18 Mayıs 2019 19:46

Yol döşemek

Yol döşemek

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Tanınmış senarist ve yapımcı John Singleton 1991 yılında, Türkçeye Artık Çocuk Değiller diye çevrilen, Boyz’n the Hood filminin yönetmenliğini yaptı. Singleton, sanatının ustasıydı. İlk siyah, hem de 24 yaşında en genç rejisör olarak “En İyi Yönetmen” kategorisinde Oscar Ödülü’ne aday gösterildi. Filmi, siyah işçi ailelerinin yaşadığı Los Angeles’in South Central semtindeki dayanışmacı yaşamı gözler önüne seren, siyah genç kültürünün 1980 ve 1990’larda büyük şehir yaşamına nasıl kendini dayattığını anlatan bir portreydi.  

Singleton, 17 Nisan 2019’da Kosta Rika gezisinden Los Angeles’a geri döndü. Sağlık problemleri olduğu için hastaneye gitti. Ailesinin daha sonra bildirdiği üzere felç geçirdi ve uyanamadığı bir komaya girdi. 29 Nisan’da Los Angeles’taki Cedars-Sinai Tıp Merkezinde vefat etti.

Singleton, ilk film projesi “Artık Çocuk Değiller” ile ilgili olarak 2014 yılında Hollywood Reporter’ın yaptığı röportajda “Benim yapmak istediğim filmlerin senaryosunu benden başka kimsenin yazamayacağını anladım. Spike Lee’nin ‘Doğru Şey Yap’ (1989) filmini seyrettiğimde kendi kendime, Spike’ın bu filmle yaptığını Los Angeles için yapmak zorundayım, LA’daki yaşamı tüm gerçekliğiyle gösteren bir film çekmek zorundayım dedim” dedi.

Singleton, Boyz’n the Hood-Artık Çocuk Değiller’in senaryosunu sadece tek versiyon olarak ve üç hafta içinde yazdı. Filmde, durumlarının ne kadar endişe verici olduğunu ortaya koymak için, siyahları konuşturdu.

Kentsel dönüşümün, South Central gibi siyah ve Latin gettolarının yoksullaştırılmasındaki rolü, siyah gençler ve baba rolündeki ‘Furious’ Jason’ın öyküsü üzerinden anlatarak, varoşlarda yaşananları içten bir bakışla yansıttı.

Baba, gençlere silah, çete savaşları, alkol ve daha sert uyuşturucuların mahallelerinin, topraklarının ve evlerinin değerini düşürdüğünü anlatmaya çalışıyordu. Böylece beyaz emlak canavarları onları hiç fiyatıyla satın alabilir ve daha sonra kâr ile modernizasyoncu emlak tekellerine satabilirlerdi: “Uyuşturucu ülkemize nasıl geliyor? Uçaklarımız yok. Gemilerimiz de yok. Bu pislikten sorumlu insanlardan kesinlikle değiliz. Ama televizyonu açtığımızda gördüğümüz siyahların kokain ve esrar sattıkları... Siyahlar olarak uyuşturucu kullandığımızda kimse umursamadı. Ne zaman ki Iowa’daki beyaz gençler ve Wall Street’teki komisyoncular uyuşturucu kullanmaya başladı kıyamet koparıldı. Neden bu semtin her köşesinde bir silah dükkanı var? Aynı sebepten ötürü, bölgemizde çok fazla alkol satan dükkan var: Beyazlar bizim kendimizi öldürmemizi istiyor. Beverly Hills’de böyle bir şey göremezsiniz.”

John Singleton’ın çığır açan filmi “Boyz’n the Hood”, Hollywood aracılığıyla, South Central’de yaşayan siyah gençliğin durumunun, uluslararası kamuoyuna erişmesini sağlayan yolları döşedi. Kendisi bu yolun sadece kısa bir mesafesini döşeyebilse de diğer sarsıcı eserlerinin tümüyle akıllardan çıkmayacak izler bıraktı. Sadece 51 yaşında atalarına geri döndü.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa