mRNA 1273 aşı çalışması umut vadediyor

Fotoğraf: Rawpixel
Yaklaşık 7-8 aydır COVID-19 gerçekliği ile yaşıyoruz. İlaç bulundu mu, aşı çıktı mı soruları artık günlük konuşmaların, haber bültenlerinin rutin bir parçası haline geldi. Bu süreçte birçok firma aşı ve ilaç alanında çalışmalara başladı. Yoğunluklu olarak üniversitelerle, araştırma enstitüleri ya da merkezleriyle ortak çalışmalar yapılmaya başlandı. İşte bu firmalardan birisi de mRNA temelli aşılar üzerine çalışan Moderna idi. SARS-CoV-2’nin spike proteinini kodlayan mesajcı RNA (mRNA) temelli bir aşı adayını ABD’deki Ulusal Alerji ve Bulaşıcı Hastalıklar Enstitüsü ile birlikte geliştiren Moderna, preklinik çalışmaları hızlıca tamamlayarak, mart ayında Faz I çalışmalarını başlattı. 18-55 yaş arası 45 gönüllünün katılımı ile açık etiketli (open label), doz artırımı yapılarak gerçekleştirilen çalışmada aşının 25, 100 ve 250 mikrogram dozları kullanıldı. Her bir doz grubu 15 kişi idi. Aşının güvenilirliği, etkinliği, immünojenikliği Faz I çalışması ile analiz ediliyor. Açık etiketli çalışmalarda hem denekler, hem de çalışmayı gerçekleştiren araştırmacılar hangi dozun hangi deneğe verildiği bilgisine sahiptir. Gönüllülere 28 gün arayla iki doz olarak verilen aşı çalışmasının ara rapor sonuçları 14 Temmuz 2020 tarihinde New England Journal of Medicine’da (NEJM) yayımlandı(i). Çalışma Seattle’daki Kaiser Permanente Washington Sağlık Araştırma Enstitüsü ile Atlanta’daki Emory Üniversitesi Tıp Fakültesinde yürütüldü. NEJM’de yayımlanan ara rapor aşının ilk vurulduğu günden 57. güne kadar yapılan analizleri içeriyor.
Çalışmaya konu olan mRNA aşısı adayı, S-2P antijenini kodlamaktadır. Bu antijen ise spike proteinine ait transmembran çıpa ve S1-S2 kesim bölgelerini içeriyor. S-2P antijenini prefüzyondaki, yani insan hücreleri ile birleşmeden önceki yapısının kararlılığını korumak üzere iki mutasyon eklenmiştir (iki prolin aminoasidi 986 ve 987. pozisyonlara, S2 alt ünitesinin merkezi heliksinin üstüne eklenmiştir). mRNA aşı adayı lipidlerden(yağlardan) oluşan nanoparçacıklı bir kapsüle hapsedilmiştir.
Çalışmanın ara raporuna göre ölümcül ya da çok ciddi bir yan etki görülmemiştir. 25 mikrogramlık doz grubundan bir gönüllüde ilk dozdan 5 gün sonra ürtiker görülmüş ve 2. doz yapılamamıştır. İlk doz sonrasında 25 mikrogram doz grubunda 5 kişide, 100 mikrogram grubunda 10 kişide, 250 mikrogram grubunda 8 kişide hafif ya da orta düzeyde sistemik ve lokal yan etkiler (ağrı, ateş, üşüme, baş ağrısı, miyalji, yorgunluk vb.) gözlenmiştir. Bu yan etkilerin ikinci doz sonrasında daha fazla olduğu görülmüştür. İkinci doz sonrası 100 ve 250 mikrogram gruplarında sırasıyla 6 ve 8 gönüllüde ateş raporlanmıştır. Yüksek doz grubunda ateş bir gönüllüde 39.6 °C’ye kadar çıkmıştır. Artan doza bağlı artış gösteren yan etkiler nedeniyle araştırmacılar, sonraki denemeler için 250 mikrogramın fazla geldiğine kanaat getirdiler.
Aşı adayının ilk dozu sonrası S-2P’ye ait bağlanan IgG antikoru miktarlarına bakıldığında, 15 gün sonunda serodönüşümün gerçekleştiği gözlenmiştir. Yani bu aşı, verilen antijene karşı gönüllülerin vücudunda 15 gün içinde antikor oluşmasını sağlamıştır. İlk ve ikinci doz sonrasında katılımcıların tamamında yalancı virüs parçacıklarını ya da virüsü nötralize edici cevap oluşmuş. Virüsü nötralize edici aktivite seviyelerinin, hastalığı atlatan kişilerin konvelesan plazmalarındaki miktarlarda ya da biraz daha üzerinde olduğu belirlenmiş. Yine 25 ve 100 mikrogram gruplarında, CD4 T hücre cevaplarının oluştuğu, Th1 sitokinlerinin Th2’ye göre daha fazla oluştuğu belirlenmiştir. Ara rapora göre aşı adayında etkinlik, güvenlik ve immünojeniklik açısından en olası doz 100 mikrogram olarak öne çıkmıştır. Ön bulgular, aşının diğer klinik fazlara geçebileceğini göstermektedir. Aşı adayının Faz II çalışmaları 600 gönüllü ile 50 ve 100 mikrogram dozları kullanılarak başlatılmış. Bu yaz ise Faz III çalışmalarının başlatılması bekleniyor.
Ara rapor aşının etkin olabileceğine işaret etmekte ancak, aşının etkinliğinin ne kadar sürdüğü konusunda henüz bir bilgi verememektedir. İlk sonuçlar umut vadediyor fakat 45 kişilik gönüllü grubunun neredeyse yarısında gözlenen ve aşı çalışmaları açısından kabul edilebilir görülen hafif-orta şiddetteki yan etkilerinin daha büyük bir deney grubunda nasıl bir seyir izleyeceğini henüz bilmiyoruz. Faz II çalışmasının sonuçları ile Faz I’in uzun süreli sonuçlarını merakla bekliyor olacağız.
(i) Jackson et al., An mRNA Vaccine against SARS-CoV-2 -- Preliminary Report. New England Journal of Medicine, July 14, 2020; DOI: 10.1056/NEJMoa2022483

Evrensel'i Takip Et