Sağcı Avrupa

Aksaray hareketli. Bir yanda otobüsler. 70 liraya insan taşıyorlar. Kalkış Aksaray, varış sınır. Yunanistan sınırı. Taksiler hareketli. Durumu daha iyi olanlar için. Çantada 3 günlük erzak. Bebeklerin sütü. Çoluk çocuk kapılara yükleniyorlar. Oldu oldu, olmazsa Meriç Nehri, o da olmazsa Ege Denizi. Ayvalık’ın karşısı Midilli. Bakınca yakın görünüyor. 10 kişilik lastik botta 40 kişi. Yarı yolda batmazlarsa Yunan sınırı denizin üstünde görünmez çizgi. Çizgiden ne balıkların, ne yengeçlerin haberi var. Yaşıtları tablet eğitimi alırken kıyıya tutunmaya çalışan çocuklar perişan. Kocaman insanlar polisin uzun sopasından korunmak için kafalarını omuzlarının arasına saklama çabasında. Utanması gerekenler değil, genç kızlar yüzlerini örtüyorlar paltolarının yakalarıyla, utançla.  

Adaya varmak yetmiyor. Hedef daha batı. Önce Yunanistan. Ama neden Yunanistan? Oradan Almanya’ya, Fransa’ya, İsviçre’ye gitmek için daha bir sürü deniz, dağ, çelme, sopa var arada. Şimdi bir de kurşun çıktı karşılarına. Zaten kurşundan kaçmadılar mı? Umut. Gerçekle, hayal birbirine karışmış. Gidecekleri yerde ne mutluluk, ne refah bekliyor onları. Zengin İsveç’in Stockholm metrosunda dilenen göçmenler geliyor gözümün önüne. Yarım kalmış peynirli sandviçi, hele yanında bir de yarım kalmış gazoz bulursa heyecanla çöpten gizlice alan belki doktor, belki mühendis ama buralarda sadece göçmen geliyor gözümün önüne dünyanın en gelişmiş ülkelerinde. Yoksul her yerde yoksul.

Olduğu yerde zengin sayılacağı parayı çocuğunun geleceği uğruna buralara gelip dilenci olabilmek için insan kaçakçılarına vermiş. Gidenler ne bilsin Yunanistan’ı, Bulgaristan’ı. Ama bir yol açılmış işte Aksaray’dan, Ayvalık’tan sınıra, kim açmışsa? Kendileri gidiyorlarsa, neden gidiyorlar doğrudan Romanya, Macaristan sonra ver elini Avusturya olacak Bulgaristan’a değil de, Yunanistan’a? Kim diyor “Bulgar sınırına gitmeyin.” diye Afganlı gencin kulağına?

Bulgar başbakanı yakın dost. Beştepe’de bir görüşme, ufaktan gülüşme. Sorun çözülüyor Bulgarlar için. Göçmenler diziler halinde gidiyor Yunan sınırına. Göçmen özgür, istediği sınıra gider ama tüm yollar Yunan sınırına çıkıyor.

Avrupa da ayakta. Sağcılar sınırlara para, silah, polis yığarken solcular, sosyalistler, yeşiller, daha insan olanlar kucak açmış sınırlarda insanlık dramı yaşayanlara, çocuklara, bebeklere, kızlara, kadınlara, çaresiz babalara.

Karşılarında olan Avrupa değil, sağcı Avrupa.