Craig Hodges için tekzip: Cehalet, ayıp, kötü gazetecilik

Michael Jordan’ın gizli yapımcısı olduğu The Last Dance belgeselinde Craig Hodges’a yer verilmemesine 2 hafta önceki “Hodges ve Jordan” yazısında değinmiştim. Siyasi görüşleri nedeniyle NBA yönetimi, Jordan ve menajerler tarafından organize bir şekilde 32 yaşında emekliliğe zorlanan Hodges’a dair kısa bir bilgilendirme yazısıydı bu ama öyle bir medyamız var ki belli ki Hodges’ı daha iyi tanıtmak gerekiyor.

Kabak niye bizim medyanın başına patladı diyebilirsiniz, anlatayım. Hodges’ın belgeseli eleştiren radyo konuşmasının bir kısmı medyamızca haberleştirildi. Vahim hatalarla, yanlış bir şekilde yazılan haberi ilk kim yaptı bilmiyorum ama T24’ten Sabah’a, Sözcü’den Cumhuriyet’e her yelpazeden sayısız haber sitesi kopyala yapıştır usulü bu uydurma metni kullandı. Pek çok kez uyarmama rağmen düzeltilmeyen haberde Hodges’ın “Uyuşturucu partisi yaptığı” ve bunun “Jordan tarafından ifşa edildiği” bu yüzden “emekli NBA yıldızının Jordan’a tepkili olduğu” iddia edildi. Güya Hodges, “Bu durumu çocuklarımıza nasıl anlatacağız” diye utanç içindeymiş!

İşin aslı Michael Jordan belgeselde, lige girdiği 1984/85 sezonundaki takımın alemcilerle dolu olduğunu göstermek için bir anısını anlatıyor. İsim vermiyor ama oyuncu listesi ortada. Belgesele dair görüşlerini beyan eden Hodges, Jordan’ın eski takım arkadaşlarını böylece töhmet altında bırakmasının doğru olmadığını, bu hareketin oyuncular arasındaki yazılı olmayan kardeşlik kuralını ihlal ettiğini söylüyor.

T24, Sabah, Sözcü, Cumhuriyet, ASpor, Karar ve diğerleri… Craig Hodges, 1984/85’te San Diego Clippers’tan Milwaukee Bucks’a takas edilmenin mutluluğunu yaşayan bir oyuncuydu. Evet, kendisi Bucks’taki Koçu Don Nelson gibi marijuanasever biriydi ama “uyuşturucu partisi” vs. onun tarzı işler değildi. Yani Jordan onu ifşa etmiyor, Hodges bu tepkiyi “Kendisi rezil oldu” diye değil 84/85 Bulls takımındaki oyuncular için veriyor. Zaten kendisine pahalıya patlasa da hiç tanımadığı insanların hakkını aramak Hodges’ın hayatının özeti. Bu yüzden Bucks’tan, Bulls’tan gönderildi, bir daha oyuncu olarak bir NBA takımıyla parkelere çıkması engellendi.

Konu buraya gelmişken devam edelim. Hodges’ın kariyerini bitiren, Jordan’ı direkt olarak eleştirdiği New York Times haberi NBA’de siyah koçların sayısının yok denecek kadar az olmasına ilişkindi. Aynı dönemde ABD, Körfez Savaşı’ndan yeni çıkmış, Los Angeles’ta onlarca kişinin katledildiği bir isyan yaşanmış, Aktivist Rodney King’in maruz kaldığı polis işkencesi kameralar tarafından kaydedilmişti.

Yani döneminin sayılı aktivist sporcularından biri olan Hodges, NYT’nin sorusuna böyle bir atmosferde yanıt vermiş ve şunları söylemişti: “Michael’a Los Angeles’ta yaşananları sorduklarında neler olduğunu tam olarak bilmediğini söyledi. Anlıyorum ama bu kaçamak bir yanıt. Artık kaçamayız… 12 boş koltuktan hiçbiri siyahlara verilmiyorsa bu çok güçlü bir mesajdır. Bizim ‘Artık çalışmayacağız (grev)’ dememiz de öyledir ama kimse bunu yapmıyor. Sorun şu ki apolitiğiz ve bir arada değiliz… Los Angeles’ta yaşananlara baktığımızda bir savaşın içerisinde olduğumuzu görüyoruz. Korkunç bir yoksulluk var, şu sokakların haline bakın. Bizse burada basketbol oynuyoruz ve dün ne kadar para kazandık? Bu para, kaç hayatı değiştirecek? Amerika’nın liderleri sporcular ve gösteri dünyasındaki isimlerdir. Bu yüzden konuşmaya başlamak zorunda hissediyorum… Bu ligdeyseniz kazanabildiğiniz kadar kazanmalısınız ama bir sorumluluğunuz da var. Çoğumuz bu sorumluluğu, kazanacağımız para kadar dikkate almıyoruz.”

Hodges’ın bu sözlerine Jordan’dan gelmeyen destek finaldeki rakipleri Portland Trail-Blazers’ın Jordan’la karşılaştırılan yıldızı Clyde Drexler’dan geldi. Drexler, bu meseleyi sürekli kendi aralarında konuştuklarını, ima edilenin “Oynayabilirsiniz ama koç, scout ya da genel menajer olamazsınız” olduğunu söyleyerek bunun ulusal bir mesele olarak ele alınması ve çözülmesi gerektiğini belirtti.

Jordan’ı direkt hedef alan üstelik onun o dönemdeki en büyük rakibi tarafından desteklenen sözleri, Hodges’ın NBA kariyerine çakılan son çivi oldu.

***

Hodges’a dair bu ikinci yazıydı ama aslında yazılacak daha çok şey var. Otobiyografisi “Long Shot” onun hayatı ve dönemin NBA’i kadar Chicago Bulls’un ilk şampiyon takımlarına dair de daha dengeli bir kaynak oluşturuyor, tavsiye ederim.

Medyamıza gelince, Craig Hodges’ı tanımamaları kadar onu okuyucularına bu uydurma haberle, yanlış tanıtmaları da hem korkunç bir gazetecilik örneği hem de büyük bir ayıp. NBA tarihinin en karakterli isimlerinden biri olan Hodges’a yapılan bu ayıp, umarım en kısa sürede düzeltilir.

Sonnot: Craig Hodges, Wikipedia sayfasında da yanlış tanıtılıyor. 1994/95 sezonunda Galatasaray’da oynayan Oyuncu Craig değil Derrel Poncho Hodges.