"Topal ördek" meselesi
Fotoğraf: Envato
Kirvem,
Geldi geliyor, oldu oluyor, bitti bitiyor derken nihayetinde yerel seçimler faslına nokta yerine şimdilik noktalı virgül koyduk.
Şu an itibarıyla noktalı virgülle yetiniyoruz, zira özellikle İstanbul cenahındaki kimi sandıklardaki oyların sonuçlarına yapılan itirazlar konusunda Yüksek Seçim Kurulunun (YSK) kesin kararı, daha da doğrusu bu baptaki fermanı henüz meçhul...
Memleket sathında biri “cumhur”, diğeri “millet” adları altında kurulan “ittifak”ların yanı sıra, keza bunlardan herhangi birine direkt veya dolaylı yollarla destek veren siyaset erbabının icraatlarıyla bir taraftan müşerref olurken, diğer yandan da hesapça demokratik yollarla gerçekleşen bu seçimlerin ülkeyi hangi harmanlara doğru savuracağını da şimdilik bilmiyoruz.
Ancak memleket sathındaki manzaralara, ortalıkta dönenip duran laflara bakılırsa; anlaşılan o ki, önümüzdeki günlerde kimileri cumhur damgasıyla yüceltilen, kimileri de millet mührüyle horlanan vatandaşlar olarak hepimizi huzura kavuşturacak günlerin özlemiyle yanıp tutuşuyoruz ama ne yazık ki heveslerimiz kursaklarımızda düğümlenip kaldı, kalıyor...
Nitekim henüz yolun başlangıcında, yani sandıklardan çıkan oyların mizanı yapılıp, sonuçları tümüyle kesinleşmediği halde, bu nahoş gidişattan kendince “nem kapan” Kaptanıderyamız, deyim yerindeyse ortada yumurta, civciv hatta folluk bile yokken, durduk yere “topal ördek” benzetmesiyle kimi adresleri peşinen “teselli” ederken, aynı zamanda da sanki önümüzdeki günlerde izleyeceği yol haritasının koordinatlarını belki de farkında olmadan mı verdi, bittabii ki bilemiyoruz...
Öyle ya da böyle, atalarımızın buyurduğu “Görünen köy kılavuz istemez” veya hani affedersiniz “Doğacak çocuk bilmem nesinden bellidir” misali, yerel seçimler nedeniyle daha yolun başlangıcında memleketin neredeyse her tarafında kimilerimiz cumhur, kimilerimiz millet safında kümelenip bunun bayraktarlığına soyunurken, bu arada kendi gözümüzdeki çöpü es geçip, bunun yerine başkalarının gözünde mertek aramayı nedense huy edindik, ediniyoruz...
Geride bıraktığımız bu yerel seçimler vesilesiyle ortalıkta birbirinin peşi sıra sayıp döktüğümüz demokrasi, hak, hukuk, adalet falan feşmekan kavramlarıyla yatıp kalkarken, iş dönüp dolaşıp icraata gelince foyamız ne hikmetse çabuk ortaya çıkıyor...
Mesela sandıklara attığımız bir tek “oy”un, sadece bir tek “rey”in bile ne denli önemli olduğunu, bu konuda oy kullanan her ferdin, her vatandaşın iradesine saygı duymamızın şart olduğunu dillendirirken, öte taraftan halkın iradesiyle seçilmiş şu veya bu belediye başkanının yerine ipe sapa gelmez sudan bahanelerle kayyum atayıp, dolayısıyla halkın iradesini bir bakıma çöp tenekesiyle buluşturmayı marifet belliyoruz...
Sonra?..
Sonra hesapça yere göğe sığdıramadığımız anlı şanlı demokrasi oyunumuza “topal ördek” yakıştırmasıyla yerine göre basma, patiska, pazen don biçiyoruz Kirvem!
- Bitmeyen yazı* 05 Nisan 2022 00:14
- ‘Saltanat kayıkları’ meselesi 19 Mart 2022 23:23
- 'Ayıp' meselesi 12 Mart 2022 23:00
- ‘Yamuk beyinler’ meselesi 05 Mart 2022 21:31
- ‘İp ipullah sivri külah’ meselesi 26 Şubat 2022 23:05
- ‘Laklakiyat’ meselesi 19 Şubat 2022 20:45
- ‘Saz çalıp çığırmak’ meselesi 12 Şubat 2022 22:00
- ‘Demirkazık’ meselesi 05 Şubat 2022 23:20
- ‘Minik serçe’ meselesi 30 Ocak 2022 02:15
- ‘Enkaz’ meselesi 23 Ocak 2022 02:43
- ‘Rektifiye’ meselesi 16 Ocak 2022 03:40
- "Aç tavuk" meselesi 09 Ocak 2022 02:30