12 Mayıs 2020 01:00

‘Böl, parçala, yönet’ taktiğinde sıra meslek örgütlerinde!

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Hükümet ve AKP cenahından henüz kapsamlı bir açıklama olmasa da TBB (Türkiye Barolar Birliği), TMMOB (Türkiye Mühendis ve Mimar Odaları Birliği), TTB (Türk Tabipleri Birliği) gibi meslek örgütlerine yönelik “Yönetimlerini ele geçirme operasyonu”nun ana hatları belli olmaya başladı.

Cumhurbaşkanı’nın açıkça ilan etmesine karşın TBB Başkanı Metin Feyzioğlu “Barolar aleyhine bir şey yok” dese de, İstanbul Ankara, İzmir Baroları başta olmak üzere 51 baronun başkanı, Feyzioğlu’na inanmamış olmalı ki, önceki gün, Erdoğan’ın çağrısıyla harekete geçen AKP’nin bu girişimine karşı olduklarını açıkladılar.

Gazetemizin okurları sadece baroların değil; TTB ve TMMOB’nin yanı sıra eczacıların, diş hekimlerinin, muhasebecilerin odalarının da aynı operasyonun hedefi olduğunu biliyorlar.

MESLEK ÖRGÜTLERİ PARÇALANARAK ETKİSİZLEŞTİRİLMEK İSTENİYOR

Erdoğan, 2 Eylül 2019’da adli yıl açılış töreninden bu yana, barolar ve öteki meslek örgütlerinin seçimlerine ilişkin değişiklik yapılması isteğini dile getirse de, gerçekte yapmak istediği bundan daha vahimdir.

Öncelikle belirtelim ki iktidarın asıl sıkıntısı, barolar ve öteki meslek örgütlerinin kamu adına hareket ederek hükümetin kimi uygulamalarını mahkemelere başvurarak engellemesi ya da kamuoyuna gerçekleri açıklayarak bu uygulamalara tepki oluşmasına hizmet etmeleridir.

Erdoğan-AKP iktidarı, bugüne kadar bu örgütleri ele geçirmek için çeşitli operasyonlar düzenledi; ama istediği düzeyde başarılı olamadı. Resmi ve gayriresmi başlıca güç odaklarını ele geçirip AKP’lileştiren Erdoğan ve AKP’sinin önündeki en önemli engellerden birisinin barolar ve odalar olduğu şimdi daha iyi görülmektedir. Bu yüzden AKP, bu örgütlerin parçalanıp etkisizleştirilmesini amaçlayan yeni bir operasyon başlatmaya yönelmiştir.

AMAÇ; HERKES KENDİ BAROSUNA KENDİ ODASINA ÜYE OLSUN!

Erdoğan’ın çağrısının amacı, baro seçimlerinde nispi temsil uygulamasına geçilerek avukatların temsiliyet düzeyinin yükseltilmesi olarak propaganda ediliyor. Ancak seçim sistemine müdahalede amacın daha az oy alan grupların baro yönetimlerine egemen hale getirilmesi olduğu tartışmasızdır. Ama AKP’nin sadece seçim sistemine müdahale ederek baroları, TMMOB, TTB gibi meslek örgütlerini ele geçirip “arka bahçesi” haline getirmesinin çok zor olduğu herkesin bildiği bir gerçektir. AKP, bunu herkesten iyi bilmektedir. Nitekim son günlerde AKP cenahından yapılan açıklamalardan anlaşılmaktadır ki, yapılmak istenen seçimlere müdahale etmekten ibaret değildir.

Nitekim sızan bilgiler ışığında gelişmeleri değerlendiren 50 baronun açıklamasında, seçimlere müdahalenin yanı sıra;

  1. Baroların dava açma hakkının tamamen elinden alınacağına; böylece yurttaşların hak ve özgürlüklerinin barolar tarafından korunmasının önüne geçileceğine,
  2. Bir ilde birden fazla baro kurulması, barolara üyeliğin zorunlu olmaktan çıkartılması, avukatlar ile barolara verilen “Hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını savunmak, korumak ve bu kavramlara işlerlik kazandırmak” görevinin ortadan kaldırılmak istendiğine,
  3. Her ilde birden fazla, çeşitli grupların kendi amaçları doğrultusunda kuracakları barolarla, avukatların fiilen ve hukuken bölünmesinin amaçlandığına dikkat çekilmektedir.

Ki, 50 baronun başkanı, bu değişiklikleri kabul etmeyeceklerini, “kırmızı çizgileri”ne dokunan bu girişime karşı tüm güçleriyle mücadele edeceklerini ilan etmiş bulunmaktadır.

Tabii barolara yönelik bu bölme, parçalama, yönetme hamlesi diğer meslek örgütleri için de geçerli hale getirilmek isteniyor. Bunların adımlarını da yakında göreceğiz.

ORTAK BİR MÜCADELE HATTININ OLUŞTURULMASI ERTELENEMEZ!

Sadece barolar değil elbette; TMMOB, Erdoğan ve partisinin girişimlerine “Meslek örgütlerini hükümetin genel müdürlüklerine dönüştürme girişimi” diye tepki gösterdi. TTB Merkez Konseyi Başkanı Sinan Adıyaman da “Mesleklerimizi demokratik değerler ve etik ilkeler ışığında sürdürmekte ısrar eden bir kurum olarak tüm oda ve üyelerimiz ile birlikte gerekli demokratik mücadeleyi sürdüreceğiz” açıklamasında bulundu.

DİSK ve KESK de, yaptıkları açıklamalarla barolar, TTB, TMMOB gibi meslek örgütlerinin mücadelesine destek verdiklerini duyurdular.

Ancak;

AKP’nin haziranda bu yasal düzenlemeyi Meclise getireceği dikkate alındığında, saldırının hedefi olan meslek örgütlerinin, ortak bir mücadele hattının oluşturulması için harekete geçmek,

-Sadece barolar, TMMOB, TTB’nin değil tüm meslek örgütlerinin, sendikaların, siyasi parti ve çevrelerin, her tür demokratik örgütlenmenin merkezi ve yerel düzeyde ortak mücadele hattının oluşturulması için gerekli adımların atılmasının zamanının çoktan geldiği apaçıktır.

Elbette koronavirüse karşı mücadele koşullarını da dikkate alarak ama bu koşullar altında da mücadele yöntemleri geliştirmeyi ihmal etmeden!

 

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa