Ses çıkmadan

Fotoğraf: Pixabay
ÇÖP TORBASINDAKİ ÇOCUK
Kadın, sabahın köründe, çerçöp topladığı tekerlekli harharını kırpıntı kağıtlarla tıka basa doldurmuştu. Güleç bir yüzle çekiyordu iki tekerlekli arabasını. Güneşe bakarak. Gözünü kırpmadan. Koca harhar kıpır kıpırdı, soluk alıp verircesine. Harharın içinde kırpıntı kağıtlara sarınmış bir çocuk uyuyordu. Düzenli bir biçimde soluk alıp vererek.
MAVİLİKLER İÇİNDE
Bir gemi geçer, deniz yarılır, bir uçak geçer gökyüzü yırtılır, bir insan geçer yeryüzü çiçeklenir. Ne denizde bir yarık, ne gökyüzünde bir yırtık kalır. Mavilikler içinde...
KAVRUK BİR RESİM
Balaban, Anadolu’nun kavruk resmini yaptı. Kemikleri çıkmış öküzü ile boyunduruğa başkoyan karık insanıyla. Topraksız kara sarı taştan bir tarlanın ortasında, tepedeki güneşin altında damla damla eriyerek.
TANIKLARIN TANIKLIĞI
Yaşananların tanığıdır yazar. Yaşatılanların da tanığı olmalıdır. Yaşananların/yaşatılanların tanıklarıyla birlikte yaşamın tanığı olur. Tanıkların tanıklığıyla...
SES ÇIKMADAN
Yaz geldi, ortalık ışıl ışıl. Kimi kara bulutlar gökyüzünü sardığında kışın karanlığı bastırıyor. Bir yağmur. Arkası sel çamur. Kışın karanlığının alıp götürdükleri. İçimizi donduran kışın. Ardı günlük güneşlik bir yaz. Tatil, çalgı, çağanak, eğlence, neşe... Türkü söylemekten, şarkı çağırmaktan sesler kısılıyor, elektrogitarların, davulların gümbürtüsünden kulaklar sağır. Yaz ortasında kışın alıp götürdüklerinden habersiz. Sürüyor yaz. Ses çıkmadan.
Evrensel'i Takip Et