Kara mizah

Fotoğraf: Pixabay
Bir distopya hikayesinin içine sıkışmış gibi hissettiğimiz onca zamanın sonrasında bir de ligler başlatılmak suretiyle her şeye rağmen ‘Şov devam etsin’ düsturu iliklerimize kadar işletilince; bu kara mizahın izahı da şart oldu sanırım.
Akhisarspor’da korona vakaları çıkıyor. Teknik Direktör Yılmaz Vural ve üç futbolcu da dahil 12 kişide COVID-19 görüldüğü haberleri duyuluyor. Devlet hastanesinde karantinaya alınan bu kişiler haricindeki kadrosuyla Altay karşısına çıkıyor.
Altay, 3-1’lik net bir skorla Ege temsilcisini mağlup ederek üç puanı hanesine yazdırıyor yazdırmasına ama bu kara mizah tiyatrosunda kaybeden aslında Akhisar olmuyor. Oynatmaya, oynayanlardan kâr elde ederken bu oyunun asıl unsurlarını önemsememeye dayalı inşa edilmiş sistem kaybediyor.
Fakat ‘Kasa her zaman kazanır’ düsturu, kendisini Erzurum’da gösteriyor.
Orijinal Erzurumspor ne kadar güç kaybettiyse o kadar güç kazanan belediye destekli BB Erzurumspor, Eskişehirspor’u 90+3’te attığı golle yenerek kırmızı siyahlıların küme düşme potasındaki halini daha da zora sokarken kendisini belki de sezon sonunda şampiyonluğa itecek olan o nokta atışı gerçekleştirdi…
Eskişehirspor, Kemal Unakıtan’ın Eskişehir’den aday gösterildiği dönemden bu yana siyasetin odağına taşınmaya çalışılsa da bunun çok da başarılamamasının diyeti ve çeşitli yönetimsel hataların bedeli doğrultusunda ‘varoluş’ mücadelesine girdi nicedir. BB Erzurumspor ise bilakis tam tersi… Keza pek çok belediye destekli takım da aynı durumda… Yükseldikçe yükseliyorlar, ilerledikçe ilerliyorlar.
Sistem de buna müsait, üstelik (Belediye destekli olsun, olmasın) şova devam edecek olanların yeri daha da kuvvetli!
Sezon başında, taraftarlara “Kimse korkmasın, Tire 1922 aynen kalacak” diye söz veren ancak kulübün başkanlığına gelir gelmez kulübün adını Bucaspor 1928 olarak değiştiren, geçtiğimiz sezon profesyonel liglerden düşen Bucaspor’un da başkanı olan Cihat Aktaş gibi… ‘Orijinal’ Bucaspor’da bir taraftara şiddet uyguladığı iddialarıyla haberlere konu olan iş insanı Aktaş, Ajansspor’un iddiasına göre 3. Lig başkanlarının olduğu bir WhatsApp grubunda liglerin tatil edilmesine dönük isteklerin çoğunlukta olduğunu görünce şöyle ifadeler kullanıyor:
“Biz bu yıl milyonlarca lira para ve emek harcadık, ayıptır. Kimse kimsenin eteğinin altına saklanmasın. Bu ortamı kurtuluş olarak göreceğimize, erkek gibi bugüne kadar yaptığımızı ve olduğumuz durumu kabullenip emeğimizin karşılığı olan olarak düşeceksek düşelim, çıkacaksak çıkalım. Şu an playoff bile oynamadan liglerin iptali konuşuluyor. Liglerin olduğu gibi tescilini hedefleyenler birilerinin eteğinin altına saklanmasın. Biz oynamak istiyoruz”
Konuşmadaki cinsiyetçi üslubu bir kenara bırakıyorum. Mecburen bunu yapıyorum zira bu ülkede bir teknik direktör yenildiği maçtan sonra çıkıp “Bize tecavüz ettiler” diyebiliyor yahut bir kulüp başkanı hamilelik vurgusuyla demeç verebiliyor… Bunlar bu ortamın ‘normali’ ve hatta makulü. Maalesef!
Bu kara mizah tiyatrosunun kazananı ise her daim yeni güç odakları yaratabilenler olacak. Kimse, orijinal takıma başkan olurken borçları ödemeyip, o takımın tarihe gömülmesine müsaade eden ve akabinde başka bir takımı alıp da başka ilçenin takımı haline getirerek kulüp tarihine sıfırdan izahat çekenleri eleştirmeyecek. Etek altına saklanmak konuşulacaksa, yönetmeliklerin açıklarına kafa yorup kulüpleri kendi tapulu malları gibi görerek şehir takımlarının o kendisine has tarihi kökenlerine ihanet edenlerin saklandığı mevzuatlardan yola çıkmak lazım evvela!
Fakat bunu yapacak olan kurum, şu anda ligleri nasıl en az hasarla ‘illa’ oynatırım diye dertleniyor olduğu için ve bu derdi bitince kendisine sırf sorulması gereken soruları sormamak adına yeni dertler türeteceği için böylesi ihtimaller namümkün!
Üç
Bu yazı ile, 25 yıllık köklü bir tarihe sahip olan gazetemizde ‘Köşe Gönderi’ üçüncü yılını dolduruyor… 156 haftadır eşlik eden ve etmeye devam edecek olan herkese sonsuz teşekkürlerimle…
Evrensel'i Takip Et