Redskins olayı: ‘Amerikan kabusu’ndan uyanamayanlar
Fotoğraf: Flickr
Sene 1961… ABD’nin başkenti Washington D.C.’de neonaziler yürüyor, ellerinde bir pankart: “Redskins’in beyazlığını koruyun Bay Marshall.”
Redskins, kentin Amerikan futbolu takımı. Manası “Kızılderililer.” Bay Marshall, Redskins’in sahibi George Preston Marshall. “Beyazlığı koruma” meselesi ise Redskins’in kadrosuna siyah oyuncu dahil etmeme konusundaki ırkçı ısrarı. Bu ısrarın kaynağı elbette “Niye illa siyah? Niye başka ırklardan oyuncu almamız istenmiyor? Hatta neden kadın oyuncu almıyoruz? Tabii daha önce kız gibi oynayan oyuncularımız oldu ama hiç gerçek bir kadın oyuncumuz olmadı,” diyen Bay Marshall.
Dönemin ABD Başkanı John F. Kennedy’nin ekonomik yaptırım tehdidiyle yıkılan bu ırkçı tutum sonrası Redskins son beş sezonun en iyi performansını sergiledi ama konumuz bu değil. Konumuz “Kızılderililerin beyazlığını koruyun” sloganındaki apaçık tezat! Apaçık diyoruz ama Yerlilere yönelik pejoratif isimlerin, simgelerin spor takımları tarafından kullanılması beyaz çoğunluk tarafından on yıllarca normal karşılandı. Yerlilerin öncülüğündeki grupların uzun süredir devam ettirdiği kampanyalar nihayet, ırkçılığa karşı dalganın güçlendiği son dönemde sonuç verdi ve kulüp geçtiğimiz günlerde Redskins adını artık kullanmayacağını açıkladı. MLB takımı Cleveland Indians’ın da benzer bir kararı açıklaması bekleniyor.
Burada, özellikle dışarıdan bakanlara enteresan gelecek bazı noktalar var. Bunlardan biri egemen beyaz kültürün Yerlilere dair simgeleri kullanması. Soykırım uygulanmış bir halka, beyazlar tarafından, o soykırımın meşrulaştırıcısı olması için verilmiş “Kızılderili” adı nasıl oluyor da beyazların bir takımının adı olabiliyor? Etnik gerilimler, toplu kıyımlar yaşamış bir başka ülke olarak Türkiye’de Türk çoğunluğun Ermenilere, Kürtlere, Rumlara dair böyle pejoratif sıfatları isim olarak kullandığını düşünebiliyor musunuz? Kayseri Kılıçartıkları, Manisa Kekoları? Bunlar bizde sadece ırkçı hakaretler olarak kullanılabilir.
Yerli simgelerini kullanan bu takımlar, itirazlar üzerine bu isimlerin “Yerlileri onurlandırmak için kullanıldığını” öne sürmeye başladı. Ancak bu kimse için inandırıcı olmadı. Redskins’in sahibinin eşi tarafından yazılan kulüp marşı “Kafa derilerini yüzün” gibi tarihsel olarak Yerlilerle bağdaştırılan şiddet eylemlerini içeriyordu. Indians’ın maskotu Şef Wahoo açıkça karikatürleştirilmiş bir figürdür. Bu takım isimleri, taraftarlar arasında “Kafa derinizi yüzeceğiz”, “Soyunuzu kurutacağız”, “Davetkar kadınlarınıza tecavüz edeceğiz” gibi sloganların üretilmesi, her yönüyle Yerlilere karşı ön yargıların, basmakalıp inanışların güçlendirilmesi işlevini görüyor. Her şeyin ötesinde Yerliler kendilerine “Kızılderili” demiyor ki! (İşgalcilere de beyaz adam demiyorlar. Çünkü normal olarak onlara baktıklarında beyaz, kendilerine baktıklarında kızıl rengini görmüyorlar.) Bu, Yerlilerin “düşük bir ırka mensup olduğu”, “medeniyetsiz barbarlar oldukları” şeklindeki ırkçı savlarla kendilerine önce işgali sonra soykırımı hak görenlerin uydurduğu bir şeydi. Kendine “Kızılderili” demeyen insanlara ısrarla “Kızılderili” demek nasıl bir onurlandırma olabilir?
James V. Fenelon, Redskins? Sports Mascots, Indian Nations and White Racism kitabında egemen beyazların, siyahları ya da Yahudileri değil ama “Kızılderililer”i tıpkı “Boğalar”, “Bizonlar”, “Şahinler” gibi bir takım adı haline getirebilecek cürete sahip olmasının ardında yatanları araştırıyor. Temel olarak ulaştığı iki sonuç var. Bunlardan ilki Yerlilerin bugün egemen beyazlara bir tehdit oluşturamayacak kadar küçük bir nüfusa indirgenmiş olması. İkincisi de Yerlilere dair çizilen “vahşi ama onurlu savaşçı” imgesi. Bu “neredeyse insan” imgesi, Yerlileri savaşçı, barbar, güçlü ama medeniyet dışı olarak kodluyor. Tıpkı bir hayvan gibi… Bu bakımdan soykırımın simge eyaletlerinden Kuzey Dakota’nın üniversitelerine bakmak ilginç sonuçlar doğuruyor. Kuzey Dakota Üniversitesi’nin spor takımlarının adı 2015’e kadar “Fighting Sioux” yani “Savaşçı Siyu” idi. Ezeli rakip Kuzey Dakota Eyalet Üniversitesi ise “Bizon” adını kullanıyor. Yerliler ve bizonlar… 19. yüzyılın iki kırım mağduru, fail ise aynı.
Fenelon’ın kitabında tüm bu sözde “onurlandırıcı” isimler hakkında konuşan bir Yerli şöyle diyor: “Bize ‘tamam artık boş verin. Burası Amerika. Amerikan rüyasına bakın’ diyorlar. Bize ‘Kızılderili’ deyip, tribünlerde ‘Tomahawk Chop’ yaptığınız sürece Amerikan rüyasına bakamayız çünkü bunlar bizi insan olarak görmediğinizi hatırlatan şeyler. Ve eğer bir halk insan olarak görülmüyorsa onu köleleştirebilir, 6 milyonunu öldürebilir, kurşuna dizebilir, Wounded Knee’deki toplu mezarlara gömebilirsiniz. Hayır, Amerikan rüyasına bakmıyoruz, niye bakalım ki? Biz daha Amerikan kabusundan uyanamadık.”
ABD’de son dönemde yükselen ırkçılık karşıtı dalga aynı zamanda halkın bu kabustan uyanma çabası. Kabus o kadar derin ki Redskins adından kurtulmak için bile bu kadar çaba harcamak gerekti.
- 100 yıl arayla Paris’te iki olimpik dönüm noktası 26 Temmuz 2024 05:27
- Papara baskını ve marka değeri 19 Mart 2024 04:10
- Bozacılar ve şıracılar 12 Mart 2024 04:46
- Beşiktaş'a cüret gerek 05 Mart 2024 04:42
- "Dünümüzü getirin, yarınımızı verelim" 27 Şubat 2024 04:15
- Geriden oyun kurmayı, yarım alanlara sızmayı atla, göğe bakalım 20 Şubat 2024 04:50
- "En eski spor arkadaşları"nın 2024 model çekişmesi 13 Şubat 2024 04:21
- Gerçeğin yumruğu: İşte Türk futbolu bu! 13 Aralık 2023 04:56
- Çalınmış ülke, bölünmüş spor: Filistin 23 Ekim 2023 04:36
- City Football Group-Başakşehir flörtü 09 Ekim 2023 04:00
- Süper Lig, süper sömürü 02 Ekim 2023 04:30
- 'Voleybol Ülkesi' miyiz? 25 Eylül 2023 04:25