Savaş… İnsanlığın en büyük baş belası… Aynı zamanda da bir toplu kıyım ve yıkım demek… Vatan, millet, bayrak, şehit kavramlarıyla süslenip ambalajlanan ve bu şekilde meşrulaştırılmaya çalışılan savaş bir kez daha ülkenin gündeminde… Hedef, meşrulaştırmanın ötesine geçip savaşı kutsamak.

Savaşın gerekçesi ilan edilen doğa ve insanlık düşmanı argümanlara kanmayanlar ne yazık ki azınlıkta. Onlar, savaşın ölümden, sefaletten, yoksulluktan ve yıkımdan başka bir sonuç doğurmayacağının ve savaşların silah tüccarları dışında kazananı ol(a)mayacağının bilincindeler…

Spor aleminden savaşa ilk destek Trabzonspor’dan geldi. Kulübün resmi hesabından “Türk Milleti, ordusunun yanında. Her şart ve koşulda sizinleyiz” başlığıyla paylaşılan ve “parçalarız”, “ezer geçeriz” gibi pespayece söylemlerin yanı sıra savaş görüntüleriyle dolu video kısa süre içinde on binlerce beğeni ve olumlu yorum aldı.

Diğer kulüplerin de benzer açıklamalarla savaşa destek vermesi ve aynı yoğunlukta ilgi görüp beğeni alması hiç şaşırtıcı olmaz. Memleketin olduğu gibi spor ortamının da hakim ve en muteber ideolojisi milliyetçilik ne de olsa…

Bir spor kulübü için çok büyük utanç anlamına gelen savaş kışkırtıcılığı memleketimizde övgü kaynağı. Görüldüğü gibi, milliyetçilikle zehirlenmek, insani ve vicdani değerleri köreltmekle kalmıyor işi savaş ve ölüm seviciliğine kadar götürebiliyor…

Spor kulüplerinin savaşa destek vermesi çok acı. Bu aynı zamanda kulüplerin spor kültüründen zerrece nasiplenmediklerinin göstergesi. Sağlığa, oyuna, keyfe, eğlenceye dolayısıyla barışa ve hayata hizmet etmesi gereken bir organizasyonu savaş ve ölüm ile hemhal etmek, düpedüz spor kültürüne ihanet etmek anlamına gelir…

Milli maçlar haftasındayız. Bu da iktidara savaşı, milli maçlar üzerinden meşrulaştırmak için yeni fırsatlar sunuyor. Milli takım yarın Arnavutluk, 14 Ekim Pazartesi günü ise Fransa ile karşılaşacak. Her milli karşılaşmayı milliyetçiliği beslemek için bir fırsat olarak gören iktidarın bu iki maçı da milliyetçilikle birlikte savaş propagandasına alet edeceğinden şüphe edilmez. Tribünlerde histerik milliyetçi şovlar organize edip yandaş medyada her zamanki gerici hezeyanlarını kusarak savaşı meşrulaştırmaya çalışacaklar…

Muktedirlerin sporu kendi ihtiyaçları doğrultusunda kullanmalarına şimdi çok daha gür bir sesle karşı çıkma zamanı… Sporun, savaşın hizmetine sokularak kana bulanmasına sessiz kalmayalım…

EVRENSEL'İNMANŞETİ

101 milyarlık gasp

101 milyarlık gasp

Enflasyonla mücadele adı altında uygulanan Erdoğan-Şimşek programı, enflasyonu düşürmüyor ama ücret ve maaşları acımasızca ezmeye devam ediyor. DİSK-AR’ın araştırmasına göre sadece iki aylık enflasyon nedeniyle işçilerin, memurların ve emeklilerin cebinden en az 101 milyar lira çalındı. “Enflasyonun nedeni ücret zamları” yalanının foyası da açığa çıktı.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
DİSK-AR’ın araştırmasına göre sadece iki aylık enflasyon nedeniyle işçilerin, memurların ve emeklilerin cebinden en az 101 milyar lira çalındı.

Evrensel'i Takip Et