30 Eylül 2020
DİĞER YAZILARI
Kaybettiniz 6 Mart 2025
Örgüt 27 Şubat 2025
Mehmet Türkmen 20 Şubat 2025
Güç bende artık 13 Şubat 2025
Hadi yine iyiyiz 6 Şubat 2025
Sorun modelde 30 Ocak 2025
Tan ile Bulu 23 Ocak 2025
İkinci çocuk 16 Ocak 2025
Pislik 9 Ocak 2025
Benim adamımdan hoca 2 Ocak 2025
YAZI ARŞİVİ

Havuz medyasında haber-yorum izliyorum. Konu Azeri-Ermeni kavgası. Konuşmacılar her şeyi bilen, yukarılardaki esintiye göre fikir değiştiren bildik isimler. Ve birdenbire yayın kesiliyor. Ekranda Maliye Bakanı. Bilmem kaçıncı ekonomik paketi açıklayacak. Bu sermayenin temsilcilerinin en iyi yaptığı iş yediği ya da yiyeceği (Hadi nane diyelim) nanelere “neoliberal”, “yeni dünya düzeni”, “glasnost”, “Arap Baharı”, “BOP”, “HOP”, “YEP” gibi ilginç isimler bulup kafaları karıştırmak. Hepsinin ne olduğu Sümerler’den beri biliniyor.  Mezopotamyalı babanın “Ne olacak bu gençlerin hali” demesinin üzerinden 6 bin, Sezar’ın “Bütün dünya benim olacak” demesinin, Neron’un Roma’yı yakmasının üzerinden 2 bin yıl geçmiş. Bugün “yeni” diye yutturulan her şeyi Marx 150 yıl önce kelime kelime bilmiş ve yazmış.  

Neyse. Bakan bey aslında olması gereken yerde olmadığı için (Ben Sayın Bakanın, konuşma tarzından, kelimeleri kullanışından olsa gerek, iyi öğretmen olacağını düşünüyorum nedense) öğrete öğrete konuşmasına başlıyor.

-Yeni normal…

“Hah” diyorum, “Ders başlıyor. Allah korusun ama yine yeni bir şeyler var galiba.”

-Yeni dengelenme…

İki “yeni” üst üste gelince endişelerim artıyor. Gözüm de bir yandan ekranın alt köşesindeki döviz rakamlarında. Sayın Bakan daha söylemeye başlamadan ön hazırlık olarak dudak şeklini kelimeye uygun hale getiriyor. Dudaklarını geriyor, ağzı enlemesine uzuyor, hafif gülermiş gibi dişlerinin yüzde 3’ünü gösteriyor. Bir süre o şekilde duruyor ve hafifçe nefesini verince zaten o ağız şeklinden çıkması gereken kelime çıkıyor.

-Yeni

Bakan “yeni” dedikçe doların, avronun önce virgülden sonraki üçüncü, sonra ikinci hanesi yükseliyor. “Yeni ekonomi”yi duyunca virgülden sonraki ilk rakam da yükseliyor. “Eyvah” diyorum, “Konuşma uzarsa, ‘İşte burası çok önemli’ filan derse avro virgül filan dinlemeyecek.”

Konuşma bitiyor. Konuşmadan ben bir şey anlamadığıma göre başta söylediğim “İyi öğretmen olur” lafımı geri alıyorum. Bizimkini arıyorum.

-Bakanı dinledin mi?

-Dinledim.

Yeni normal, yeni dengelenme, yeni ekonomiden bir şey anladın mı?

-Anladım. İşsizlik yüzde 15, büyüme binde 3. Avro 10, sterlin 12, dolar 9. Milli gelirde 1 İsviçreli 10 yurdum insanından değerli. Asgari ücrette 14 yurdum insanı bir İsviçreli etmiyor. Bizim kasap gibi paketler yenilendi, etler aynı. Kıdem tazminatları fona. Fon cebe.

-Saçmalama kardeşim. Ne kasabı, ne cebi? Kimin cebi?

-Fesuphanallah.                       

EVRENSEL'İNMANŞETİ

101 milyarlık gasp

101 milyarlık gasp

Enflasyonla mücadele adı altında uygulanan Erdoğan-Şimşek programı, enflasyonu düşürmüyor ama ücret ve maaşları acımasızca ezmeye devam ediyor. DİSK-AR’ın araştırmasına göre sadece iki aylık enflasyon nedeniyle işçilerin, memurların ve emeklilerin cebinden en az 101 milyar lira çalındı. “Enflasyonun nedeni ücret zamları” yalanının foyası da açığa çıktı.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek imzasıyla taşıt alım satımı hariç ülkedeki tüm alım satım işlemlerinde dövizle ödemenin önü açıldı.

Evrensel'i Takip Et