Internette video yayıncılığına RTÜK mengenesi

Internet’teki video yayınlarına RTÜK denetimi getiren yönetmelik perşembe günü yayımlanarak yürürlüğe girmesiyle ağırlıkla Netflix, BluTV ve Puhutv gibi isteğe bağlı video yayın platformları ve bunların uygulamak durumunda kalacakları otosansür üzerinden dönen bir tartışma da başladı. Kültür sanat ürünlerine sansürsüz nasıl ulaşabiliriz tartışması elbette önemsiz bir tartışma değil ancak bu Netflix ve benzerlerini aşan bir tartışma. Üstelik asli amacı kâr etmek olan bu şirketlerin kârlarını garantiye aldıktan sonra “domuz gribi” anlatılan belgeselde “domuz” kelimesini sansürleyen kanallar gibi RTÜK’ten daha RTÜK’çü davranacakları neredeyse kesin. Netflix’in Hindistan, Pakistan ve Suudi Arabistan deneyimleri de zaten buna işaret ediyor. Bu nedenlerle bu yazının derdi o tartışma değil.

Yapmamız gereken daha önemli bir tartışma var: Fazlasıyla ucu açık ve esnek olarak kaleme alınmış bu yönetmelik başta video habercilik yapan muhalif basın olmak üzere hemen her türden video yayıncılığı sansürlemek ve engellemek için kullanılabilir. Nasıl mı? Yönetmelikte kimlere lisans verileceğine kimlere verilmeyeceğine dair yeterince somut kriterler yok. Dolayısıyla engellemelerin sudan gerekçelerle daha lisansların verilmesi aşamasından başlaması fazlasıyla mümkün. Hangi yayınların bu yönetmelik ve dolayısıyla RTÜK kapsamında değerlendirileceği de muğlak. Buna da büyük olasılıkla önlerine geldikçe dokuz üyesinden altısı iktidar blokunca belirlenen, aralarında Internet’e ehliyetle girilsin önerisinde bulunan bir üyenin de bulunduğu üst kurul karar verecek. Üst kurulda oy üstünlüğüne sahip iktidar blokunun yönetmeliğe nasıl yaklaştığını görmek için BBC Türkçe’den Fundanur Öztürk’ün eski ve yeni RTÜK üyeleri ile yaptığı röportaja göz atabilirsiniz. Biz burada röportajın Eski RTÜK Üyesi Hamit Ersoy ile olan kısmından kısa bir alıntı ile yetinelim: “Yayının yapıldığı mecradan bağımsız olarak, yayıncılık niteliği taşıyan her türlü içeriği denetlemek RTÜK’ün görevidir. Yeni yönetmelikle Netflix ve Blu Tv gibi platformlarda içerik denetimi yapılacak ve sadece bunlarla sınırlı kalmayacak.” RTÜK’ün “Lisans almanız gerek” diyeceği talihlileri(!) nelerin beklediğini öngörmek için ise üst kurulun mevcut kararlarına göz atmanız yeterli.

Yürürlüğe giren yönetmelikle Internet video yayıncılığı üzerinde bir ayağı 5651 sayılı “İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun’a” diğer ayağı da 6112 sayılı “Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun’a” dayanan ve “Gerekli olduğu hallerde” fazlasıyla esnetilebilecek yeni bir sansür mekanizması kuruluyor. Bu yönetmeliği nereye kadar esnetirler ve kimlere uygularlar orası henüz belirsiz olsa da bu mekanizma RTÜK’e oynadığı oyunları Twitch’te düzenli olarak yayımlayan gencin kanalına bile müdahale yetkisi tanıyor.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Kamu işçisi hedefte

Kamu işçisi hedefte

Ücretleri baskılayan Erdoğan-Şimşek programının yeni hedefi toplu sözleşme sürecine giren 600 bin kamu işçisi. Sendikal bürokrasi eliyle işçiden kaçırılan sözleşme taslağı, iktidar medyasına sızdırıldı. “Taleplerimizi karşılamıyor” diyen işçiler öfkeli. Ekonomide, iç ve dış politikada sıkışan Saray iktidarı, toplumu yönetebilmek için yasaklara, gözaltılara ve tutuklamalarla sarılıyor.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
'Heybeden’ her gün yeni bir soruşturma çıkıyor. Yargı sopasıyla topluma gözdağı verilmek isteniyor.

Evrensel'i Takip Et