Kovid-19 ve STK’lerin BM ve hükümetlere çağrıları

Görsel: Pixabay
İki ay önce (9 Nisan 2020), dünyanın çeşitli ülkelerinde faaliyette bulunan insan hakları örgütleri BM İnsan Hakları Konseyi İnsan Hakları Yüksek Komiseri ile sanal ortamda yapılan görüşmenin ardından üç ayrı açıklama yayımlamışlardı.
İHD bu açıklamaları Türkçeye çevirdi ve yayımladı(ihd.org.tr).
İlk açıklama, “BM’nin Kovid-19 müdahalesi hakkında ortak açıklama” ve bu açıklamaya 85 STK imza atmış.
Açıklamada şöyle deniyor: “BM insan hakları mekanizmaları, krizi insan haklarını ihlal etme veya kitlesel gözetim sistemleri uygulamaya yönelik fırsata çevirmelerini engellemek için devletlerin ve şirketlerin sorumluluklarını denetlemelidir.
İlgili BM insan hakları mekanizmalarını devletlerin uluslararası yükümlülüklerine uygun davranıp davranmadıklarını izlerken yaptıkları değerlendirmelerde aşağıdaki hususları dahil etmeyi sürdürmeye davet ediyoruz:
Alınan önlemlerin uluslararası insan hakları hukukuna uygun olup olmadığı (Sınırlanamayan haklar bakımından da dahil olmak üzere);
Alınan önlemlerin yasal, mutlaka gerekli, makul ve orantılı, zamanla sınırlı ve denetime açık olup olmadığı;
Alınan önlemlerin halk sağlığını korumaya yönelik meşru bir amaç taşıyıp taşımadığı;
Halk sağlığını korumaya yönelik yegane meşru amaca ulaşmada daha az kısıtlayıcı veya müdahale edici yolların bulunup bulunmadığı;
Alınan önlemlerin doğrudan veya dolaylı olarak ayrımcı olup olmadığı;
Alınan önlemlerin ayrımcı veya orantısız bir şekilde özgürlükleri veya insan hakları savunucularının çalışmalarını sınırlandırıp sınırlandırmadığı;
Alınan önlemlerin bütün insanları kapsayıp kapsamadığı ve herkese ulaşılabilir ve anlaşılabilir bir biçimde iletilip iletilmediği ve
Alınan önlemlerin engelli bireyler de dahil olmak üzere belli bazı gruplar için hayati önemi haiz hizmetleri uygun ikame sağlamadan sekteye uğratmaktan kaçınıp kaçınmadığı.”(…)
“Olağanüstü hal ilan ederek hakları askıya alan önlemler uygulayan devletleri, insan hakları antlaşmaları uyarınca uluslararası bildirim yükümlülüklerine eksiksiz bir şekilde uymaya davet ediyoruz.”
İkinci açıklama, “STK’lerden medeni ve siyasi haklar hakkında ortak açıklama” başlığını taşıyor ve açıklamada 75 STK’nin imzası var. Açıklamanın başlangıcında” Sivil toplumdan devletlere çağrı: Bu işte beraberiz, Kovid-19 ile mücadele ederken insan haklarını ihlal etmeyin.” deniyor.
“Devletler Kovid-19’un yayılımını engellemek için olağanüstü önlemler alırken, pek çok devletin yaşam hakkı, sağlık hakkı ve diğer insan haklarının yanı sıra nüfuslarının refahını etkili bir şekilde korumak ve Kovid -19’un yayılımını kontrol altına almak için iyi niyetli çabalar sarf ettiklerini görüyoruz. Ne var ki devletleri, bu önlemleri hukukun üstünlüğü ve insan haklarının yasal korunması bağlamında uygulamaya davet ediyoruz: Kovid-19’a karşı alınan bütün tedbirler kanıta dayalı, yasal, halk sağlığını korumak için gerekli, ayrımcılık yapmayan, süre kısıtlı ve orantılı olmalıdır.” dendikten sonra, Tacikistan, Nijer, Mısır, Tayland, Suudi Arabistan, El Salvador, Bangladeş, Çin, Macaristan, Ermenistan, Azerbaycan, Filipinler, Hindistan; Myanmar, Meksika, Yunanistan, Fransa, Kolombiya, Brezilya ,Peru, Uganda, Bahreyn, Kuveyt, İran, İsrail, Libya, Fas, Suriye, Türkiye, BAE, Tayvan’da çeşitli insan hakları konularında yaşanan ihlallere dikkat çekiliyor.
Üçüncü açıklama, “STK’lerden ekonomik, sosyal ve kültürel haklar hakkında ortak açıklama” başlığını taşıyor. Açıklama 69 STK tarafından imzalanmış. Açıklamanın son paragrafında,” devletleri daha adil bir dünya için bir kez daha birlikte çalışma sözü vermeye davet ediyoruz: Altta yatan eşitsizlikleri ele almaya ve ayrım gözetmeksizin ekonomik, sosyal ve kültürel haklara eksiksiz bir şekilde saygı gösterilmesini ve hayata geçirilmesini güvence altına almaya çağırıyoruz. Bu devletlerin insan hakları yükümlülükleriyle uyumlu olmasının yanı sıra başka bir benzer krizi önlemede veya mücadele etmede daha dirençli ve daha hazırlıklı olmamıza yardımcı olacaktır.” denmektedir.
Türkiye’den İHD’nin her üç açıklamada da imzası var.
Sonuç olarak, hak örgütleri insan haklarının bütünselliğinden hareketle, medeni ve siyasi haklar ile, ekonomik, sosyal ve kültürel haklar konusundaki dünyanın çeşitli ülkelerinde yaşanan sorunları, bu sorunların çözümü için taleplerini dile getirmişlerdir.
Umutsuzluğa ve karamsarlığa yer yok. Korononavirüs salgını günlerinde de, eşitlikçi ve özgürlükçü bir dünya için mücadele eden insanlar ve kurumlar vardır.
Yalnız değiliz.

Evrensel'i Takip Et