Bakan Selçuk’tan öğretmenlere ve velilere AKP’ye oy çağrısı
Fotoğraf: Envato
Bugün ÖMK-Öğretmenlik Meslek Kanunu tasarısını, bunun sakıncalarını değerlendirecektim. Gazi’den Ayhan Ural’ın vurgusu ile, “Öğretmen şimdiye kadar yasasız mı çalışıyordu da bu öğretmenlik yasası nereden çıktı?”, yeni taslağın kime yarayacağını değerlendirecektim.
Bakanlıktan güncelliği daha öne çıkan bir haber daha basına düştü.
AA’dan aktarımla: Milli Eğitim Bakanı Selçuk, Öğretmenlik Meslek Yasası ile ilgili hazırlıkların tamamlandığını bildirdi. Yerel seçime ilişkin de konuşan Selçuk, “Eğer eğitimde güçlü bir beklenti varsa, bir talep varsa o zaman yerel seçimlerde de bize destek olunması gerektiği çok açık.” dedi.
BAKANLIĞIN RESMİ WEB SAYFASINDAN OY ÇAĞRISI
Bakan Selçuk’un AKP’ye oy çağrısı yaptığı bu ibareler sadece AA veya basında yer almıyor. AA Editör Masasındaki görüşmesi ve bu ibareler Bakanlık resmi web sayfasında da yayınlanıyor. Bakanlığın web sayfasından:
Selçuk, “Seçim öncesi AK Parti’nin faaliyetleri, geçmişteki faaliyetleri, ortaya konulan birtakım başarılar ve bu başarıların tekrar tekrar konuşulması, arkasından onların üzerine neyi inşa edebileceğimiz konusunda yeni fikirler, özellikle kalite üzerinde daha çok duracağımızı ifade ediyoruz.” diye konuştu.
Bu arada yerel seçimlerle, eğitim sistemlerinin ilgisinin kurulduğunun, çünkü eğitimin, demokrasiyle çok yakından ilgili bir kurum olduğunun altını çizen Selçuk, sözlerini şöyle sürdürdü: “Hem ekonomi hem de demokrasi açısından yerel seçimlerin eğitimle bağlantısını konuşuyoruz. Eğer eğitimde güçlü bir beklenti varsa, bir talep varsa o zaman yerel seçimlerde de bize destek olunması gerektiği çok açık. Çünkü o iş birliği, ilçe belediyesi, il belediyesi, merkezi hükümet, bu üçü saç ayağı olarak bir araya geldiğinde ortaya çıkan sinerji çok daha büyük.”
Bu değerlendirmenin yer aldığı bakanlığın resmi web sayfasının linki şu şekilde:
http://www.meb.gov.tr/bakan-selcuk-aa-editor-masasinda-egitim-gundemini-degerlendirdi/haber/18154/tr 5 Mart 2019 16:56
ÖĞRETMENE KARŞI MESLEK YASASI
Bakanın bir açıklaması da ÖMK-Öğretmenlik Meslek Kanunu çalışmalarının tamamlandığı yönünde.
Seçimler gelir geçer de yasalar daha kalıcıdır.
Karar vericiler nasıl oluşuyorsa, yasa da o şekilde yapılıyor maalesef. En azından çoğunlukla böyle oluyor. Hal böyle olunca, özel okul sahibi bakan ve özel okul sahipleri, vakıf üniversiteleri, TEDMEM, Eğitim-Bir-Sen, AKP kurmayları, cemaatler, TÜSİAD… meslek yasası yaparsa bu yasa her halde öğretmen değil “patron” yasası olacaktır. Aksi sosyal realitelerle pek örtüşmüyor.
Çıkarılacak yeni yasa öğretmenlerin Osmanlıdan günümüze 200 yıllık iş güvencesi ve özlüklerini tırpanlamak üzere kurgulanmış bulunuyor
2012’de eğitim öğretim tümden dincileştirilmiş, okullar hemen tümden din okuluna (medrese programına) dönüştürülmüştü.
Şimdi de öğretmenlik tümden güvencesiz bırakılıyor, özlük hakları azaltılıyor, esnek çalışma öngörülüyor, çalışma saatleri artırılıyor, öğretmenler uzman baş vb. ayrıştırılıyor, öğretmen okul yönetiminden tümden uzaklaştırılıyor, profesyonel yöneticilik getiriliyor, ücretli sözleşmeli öğretmenlik öngörülüyor vb.
ÖĞRETMENLİK ZOR BİR MESLEK:
1 SAATLİK DERS 2-3 SAATLİK İŞ YÜKÜDÜR
Öğretmenlik hiç de kolay bir meslek değil. Güncel gelişmeleri takip etmezseniz, hiç kimse bir şey sormasa bile öğrenci ve veliye karşı güç duruma düşersiniz.
Kendinizi geliştirmeniz için, yılda bir kez ödenen 1000 lira kadar “kırtasiye yardımı-eğitime hazırlık ödeneği” dışında bir destek de bulamazsınız.
Öğretmenlik kendini yenileme zorunluluğunun dışında da hiç kolay bir meslek değil.
Ders hazırlığı, sınavların okunması, yüzlerce asil ve yan görevle, okul nöbeti, velilerin bilgilendirilmesi gibi ek mesailerle öğretmenin 1 saatlik dersi 2-3 saatlik iş yüküne karşılık gelmektedir.
Öğretmenin servisi de yemeği de çayı da yoktur, hepsini kendi cebinden ödemektedir.
MESLEK KANUNU KADINLARIN İSTİHDAM VE ÖZLÜK HAKLARINI DAHA ZAYIFLATACAK
Öğretmenlik kadınların da önemli istihdam alanlarından birini oluşturuyor. Öğretmen özlüklerinin zayıflatılması zaten çok düşük olan kadın istihdamını ve çalışma şartlarını daha da kötüleşecektir.
Öğretmenlerin böyle yeni bir yasaya ihtiyacı yok. Bilimsel nitelikli bir eğitim; okulların patron veya işletmecilerle değil öğretmen ve öğrencilerce yönetileceği bir sistemle olacaktır. Öğretmeni karar süreçlerinden uzaklaştıracak, kadınların konumunu zayıflatacak değil aksine daha güçlendirecek yasalara ihtiyaç var.
- AKP'nin eğitim ve bütçeleme anlayışı: Lime lime ayrıştırmanın, imam hatipleştirmenin, metalaştırmanın, peşkeş çekmenin binbir türü 15 Kasım 2024 04:43
- Cumhuriyetin 101. yılında rüya, yurttaşlık ve ana dillerinde eğitim meselesi 01 Kasım 2024 04:26
- Üniversite nedir? Araştırma ve bilgi nedir? Kariyer yapmaktan/ uzmanlık bilgisinden farkı nedir? 18 Ekim 2024 04:42
- Akademinin yeri ve değeri: 207 üniversite bir 'muhabir Rüya' eder mi? 11 Ekim 2024 04:43
- MEB istatistiklerinin gör dediği açlık, dayatma ve niteliksizlik 04 Ekim 2024 04:50
- Türk Psikologlar Derneğinin Türkiye Yüzyılı Maarif Modeline dair görüşü: Eğitim değil eğitimi ihlal modeli 27 Eylül 2024 04:42
- AKP ve MEB’in büyük mahareti: Bağnazlığı ve emek sömürüsünü sürdürmeye diplomalı çözüm 20 Eylül 2024 04:15
- Aileler çocuklarını MEB’den kurtarmaya çalışıyor: MEB eğitime, çocuklara, topluma zararlı hale mi geldi? 13 Eylül 2024 04:42
- Eğitimin sorunlarından öğretmenler ve müdür yardımcıları da mağdur 06 Eylül 2024 04:41
- Atamaların değeri değersizleştirilmesi üzerine 30 Ağustos 2024 04:44
- Tarihleri, çağları, problemleri karıştırmak: Ahilik de işletme de amaç ve işleyiş olarak okul değil 23 Ağustos 2024 04:46
- YKS, eğitim ve şehirler: Üniversitede resesyon, şehirde resesyon ve göç 16 Ağustos 2024 04:15