda 35’er saatten dört yılda haftalık 140 saat, liselerde 40’ar saatten 160 ders saati bulunmaktadır. Ortaokulda 140 saatin 70 saati, liselerde 160 saatin 100 saati bilim, matematik ve felsefe derslerine ayrılırsa “bilgi toplumu” olma hasletlerine yaklaşabiliriz.
Kaygım o ki, ders azalttık-seçmeli artırdık gibi söylemlerle mevcut bilim kırıntıları da yok edilecektir. Bakanlığa ve başkanlığa çağrım; bilimsel eğitime dönülmesidir; bilimsiz felsefesiz olanı eğitim değil telkin ve ideoloji aşılamadır; sonucu çocuklarımızı ve toplumu güdükleştirme olmaktadır.
- MEB’in başarısı muhteşem tıklanma rekoru: İnsanın iyi ki pandemi ve deprem olmuş diyesi geliyor 10 Ocak 2025 04:58
- 22 yıllık, 72 yıllık gerileme: MEB’in, AKP’nin, milli görüşün ‘Milli Maarif’ ve ‘MESEM’ başarısı 03 Ocak 2025 04:26
- Türkiye ve Suriye yüzyılı mütaşerik maarif ve rejim modeli 27 Aralık 2024 04:43
- İsrail ve Suriye örneğinde bilimin ve bilimsel eğitimin anlamı ve önemi üzerine 13 Aralık 2024 04:40
- MEB açık öğretim okulları istatistiklerinde bir gariplik mi var? 29 Kasım 2024 04:15
- AKP'nin eğitim ve bütçeleme anlayışı: Lime lime ayrıştırmanın, imam hatipleştirmenin, metalaştırmanın, peşkeş çekmenin binbir türü 15 Kasım 2024 04:43
- Cumhuriyetin 101. yılında rüya, yurttaşlık ve ana dillerinde eğitim meselesi 01 Kasım 2024 04:26
- Üniversite nedir? Araştırma ve bilgi nedir? Kariyer yapmaktan/ uzmanlık bilgisinden farkı nedir? 18 Ekim 2024 04:42
- Akademinin yeri ve değeri: 207 üniversite bir 'muhabir Rüya' eder mi? 11 Ekim 2024 04:43
- MEB istatistiklerinin gör dediği açlık, dayatma ve niteliksizlik 04 Ekim 2024 04:50
- Türk Psikologlar Derneğinin Türkiye Yüzyılı Maarif Modeline dair görüşü: Eğitim değil eğitimi ihlal modeli 27 Eylül 2024 04:42
- AKP ve MEB’in büyük mahareti: Bağnazlığı ve emek sömürüsünü sürdürmeye diplomalı çözüm 20 Eylül 2024 04:15