Ara tatil: Yoksula tatil külfet, öğretmene etkinlikler plansız mı?
Fotoğraf: Erçin Top/AA
Türkiye’de en zorlandığımız konulardan biri; gerek bireysel gerek kurumsal düzeyde yaptıklarımızın, olumlu olumsuz çok fark etmiyor, bir sürekliliği olmadığı gibi bir izleme ve etki değerlendirme kültürümüz de henüz yok.
Bugünkü yazımda, bu yıl ilk kez uygulanan ve hemen her ailemizi, tüm öğrenci ve öğretmenlerimizi ilgilendiren haftalık ara tatille ilgili öğretmenlerimizin ilk izlenim ve görüşlerini aktaracağım. Hepsinin görüşüne yer veremediğim, köşe sınırları içinde birkaçını aktarabildiğim için aflarına sığınırım.
ÖĞRENCİ MOTİVASYONU ARTMIŞ
Öğrenci motivasyonu açısından, öğrencilerin birinci sınavların hemen arkasından başlayan derslere nazaran daha bir toparlanmış yeni bir başlangıç yaptıklarını görüyorum.
VELİ ŞAŞKIN, ORTAOKUL ÖĞRENCİLERİNE BAYRAM TATİLİ GİBİ
Ortaokullarda gözlemlerim ara sınıf öğrencilerinin bir haftalık süreyi bayram tatili olarak geçirdiği son sınıf öğrencilerinin konu eksiğini giderebileceği bir ara olarak tanımladığı çalışan ebeveynlerin bu tatil nereden çıktı dediği bir ara. Öğrenciler okul açıldığı ilk günden rutin derslere devam modunda. Öğretmenlere tatil olmasının bir faydası olmayacağı kanısındayım. Alan bazlı gelişmeler ile ilgili çalışmalar yapılmasının fayda sağlayabileceğini düşünüyorum.
ADANA: ÖĞRETMENLER İÇİN OLUMLU, ÖĞRENCİLER İÇİN OLUMSUZ
Aidiyet geliştirme, yürüyüş vb. çeşitli etkinlikler vardı. Pazartesi bakan beyin konuşması ve toplantı, salı günü TÜBİTAK ile ilgili seminer, çarşamba günü ilçede semineri vardı. Perşembe şok toplantısı, cuma günü serbest etkinlik şeklinde geçti, öğretmenler acısından verimliydi bence, öğretmenler daha istekliydi.Öğrenci acısından iki günlük gözlemim ise olumlu değil maalesef. Öğrenciler bu bir haftayı tatil olarak algıladıkları için okulla bağlarını koparmışlar. Dikkat, algı ve uyumda zorlanıyorlar.
MALATYA: ÖDEV ÇOKTU
Ben Malatya da çalışıyorum. Ben hem bir veli hem bir öğretmen olarak yazmak istiyorum. Önce veli olarak tatilde çocuklarıma öğretmenleri o kadar çok ödev vermişlerdi ki öğrencim bırakın sosyalleşmek veya kültürel sosyal etkinlikleri, okula gitseydim bundan iyiydi dedi. Öğretmen olarak ise biz paylaştığınız seminer etkinliklerini “miş” gibi yapıp evlerimize döndük. Müzenin önünde fotoğraf çekip dağıldık, sinemanın önünde fotoğraf çekip dağıldık vs.
ANKARA: YATILI PROJE OKULU ÖĞRENCİLERİ İÇİN İYİ OLDU
(Proje okulu) ara tatil öğrenciler için iyi olmuş çünkü çoğunluğu yatılı ve aileleri ile görüştüler, mutlular.
ÖĞRETMENE GEZİ ZORUNLULUĞUNA TEPKİ VAR
Öğretmenlere daha iyi anlatılabilirdi neden tatil olmadıkları. Çünkü eğitimin diğer bir tarafında öğretenler, onlar da dinlenmeliler düşüncesi çok hakimdi burada. Gezilerin zorunlu tutulması (Gezmek isteğe bağlı bir eylem olduğu için) tepkiyle karşılandı. Açılan kurslar havada kaldı çünkü zaman gerektiren etkinliklerdi. Seminerler en yakın üniversitelerle ilişkilendirilebilirdi. Özetle öğrenci için dinlendirici, öğretmen için kafa karıştırıcı ve yetersiz oldu.
ÖZEL OKULDA PATRON VE VELİLER RAHATSIZ, ÖĞRENCİLERE YARARLI
MEB’den önce, 2016-2019 tarihleri arasında idareci olarak çalıştığım kurumlarda, bu uygulamayı yaptım. MEB’den farklı olarak öğretmenlere de izin verdik ve olumlu dönüş aldık, performans açısından. Çalışan veliler öğrencilerin bir hafta boyunca evde yalnız kalmalarından veyahut sınava yönelik çalışma olmamasından dolayı-patronlar öğretmenleri çalıştırmıyor olmamızdan dolayı rahatsız oldular.
URFA’DA FAKİR ÖĞRENCİYE OLUMSUZ YANSIDI, BİR KISMI MEVSİMLİK İŞE GİTTİ
Şanlıurfa’da çalışıyorum, burada öğrencilerimiz tatil dönemlerinde sosyal anlamda pek bir şey yapamıyor, aile baskısının yoğun olduğu öğrenciler tek sosyal faaliyetleri olan okula bir hafta arayı sevmediler. Bu tatil onlara ev işi, kardeşlerine bakıcılık yapma görevi yüklüyor bu nedenlerle öğrenciliğe de ara vermiş oluyorlar. Erkek öğrencilerimiz çocuk işçiliğine dışarıda devam ediyor. Hatta ailesi mevsimlik işte olan iki öğrencim ailelerinin yanına işe gitmişler, bu hafta da gelmediler. Yani tatil herkes için tatil olmadı. Biraz daha rahat olan öğrencilerimiz ise yapacak bir şeyin olmayışından şikayetçi. Zorunlu katılım gerektiren sosyal aktiviteler düzenlenirse hem okulların uygulamadaki eksikliklerinin hem de ailelerin uygulamadaki keyfiyetinin önüne geçilebilir. Öğrenci tatil programlarının bölgesel koşullara göre düzenlenmesi uygulanabilir bir sonuç yaratabilir.
BATI-DOĞU FARKLI
Öğrencilerin, sadece öğrenme eylemi içinde olması problemini batıda bir sorun olarak görülürken, doğuda bir yaşamsal hak olarak nitelendiriliyor.
ÜLKE GERÇEKLERİNE UYGUN DEĞİL: YOKSUL ÖĞRENCİYE OLUMSUZ YANSIDI
Ara tatil öğrencilerin dinlenmesi ve ders dışı etkinliklere katılıp kendini geliştirmesi için planlandı. Bu durumda işe ağlayarak giden öğrencilerim problem durumlarına karşı kendilerini geliştiriyor olsalar da bu travmaların sonuçları oldukça ağır görünüyor. Ders motivasyonlarından, okul içerisindeki durumlarından ve özel görüşmelerimizden bunu görmekteyiz maalesef.
Kısaca öğretmen ve öğrenci olarak ara tatil fikrinin çok da işlevsel olduğunu düşünmüyorum. Çünkü ülke gerçekleri aktivite için uygun değil.
SEMİNERLERE VELİ, ÖĞRENCİ KATILIMI ZAYIF KALDI
Öğrenciler açısından tatil olayı hoşlarına gitti ama öğretmenlerin ben de dahil seminerleri öğrencilere nasıl yansıtacağımızla ilgili bir algımız olduğunu düşünmüyorum Normalde seminer programında veli ve öğrenci katılımından da bahsediyor ama bu gündem bile olmadı.
ÖĞRENCİ VE VELİLERE ETKİNLİK HAZIRLANMALI
Ara tatil döneminde, öğrencilere yönelik, izcilik, tiyatro oyunu izlencesi, sportif faaliyetler vb. etkinliklere ilgi uyandırılırsa çalışan velilerin, öğrencileriyle ilgili endişeleri de giderilebilir.
HİZMET İÇİ EĞİTİMLER İŞLEVSİZ KALDI
MEB’in öğretmen eğitimi, hizmet içi eğitim faaliyetleri işlevsiz. Ara tatilde ve seminer dönemlerinde yapılan eğitimlerin bizlere pek bir şey kattığını düşünmüyorum.
NORMAL LİSE ÖĞRENCİLERİNE İŞ STAJLARI YARARLI OLABİLİR
Gençlerin okul-akran çevresinden uzaklaşması gerektiği noktalar olabiliyor. Meslek lisesi dışında kalan öğrencilere yönelik bu tarz çalışmalar yapılmalıdır. Üretim ilişkilerinin nasıl olduğunun, yaşamsal pratiklerle çocukların kazanması gerektiği hususu önemli diye düşünüyorum.
İSTANBUL: NİTELİKLİ SEÇENEKLER ARTIRILMALI
İstanbul Sarıyer’de bazı etkinlikler-seminer çalışması yapıldı öğretmenler için. Çatışma ara buluculuğu eğitimi, zeka oyunları etkinliği, diksiyon ve hitabet, drama ve oyun, müze etkinliği, yürüyüş etkinliği vs. Bu alternatiflerin seçeneklerinin arttırılması gerektiğini düşünüyorum. Ahşap oyma etkinliği olsaydı fena olmazdı ya da bunun gibi etkinlikler. Örneğin (…) seminerine katıldım fakat düzeyi yetersiz bulduğumu söyleyebilirim. Daha üniversite düzeyi seminerler verilse cezbedici olabilir diye düşünüyorum.
İNSAN BİRBİRİNDEN BIKIYOR: NİSANDAKİ ÖĞRETMENLERE TATİL MODUNDA OLSA…
Öğretmenler ve öğrenciler açısından eğitim-öğretime kısa bir mola şeklinde diye değerlendirilebilir bu bir haftalık dilim. Bu boşluk ikinci dönemde eminim ki öğretmen için daha değerli olacaktır. Çünkü yıllardır arkadaşlarımdan duyduğum hep şu oldu: “Keşke nisan ayında uzun bir tatil olsa” (Buna ben de dahilim). Çünkü öğrencinin ve öğretmenin en çok yorulmaya başladığı ve birbirinden karşılıklı olarak sıkıldığı zaman. Askerde şafak sayar gibi tatili çekmeye başlıyor herkes.
BOYABAT’TA GÜZEL ETKİNLİKLER VARDI
Boyabat’ta meslek lisesinde görev yapıyorum. Burada öğretmenlere yönelik oldukça faydalı çalışmalar yürütüldü. Öğretmenlere yaratıcı drama, doğa yürüyüşü, oryantring, satranç, bağımlılıkla mücadele, okçuluk, robotik kodlama gibi yaklaşık 10 farklı konuda gruplara bölünerek ve gönüllülük esasına dayalı olarak hizmet içi eğitimler verildi. Ben yaratıcı drama grubundaydım ve çok keyif aldım. Yanı sıra diğer öğretmen arkadaşlar da katıldıkları etkinlikler hakkında olumlu söylemler içindeydiler. Yani öğretmenler açısından dolu dolu bir seminer dönemi geçirdik.
İL DIŞI SEMİNERLER YARARLI OLUR
Ara tatil dönemindeki seminerlerin daha geliştirici özellikte olması hem katılım hem de sonuçları açısından verimli olacaktır diye düşünüyorum. Seminer programının ilçe il ve il dışı şeklinde düzenlenerek herhangi birine zorunlu katılımı savunuyorum. Tabii ki seminerler de alanında yeterli kişiler tarafından verilmeli.
OKULLAR, İLLER VE SINIFLAR ARASI FARKLAR VAR
Tüm bu öğretmen deneyim, izlenim ve önerilerinden bir toparlama yaparsak okullar arası, iller arası, sınıflar arası farklar olduğu görülüyor. Öğrenci ve velilere yönelik etkinliklerin çok sınırlı ve verimsiz kaldığı; öğretmenlere yönelik olanların ise yeterince iyi planlanmadığı anlaşılıyor.
En acı tarafı ise fakire tatilin bile bir külfet haline gelmiş olması.
- AKP'nin eğitim ve bütçeleme anlayışı: Lime lime ayrıştırmanın, imam hatipleştirmenin, metalaştırmanın, peşkeş çekmenin binbir türü 15 Kasım 2024 04:43
- Cumhuriyetin 101. yılında rüya, yurttaşlık ve ana dillerinde eğitim meselesi 01 Kasım 2024 04:26
- Üniversite nedir? Araştırma ve bilgi nedir? Kariyer yapmaktan/ uzmanlık bilgisinden farkı nedir? 18 Ekim 2024 04:42
- Akademinin yeri ve değeri: 207 üniversite bir 'muhabir Rüya' eder mi? 11 Ekim 2024 04:43
- MEB istatistiklerinin gör dediği açlık, dayatma ve niteliksizlik 04 Ekim 2024 04:50
- Türk Psikologlar Derneğinin Türkiye Yüzyılı Maarif Modeline dair görüşü: Eğitim değil eğitimi ihlal modeli 27 Eylül 2024 04:42
- AKP ve MEB’in büyük mahareti: Bağnazlığı ve emek sömürüsünü sürdürmeye diplomalı çözüm 20 Eylül 2024 04:15
- Aileler çocuklarını MEB’den kurtarmaya çalışıyor: MEB eğitime, çocuklara, topluma zararlı hale mi geldi? 13 Eylül 2024 04:42
- Eğitimin sorunlarından öğretmenler ve müdür yardımcıları da mağdur 06 Eylül 2024 04:41
- Atamaların değeri değersizleştirilmesi üzerine 30 Ağustos 2024 04:44
- Tarihleri, çağları, problemleri karıştırmak: Ahilik de işletme de amaç ve işleyiş olarak okul değil 23 Ağustos 2024 04:46
- YKS, eğitim ve şehirler: Üniversitede resesyon, şehirde resesyon ve göç 16 Ağustos 2024 04:15