"Kötü kadınlar"

Çok ender hukuk vakasının kovuşturması, polis memurlarına, şeriflere veya hapishane gardiyanlarına yönelik cezai işlemlerde olduğu kadar zordur. Bunun nedeni bu mesleklerin kamuoyu algısında sürekli olarak “kötü adamlar”la uğraşan “iyi adamlar” veya mevcut davada olduğu gibi “kötü kadınlar”la uğraşan “iyi adamlar” olarak görülmesinden kaynaklanır.

Memurların Adalet Bakanlığının emriyle Scranton Eyalet Hapishanesi’ni saatlerce aradıkları ve ‘kanıtları’ kutulara topladığı Lackawanna County 7 davası, Eylül 2018’de resmen başlatıldı. Soruşturma aslında, Pensilvanya Adalet Bakanlığı’nın adli makamlara şikayette bulunduğu 2016’dan bu yana sürmekteydi. Şubat 2018’in ortalarında, ABD’nin kuzeydoğu eyaletindeki hapishanede görevli biri emekliye ayrılmış, yedi hapishane gardiyanı nihayet tutuklandı. Neredeyse bir yıl boyunca savcılık jürisi, gardiyanlara karşı cezaevinde “kadın mahkumlara sistematik cinsel saldırı” iddiasını soruşturmuştu. Aktif görevde bulunan altı yetkili görevden alındı ve yedi kişi de suçlandı. Ancak hepsi kefaletle serbest bırakıldı.

ABD’de hakimler ve jüriler, yani mahkemeler, bilir ki bu tür suçlar hapishane hayatının “normal” bir parçasıdır. Bununla birlikte, olay 2018’in ortalarında kamuoyuna yansıdığında bölge için gerçek bir sansasyon oldu. Scranton’daki yerel medya için, duvarların arkasındaki “Cinsiyet ve Suç” hikayesi gazetecilik için olağanüstü bir malzemeydi, çünkü Hollywood’un “Me-Too” skandalının ortasında patlamış ve yerel medyaya özgün bir önem kazandırmıştı. Fakat sadece o zaman böyleydi, çok fazla zaman geçmemiş olsa bile, durum bugün çok farklı görünüyor.

Yerel gazetelerin ilgisi azalır azalmaz, sanıklardan biri olan hapishane memuru Paul Voglino’nun ağır suçlamalarla dolu davası düşürüldü. Ön soruşturma bağlamında yapılan bir duruşmada, sadece küçük bir suçtan dolayı yargılamaya devam edildi. Davası, altı davalının yargılanmasından ayrıldı.

Şubat 2019’un başında ve ortasında yapılan diğer yargılamalarda da dava öncesi soruşturmalarda, benzer gelişmeler yaşandı. Kolluk Görevlisi George McHale, şubat ayının ilk haftasında yargılandı. Basında çıkan haberlerde adı gizlenen bir mahkum, bölge mahkemesi jürisi önünde bir saat adamın aleyhinde ifade verdi. Jürinin iki saatlik mütalaası sonrası, McHale “rıza dışı ilişki” suçlamasından beraat etti ve hakkındaki soruşturmaların tümü durduruldu.

Kısa bir süre sonra, hapishane memuru Jeffrey Staff davada aslında suçlu olduğunu kabul etmek anlamına gelecek şekilde ifade vermeyi reddettiğini bildirdi. Ancak ifade vermeyi reddetmesi, ona ileride suçsuz olduğunu iddia etme hakkı sağlamaktaydı. 

Diğer dört sanık Mark Johnson, James Walsh, George Efthimiou ve John Shnipes’a karşı açılan davalar henüz tamamlanmadı, ancak hangi yönde geliştiklerini gösteren çok şey var. Yargıçlar ve jüri üyeleri mağdur kadınların ifadelerine inanmak istemiyor gibi görünüyor. Mahkumlar olarak, onlar “kötü kadınlar” ve hapishane duvarlarının ardına atıldıkları andan itibaren yasal korunma haklarını yitirmiş durumdalar. Bu şekilde devam edip etmeyeceğini göreceğiz.