14 Aralık 2019 00:42

Ya işçiler devreye girerek kazanacak ya da hiçbir şey!

Ya işçiler devreye girerek kazanacak ya da hiçbir şey!

Fotoğraf: Envato

Paylaş

2019’un son ayının ilk yarısını da geride bıraktığımız şu günlerde emek mücadelesin iki en önemli gündemi var.

Bu gündemler;

1) En büyük, 8 milyon işçiyi doğrudan, tüm emekçileri de dolaylı olarak ilgilendiren asgari ücretin belirlenmesi “sözleşmesi”dir.

2) 150 bin dolayında metal işçisini doğrudan ilgilendiren, metal sanayi patronlarının sendikası olan MESS’le Türk Metal-İş, Birleşik Metal-İş ve Özçelik-İş arasında süren, geçtiğimiz günlerde “uyuşmazlık tutanağı” tutularak “ara buluculuk” aşamasına giren metal TİS’idir.***

Asgari ücret tespiti için, “en büyük toplu sözleşme” diyoruz, ama sadece milyonlarca işçi ve emekçiyi kapsadığı için büyük! Ama gerçekte tarafların kendi güçlerini masaya koyan bir “pazarlık” yapmaları söz konusu olmadığı için de teknik olarak bile bir “sözleşme” değil. Tersine patronlar ve hükümetin iş birliği ile belirleniyor asgari ücret. İşçi tarafını (Türk-İş’in) temsil eden komisyon üyelerinin “muhalefet şerhi” koymasının da hiçbir gerçek anlamı yok.

Bu yüzdendir ki, Asgari Ücret Tespit Komisyonunun yapısının değiştirilerek asgari ücretli işçilerin temsilcilerinin komisyonda yer alması ve işçi ağırlığının artırılması talebi, prosedürün işçilerin ağırlıklarını sözleşme masasına yansıtacakları biçimde düzenlenmesi gibi, geçen yıl tartışılan taleplerin bile bu yıl gündeme getirilmemesi, asgari ücretin tespiti konusunda patronların ve hükümetin daha rahat davranacakları bir ortam oluşturmuş bulunmaktadır.

Kısacası bugüne kadar işçilerin ağırlığının Asgari Ücret Tespit Komisyonuna yansıdığını, yansıyacağını gösteren bir işaret yoktur.

Bu yıl, üç konfederasyon bir araya gelerek; asgari ücretin belirlenmesinde birlikte hareket edeceklerini ve asgari ücretin vergi dışı bırakılmasını talep ettiklerini açıkladılar. Ancak bu taleplerin gereklerini yerine getirmek için hiçbir girişim yapmadıkları için patronlar ve hükümetleri, üç konfederasyonun öne sürdüğü talepleri “yok hükmünde” gördü ve hiç umursamadı!

Daha kötüsü bu üç konfederasyon öne sürdükleri talepleri herkesten önce “unuttuklarını” gösterdiler ve asgari ücret konusunda ortak bir rakam bile öne süremediler.

Öyle görünüyor ki, 2020’de uygulanacak asgari ücret de, önceki yıllardaki gibi açlık ve sefalet ücreti olarak belirlenecektir!

***

İçinden geçtiğimiz dönemde emek mücadelesinin diğer en önemli gündemi ise “metal TİS”indeki gelişmelerdir.

MESS’in dayatmalarının işçi sendikaları tarafından reddedilmesinin arkasından işçiler, iş kolundaki önemli işletmelerde eylemlere başvurmaya başladılar.

Türk Metal’in ve Birleşik Metal-İş’in örgütlü olduğu, Ford Otosan, TOFAŞ, Bosch, Renault, Arçelik, Man, Mercedes, DEMİSAŞ, Renta, BOSAL, Kroman, Yücel Boru, Basöz Enerji... gibi başlıca fabrikalar başta olmak üzere pek çok fabrikada işçiler işe giriş ve çıkışlarda taleplerini sloganlaştırarak haykırdılar. Bu eylemler nedeniyle ücretimde yarım saate varan aksamalar oluğu da belirtiliyor.

Tabi metal iş kolunda da Hak-İş’e bağlı Özçelik-İş Sendikası’nın hiçbir etkinliği yok. Ki nitekim, başkanının kendisine 1.8 milyon TL’lik makam aracı alması dışında bir faaliyeti de duyulmadı!  

Kısacası metal iş kolunda işçilerin devreye girmeye başlaması, eğer işçilerin talepleri etrafındaki birleşmelerini önleyecek müdahaleler yapılmazsa, işçilerin patronların dayatmalarına boyun eğemeyeceği, sendikalarının etrafında birleşerek, gidişata el koyacaklarının işaretidir. Hele de Birleşik Metal-İş üyesi işçilerin gazetemiz muhabirlerine söyledikleri gibi, “Hükümet grevimizi yasaklarsa buna uymayacağız” ifadesi, işçilerin daha ileri mücadele biçimlerini de şimdiden gündeme almaya cesaret edeceklerini göstermektedir.

MESS’in dayatmalarına “hayır” diyecek gerçek güç mücadele sahnesine adım atmaya yönelmiştir.

Az çok mücadeleden yana olan sendikacılar, ileri işçiler, emekten yana her çevre için bugün en önemli görev bu gücün sahneye çıkmasının önünü açmaktır.

Aksi halde MESS, işçileri açlığa ve sefalete mahkum etmeyi başaracaktır!

ÖZÜR VE DÜZELTME: Bu köşede çarşamba günü çıkan “MESS’in TİS’i YHK’ye götürmesi önlenmek isteniyorsa...” başlıklı yazıda kullanılan verilerin “Türk Metal’in basın açıklamasından alındığı” belirtilmiştir. Bu yanlıştır. Doğrusu, yazıda sözü edilen verilerin Birleşik Metal-İş’in açıklamasından alındığıdır. Bu yanlışlıktan dolayı Birleşik Metal-İş ve okurlarımızdan özür diliyorum.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa