Gözaltı

Fotoğraf: Pixabay
YOKUŞ AŞAĞI
Hep yokuş aşağı, dibe doğru. Hep birlikte. Bir hazine midir aranan ta dipte? Aç, susuz. Kimsesizlikte.
GÖZLER
Gözler masmavi bir gökyüzüne dönüşüyor. Turkuaz yeşilini yansıtıyor denizin. Uçsuzluğunu boz toprağın. Parıltısını kara gecenin. Dağlardan esen rüzgarın nemiyle. Maskelerle örtülüylen yüzümüz. Karanlıkla.
SÜRGIT YAŞAM
Bir şairi anmak demek barışı anmak demek. Ölüme karşı yaşamı. Görüp bilmediklerimizi. Duyup algılamadıklarımızı. Bulutun rengini. Uçsuzluğunu denizin. Dağ rüzgarlarını. Sarıp sarmalayan sesini birbirimizin. Bir araya gelişimizi aynı sofrada aynı türküyü paylaşarak. Sürgit yaşam demek olan barışta.
YAŞAM HALISI
Sarısı buğday başağından, kırmızısı sabahların muştucusu tanın kızıllığından, yeşili ölümsüzlüğün yeşerdiği doğadan dokunan bir yaşam. Katran karası geceye serilen.
GÖZALTI
Yer gök ayaklar altındadır. Olimpos’taki gibi ta tepede olunca saray. Saraydaki. Gözaltındadır memleket gökte uçan kuştan, denizde yüzen balığa.
ATEŞÇI
Dedem rufai şeyhiymiş. Ateş tutar, kor ateşten yanmazmış. Babam da ateş tutar, kor ateşten yanmazdı. Ama o, doğma büyüme bir işçiydi. Bir demir döküm işçisi. Bir ateşçi. Demiri çeliğe çeviren ocağın ateşçisi.
MAVILIĞIN FOTOĞRAFI
Gökyüzünün fotoğrafını çekmeye kalksan yanan yakılan ormanların dumanının değmediği; yıkılan evlerin, ölen/öldürülen insanların yansımadığı; ağıtların, çığlıkların dolanmadığı; jetlerin vızır vızır yarıp geçmediği mavinin fotoğrafını çekebilir misin? Salt mavinin/maviliğin fotoğrafını.
SABAHLARI
Tanla patlayan aydınlığı düşün. Açan çiçeği. Akan suyu. Ilgıt ılgıt esen rüzgarı. Yüzünü yıkarken sabahları. Gelen günle barışmak için.
Evrensel'i Takip Et