18 Haziran 2019 23:40

Seçim öncesi son düzlükte vaziyet

Seçim öncesi son düzlükte vaziyet

Fotoğraf: Envato

Paylaş

AKP’nin talebine uygun olarak YSK’nin yenilenmesine karar verdiği İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimine sayılı günler kaldı. Son düzlükte sahadan yansıyan bilgiler iki temel noktaya işaret ediyor. Bunlardan biri, daha önce AKP’ye oy vermiş olup 31 Mart’taki seçimlerde ‘Millet İttifakı’nın adayına oy veren seçmenlerin içinde bu tavrını 23 Haziran’da sürdüreceğini söyleyenlerin ciddi oranda olması. Ek olarak, daha önce AKP’ye oy verdiği halde, Ekrem İmamoğlu’nun mazbatasının iptal edilerek yaratılmış olan mağduriyete tepki olarak bu seçimlerde İmamoğlu’na oy vereceklerin olacağına dair kanı. İkincisi ise, AKP’nin özellikle oy kaybına uğradığı yerlerde kendi seçmeni üzerinden çok sıkı bir markaj uyguluyor olması.

Arkadaşımız Hilal Tok’un İstanbul’un en fazla nüfusa sahip ilçelerinden biri olan Esenyurt’ta kadınlarla görüşerek yaptığı ve dünkü Evrensel’in sürmanşetine taşıdığımız haberde bir kadın şöyle diyor: “Önceden 17 sene AKP’ye verdik hiçbir icraat göremedik. Anca betonlaştırdı, rant yaptı, ormanlarımız, köylerimiz, işçilerimiz, çiftçilerimiz, memurlarımız bitti, gazeteciler avukatlar içeride. Daha sana ne diyeyim. Çok suçları. Artık bunların örtünecek yanı kalmadı.” Değişim olsun diye İmamoğlu’na oy verdiğini ve tekrar vereceğini belirterek devam ediyor: “O da vatandaş. Hep bir insanın yönetimi altında olunsun istemem. Hep kendilerine, hep kendilerine. Baktık yandaşları zengin oluyor, olan garibana oluyor. Hiçbir fakire sahip çıkmıyorlar. Kardeşi kardeşe kırdırdılar. Artık bu toprakların yenilenmesini, değişmesini istiyorum. Artık bu millet akıllarını başına toplasın, üniversiteyi bitiren çocuklar işsiz. Emeklilerin durumu da öyle.”

Pazarda banyo lifi satarak geçinen 6 çocuklu bir kadın ise AKP’ye oy verdiğini, bu seçimlerde de AKP’ye vereceğini belirterek, “Bu ekonomik kriz Erdoğan’ın üzerine oynanan bir oyun. Kimlerin yaptığı belli, ortalıktaki insanlar yapıyor. İnşallah Erdoğan kazanır yine” diyor. Henüz yaşadığı büyük yoksullukla iktidarın politikaları arasında bir bağ kurma noktasına gelmemiş olan seçmen eğilimini yansıtan bir örnek bu. Aynı zamanda AKP’nin tabanında, kendi medyası aracılığıyla ürettiği argümanların etkisini de gösteriyor. Ancak tüm bunlarla birlikte daha önce AKP’ye oy vermiş olup, bir süredir bir sorgulama eğiliminde olanların hissedilir bir oranda olduğuna işaret ediyor haber.

Arkadaşımız Gizem Örnek’in Pendik’in Esenyalı Mahallesi’nde kadınlarla yaptığı görüşmeye dayalı haber ise, AKP’nin 31 Mart’ta yaşadığı tabloyu değiştirmek için kendi tabanına uyguladığı sıkı markajı gösteriyor. Ayrıca daha önce aldığı yardımın geçtiğimiz haftalarda kesilmiş olduğunu öğrenen bir kadının, “Sorduk soruşturduk, kimse düzgün bir şey söylemedi. Ama sonra öğrendik ki Ekrem İmamoğlu kesmiş yardımları” şeklindeki ifadeleri, tabanda nasıl bir kara propaganda döndüğünün de çarpıcı bir göstergesi.

Sahada durum böyle yansırken devletin zirvesinden gelen açıklamalar da 24 Haziran’dan sonrasının işaretlerini taşıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın son bir haftada yaptığı açıklamalar bile, 23 Haziran’da ikinci kez sandıkta kaybetmeleri halinde hiç de öyle sonuca saygı göstereceklerini teyit eden cinsten değil. Aradaki fark az olursa 31 Mart sonrasında yaşadığımız sürecin bir benzerinin zorlanması sürpriz olmaz. Ama fark daha açık olursa, bu durumda da iktidar gücü ve imkanlarını çeşitli biçimlerde kullanarak muhalefetin siyaset alanını daraltmaya çalışacaktır.

Sandık için son düzlüğe girilirken iktidar cephesinden, Demirtaş’ın tahliye ihtimali üzerinden de bir beklenti yaratılarak 31 Mart’taki farkı kapatma çabasına tanıklık ettik. Zaten hukukun demokratik teammüllere uygun işlediği koşullarda cezaevinde olmaması gereken bir siyasinin özgürlük ihtimalinin bile bir seçim enstrümanına dönüştürülmesi, iktidarın umut yaratıcı bir siyaset üretmek imkanlarını artık tamamen kaybettiğinin de göstergesi sayılmalı.

Ve Demirtaş, 23 Haziran’da yenilenecek olan seçime dair cezaevinden yaptığı net açıklama ile bu spekülasyonları işlevsiz hale getirdi.

Siyasetteki korku ve tehdit hegemonyasının yerini değişim iradesine bırakacağı bir sürecin sancısız gerçekleşmesi zaten beklenemez. Neyin ne kadar güzel olacağı da değişim iradesinin gücüne ve çabasına bağlı.

1. Hilal Tok, Kadınların canına tak etti: 20 lirayla Pazar yapıyoruz, artık AKP’ye oy yok!, Evrensel, 28 Haziran 2019

2. Gizem Örnek, AKP’nin seçim çalışmasından örnekler: İftira, yalan, din istismarı, Ekmek Ve Gül’den aktaran Evrensel, 2 Haziran 2019

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa