7 Temmuz 2020

Yeni şişedeki eski şarap

Fotoğraf: Tayfun Coşkun/AA

Yıllarca, ya da daha doğrusu on yıllarca, önde gelen neoliberal liderler ve medya mensupları bizi reform denilen bir serapla umutlandırdılar. Ancak her seferinde vazgeçilen sözler ve ihanet edilen umutlarla dolu korkunç kabuslardan -maalesef çok geç- uyandık. Onların reform dedikleri ihanettir, sözde daha iyi zamanlar için şeytanla uzlaşmaktır ve sonunda kötü zamanlarda yaşamaya devam etmektir.

Şu anda, tüm ulus George Floyd’un 24 Mayıs’ta Minneapolis’te dünyanın gözü önünde bir polis tarafından öldürülmesinin şokunu yaşıyor. “İlerici” olduğunu iddia eden politikacıların, polis memurlarının vücut kameralarıyla donatılmasının polis şiddetini durdurmak için bir çözüm olabileceği hayalini pazarlamasının üzerinden beş yıl geçti. Ama George Floyd ve kısa bir süre sonra, 12 Haziran’da, Atlanta’da Rayshard Brooks’a yapılanlar bu hayalin gömüldüğü tabutun son çivisi gibiydi. Polis davranışını değiştirme konusunda bir yararı olmadı.

Reformların ABD Kongresindeki bugünkü temsilcileri de çok şey vadediyor, ancak çok azını yapabilirler ve yapacakları yeni yanılsamalardan başka bir şey olmayacak.

Reformlar, hiçbir zaman yerine getirilmeyen eski vaatlerin yeniden formüle edilmesinden başka bir şey değildir. Onlar yeni şişedeki eski şaraptır. Çünkü kapitalist toplumun özü sonunda sadece yeni sorunlar yaratan sözde yeni mallar satmaktır.

Halbuki yeni dönemler yeni düşünme tarzlarını gerektirir. Yaratıcılığa; sadece tartışmaları değil, insanlar arasındaki ilişkileri de gerçekten değiştiren derin dönüşüme ihtiyaç var. Ama bugün bu toplumun sefil varlığını ifade etmeye, baskı seli altında yaşandığını söylemeye kim cesaret eder ki? Onun yerine polisin vatandaşların dostu ve hizmetinde olduğu yalanı yeniden üretilir. Kim gündelik gerçekliğin baskı, esaret ve devlet şiddeti olduğunu söylemeye cesaret edebilir? Reform edilmiş baskı sistemleri, daha önce var olandan başka bir şey üretemez.

Kara Panter Öz Savunma Partisinin kurucularından Huey P. Newton’un sözleriyle ifade edersek: “Özgürlük istiyoruz, yeni ‘reformlar’ değil!”

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Kamuda işçiden gizli pazarlık

Kamuda işçiden gizli pazarlık

Türk-İş ve Hak-İş’in üç genel başkan yardımcısı, 600 bin işçiyi kapsayan kamu toplu sözleşme görüşmeleri için önümüzdeki hafta Çalışma Bakanlığına sunmak üzere zam talebini belirledi. Ancak zam oranı açıklanmadı. Pazarlığı yapılacak rakamdan haberi olmayan işçiler tepkili: “Neyi kimden gizliyorsunuz, taslağı açıklayın.”

22 bin 131 TL Türk-İş'in belirlediği açlık sınırı

72 bin TL Türk-İş'in belirlediği yoksulluk sınırı

30 bin TL Kamu işçisinin ortalama ücreti

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen'in tutukluluğuna yapılan itiraz "kaçma şüphesi" gerekçesiyle reddedildi.

Evrensel'i Takip Et