Ekmek askıda
![](https://www.evrensel.net/images/840/upload/dosya/171774.jpg)
Fotoğraf: DHA
YERİNDE SAY
Ne kadar hızlı gidersen git, aynı hızla durduruluyorsun. Ne sen bir adım öteye gidebiliyorsun, ne seni durduran. İkinizde yerinde sayıyorsunuz o zaman.
İN ÇIK
Birimiz iniyor, birimiz çıkıyoruz şu yürüyen merdivenlerden. Hangimizin çıktığı, hangimizin indiği ne belli. İnilenle çıkılan yer aynı olunca. Yağmurda ıslanıyorken karanlıkla.
SİMİTÇİ
Bütün gün tablası başında dolaşan simitçi, uyuyor ayakta. Düşmesin diye tablası başından geceleri.
MEKTUPSUZ
Ne mektup kaldı, ne pul. Geleceğe kalacak sözcüklerden. İki kişi arasında. Uçup gidiyor şimdi telefonlarda. Bırakmadan ne üzünç, ne sevinç. Ne nefret, ne sevgi oluşmadan.
KAN LEKESİ
Oluk oluk akıyor beton. Hızla dönüp duruyorken dev karıştırıcılar. Yerlere saçılmış un ufak kiremitlerin pıhtılaştırdığı kan lekeleri arasından.
AĞIR YORGAN
Sabahları güç uyanıyorum. Uyansam da yekinip kalkamıyorum hemen. Üstüme örttüğüm/örttükleri yorganın ağırlığından. Bir türlü kaldırıp atamadığım bir yük üstümdeki yorgan.
KARA LEKE
Gökdelenlerin tepesine takılan güneş uzun gölgeler bırakıyor kentin sokaklarına. Gün ortası gölgelenen yollarda sıkışan kalabalığın arasına. Kara bir leke bırakarak betondan.
ENGELSİZ
Yemyeşil çayırların üstünde sıra sıra atlar. Uzayıp giden gökyüzü altında. Ufukta parıldayan göle ulaşmak için koşturan. Bir düşün ortasında. Engel tanımadan.
EKMEK ASKIDA
Barış, sağlık, iş, yaşam alınınca askıya savaştan, salgından, işsizlikten, yoksullukla açlıktan ölüyor binlercemiz. Onlarsa kimse ölmesin diye güya, bir lokma ekmek asıyorlar askıya.
BİRİKEN KARANLIK
Hangi ışığı yaksan aydınlanmıyor. Kuytularda biriken karanlık. Güneş de açsa sabahları, gölgesi düşüyor üstümüze.
Evrensel'i Takip Et