Suriye fiyaskosu

AKP iktidarı, Suriye politikalarında iyice çuvalladı. Fakat yandaş medyaya bakarsanız, Erdoğan Suriye’de bir numaralı oyuncu, bütün dünyaya kafa tutuyor, bütün dünyayı dize getiriyor. Ama, gerçekleri sonsuza kadar yandaş medyanın gizlemesi mümkün olmuyor. İktidarın yine ‘bakın biz Rusya ve İran’ı getirdik politikalarımıza ikna ediyoruz’ diye övünmek gayesi ile yaptıkları ve medyanın canlı gösterdiği basın toplantısı bir çuval inciri berbat ediyor.

Ruhani ve Putin, basın toplantısında herkesin önünde dolaylı olarak Türkiye’nin eğitip, donatıp, Suriye’ye sürdüğü ÖSO güçlerini terörist olarak suçluyor ve bunlara destek verilmemesini söylüyor. Yine iki lider, Türkiye’nin Fırat’ın doğusunda 32 kilometre genişliğinde güvenlik bölgesi oluşturup, buraya ÖSO güçlerinin yerleştirilmesine açıktan karşı çıkıyor. Ayrıca, Anayasa Komisyonu’na da bu güçlerin katılmasını istemiyor.

Rusya ve İran, Türkiye’nin ABD ile birlikte yaptığı devriye turlarına ve 5 ile 12 kilometre silahsız bölge oluşturma girişimlerine de karşı çıkıyor.

İran ve Rusya, Suriye’de çözümden söz ettiklerinde 2011 öncesine dönmeyi kastediyor. Türkiye’de İran ve Rusya ile birlikte Suriye’nin toprak ve siyasi birliğini kabul ettiğini söylüyor ama Türkiye’deki Suriyelilerden, ÖSO öncülüğünde ve Türkiye gözetiminde Türkiye sınırında Afrin benzeri adacıklar oluşturmayı ve TSK güçlerinin belirsiz bir süre bu adacıklarda bulunmasını da kastediyor. Yani genel, klişe sözlerin altına ortak imza atmak bir şey çözmek olmuyor. Detaya inince herkes farklı telden çalıyor.

İran da, Türkiye gibi Rojava’da SDG önderliğinde bölgesel bir yönetime karşı çıkıyor. ABD’nin derhal Suriye’den çıkmasını istiyor. Rusya, ABD’nin Suriye’den çıkması konusunda İran ve Türkiye ile hemfikir ama Kürtler konusunda Türkiye ve İran kadar katı değil.

Suriye Anayasasının yeniden yazılması konusunda ise en erken tarih iki sene sonrası. En az iki sene daha, son altı aydır yaşadıklarımızı yaşamaya devam edeceğiz gibi görünüyor. AKP iktidarı, iki sene daha iktidar olmaya devam ederse, haftada bir “bir gece ansızın gelebiliriz” demeye devam edecek. Fakat her geçen gün Suriye ile ilgili gelişmeler konusunda etkisi azalacak. Suriye’de Esad rejimi, Rusya ve İran’ın etkisi ve gücü artacak.

Üçlü Zirve’de on dört konuda mutabakat sağlandı diye açıklama yapılsa da, en önemli tartışma konusu İdlip idi ve İran ile Rusya İdlip’ten Türkiye’nin askerlerini ve desteklediği ÖSO güçlerini çekmesini istiyordu. Bu konuda ise kısa süre içinde bir mutabakat sağlandığının söylenmesi mümkün görünmüyor.

Gömleğin ilk düğmesini yanlış iliklediğin zaman geri kalan bütün düğmeler de yanlış iliklenir.

Bakalım AKP, bütün düğmeleri açıp yeniden doğru iliklemeyi becerebilecek mi?