31 Ocak 2020 00:12

Şimdi gözler 5 Şubat’ta başlayacak metal grevinde!

MESS dayatmalarına karşı miting düzenleyen metal işçileri

Fotoğraf: DHA

Paylaş

Metal iş kolunda çalışan 130 bin dolayında işçiyi ilgilendiren toplu iş sözleşmesi görüşmesinde MESS ve Türk Metal anlaştı.

Anlaşma ile işçilerin ücretlerine ilk altı ayda yüzde 17 zam, ikinci altı ayda ise yüzde 6+enflasyon farkı, üçüncü ve dördüncü altı aylarda ise enflasyon oranında zam yapılacağı açıklandı!

İmzalanan TİS’in, ayrıntıları dün gazetemizde yer aldı.

Türk Metal’in imza attığı rakamları işyerlerinde tartıştıran Birleşik Metal-İş Sendikasının önceki gün yaptığı temsilciler toplantısında, başlıca büyük fabrikaların içinde olduğu 20 fabrikanın temsilcileri, Türk Metal’in imza attığı TİS’i reddederek 5 Şubat günü greve çıkma yönüne irade beyan etti. 17 temsilci ise Türk Metal’in imzaladığı sözleşmeye imza atılması için görüş bildirdi.

Birleşik Metal-İş’in yaklaşık 10 bin üyesi, 5 Şubat’ta greve çıkacak!

Ama bu grev, sadece Birleşik Metal-İş’in 10 bin üyesinin değil, 120 bin dolayındaki Türk Metal ve Özçelik-İş üyesi metal işçisinin de grevi olacak.

Dahası Birleşik Metal-İş üyesi işçilerin grevi, aslında ağır geçim koşullarının bunalttığı ama sendika bürokrasisinin ihaneti, patronlar ve hükümetinin baskısıyla açlık ve sefalete mahkum edilen tüm işçilerin grevi olacak.

Kısacası, Birleşik Metal-İş üyesi işçilerin grevi, asgari ücretli milyonlardan TİS’leri TİS olmaktan çıkarıp TÜİK’in maniple rakamlarına yansıyan enflasyona bağlanan ücret zamlarından hoşnutsuz olan tüm emekçilerin grevi olmaya aday bir grevidir.

2015 büyük metal direnişinin, metal iş kolu TİS’inin imzalanmasından beş ay sonra, Bosch’un TİS’inin, iş kolu TİS’inden daha iyi koşullarda imzalanmasıyla patlak verdiği dikkate alındığında, Birleşik Metal-İş’in üyelerinin grevinin başarılmasıyla elbette ki, Türk Metal’in imzaladığı TİS başta olmak üzere tüm imzalanmış TİS’leri geçersizleştirecek gelişmeleri tetiklemesi de sürpriz olmaz.

Bu yüzden 5 Şubat’ta başlayacağı ilan edilen grev tüm işçilerin, emekçilerin, tüm emek güçlerinin grevi olacaktır.

Birleşik Metal-İş yönetimi ve greve çıkan işçiler grevi böylesi bir perspektifle ele aldıkları, kendilerini destekleyecek tüm emek güçlerinin enerjilerini arkalarına alacak bir mevziie girdiklerinde ne hükümetin grevi yasaklama girişimi ne de grevin kırılması ya da başka yollarla grevin başarısızlığa uğramasını bekleyenler amaçlarına ulaşabilecektir.

Elbette ki ülkenin her yanındaki ileri işçi kesimleri ve mücadeleci sendikacılar (sendikalar) ile sendika şubeler platformu, emek platformu; emek demokrasi platformu gibi adlar altında örgütlenen emek mücadelesinin odakları, aralarındaki ayrılık ve farklılıkları bir yana iterek, ellerindeki bütün imkanları grevin arkasında seferber etmekle yükümlüdürler.

***

Uzunca bir zamandan beri, Türk Metal tarafından çıkartıldığı da anlaşılan “Sendika ile MESS yüzde 12-13’te anlaştı” söylentisi yayılarak, nabız yoklanıyordu! Bu söylentilere karşı işçiler, “Sendika yöneticileri bize sormadan TİS’e imza atamamalı” diyordu. İşçilerin bu isteği, gazetemize yazılan işçi mektuplarında ve yapılan haberlerde de açıkça görülüyordu.

Kaldı ki, 2015’teki büyük metal direnişinin en önemli taleplerinden birisiydi ve Türk Metal yönetimi de bu konuda işçilere, “Bundan sonra TİS’ler imzalanmadan işçiye sorulacağına” dair söz vermişti!

Ancak Türk Metal yöneticileri, hem işçilerin “TİS imzalanmadan işçiye sorulsun” talebini hem de 2015’te işçiye verdikleri bu sözü de unutarak, belki en yakınlarındaki bazı yönetici ve temsilcilerle istişare ederek, sözleşmeye imza attılar.

Gerek işyerindeki ileri işçiler gerekse az çok emek kaygısı duyan uzmanlar yüzde 17’lik zammın aslında, eylül ayında TİS görüşmelerinin başlamasından sonraki ücretlerdeki erimeyi bile karşılamayacağını söylüyorlar. Dahası TİS farklarını borçlara yatırdıktan sonra elde kalanı gördüklerinde geniş işçi kesimleri de TİS’te nasıl “Satışa getirildiklerini” göreceklerdir.

Bu yüzden de ücret zammının yeterli olup olmadığını, hatta bir “ek zam” talebinin gündeme gelip gelmeyeceğini de kapsayacak biçimde önümüzdeki günlerde çeşitli yönleriyle tartışmak zorunda kalacağımızı şimdiden söylemek, bir kehanet olmaz.

Birleşik Metal-İş’in 5 Şubat’ta başlatacağı grev elbette ki Türk Metal’in sözleşmesini daha da tartışılır hale getirirken, Türk Metal yönetiminin sendikacılık anlayışı da yeniden sorgulanacaktır.

Türk Metal’in böyle bir TİS’e imza atmasının işyerlerinde nasıl karşılandığını önümüzdeki günlerde daha açıkça göreceğiz. Ancak şimdiden şunu söyleyebiliriz ki, büyük metal direnişinin tokadını yemiş Türk Metal yöneticilerinin işçiye sormadan böyle bir sözleşmeye imza atmaya cesaret etmelerinin nedeni, TİS süreci boyunca “İşçiyi yormayı başarmış”, “Sözleşme imzalansın da ne olursa olsun” deme noktasına getirmiş olmalarındandır!

Bu da Türk Metal sözleşmeyi imzalasa bile metal TİS’i sürecinin bitmediği, mücadeleye devam edileceği anlamına gelmektedir.

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa