Sağlıkçıların çığlığı
Fotoğraf: Evrensel
Koronavirüse (Kovid-19) karşı mücadelenin ön saflarında olan sağlıkçılar ve onların örgütleri, sendikalar ve tabip odaları isyanda.
Hekimler, sağlık çalışanları isyanda.
“Hastalanıyor, tükeniyor ve ölüyoruz” diyorlar.
Deprem nedeniyle bir çığlık yükselmişti, hatırlayınız:
“Sesimizi duyan var mı?”
Depremdeki o çığlık gibi sağlıkçıların çığlığı…
Kovid 19, sağlıkçılar açısından bir meslek hastalığı kabul edilmiyor. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 14. maddesinde meslek hastalığı şöyle tanımlanıyor:
“Meslek hastalığının tanımı, bildirilmesi ve soruşturulması
MADDE 14- Meslek hastalığı, sigortalının çalıştığı veya yaptığı işin niteliğinden dolayı tekrarlanan bir sebeple veya işin yürütüm şartları yüzünden uğradığı geçici veya sürekli hastalık, bedensel veya ruhsal engellilik halleridir.” Maddenin son paragrafı ise bu konudaki yetki ile ilgilidir ve şöyledir: “Hangi hallerin meslek hastalığı sayılacağı, iş kazası ve meslek hastalığı bildirgesinin şekli ve içeriği, verilme usûlü ile bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usûl ve esaslar, Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikte düzenlenir. Yönetmelikte belirlenmiş hastalıklar dışında herhangi bir hastalığın meslek hastalığı sayılıp sayılmaması hususunda çıkabilecek uyuşmazlıklar, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunca karara bağlanır.”
Siyasi iktidar sağlıkçıların, “Hastalanıyoruz, tükeniyoruz ve ölüyoruz” şeklindeki talebine şu üç konudaki kararla yanıt verdi:
“ İstifa edemezsin, emekli olamazsın, tayin isteyemezsin!.”
Bir de, “Hasta olursan da, hastalığını meslek hastalığı olarak kabul etmem!”
Peki kaç hekim hayatını kaybetti, insanları iyileştirme için mücadele ederken?
Cevap, bilebildiğimiz kadarıyla, en az 65 hekim ve 145 sağlık çalışanı…
Sağlık çalışanlarının örgütleri, örneğin tabip odaları ve Türk Tabipleri Birliği 11 binden fazla insanın yaşamını yitirdiği Kovid 19 salgını ile ilgili şeffaflık talebinde bulunuyorlar. Salgın politikasıyla ilgili eleştirilerde ve önerilerde bulunuyorlar. İş birliği talebinde bulunuyorlar. Merkezi yönetim ve yerel yönetimin iş birliğine dikkat çekiyorlar.
Ambulansların Kovid -19 hastalarına yetişemediği, servislerin dolu olduğu, özel hastanelerin Kovid-19 hastalarına ücret karşılığı hizmet verdiği, filyasyon ekiplerinin yoğunluk nedeniyle yetersiz kaldığı bildiriliyor. Bu yazıyı hazırlarken henüz TTB açıklaması elime ulaşmamıştı. Ancak İstanbul Tabip Odasının 10 Kasım günü yaptığı 7 maddelik açıklaması çok aydınlatıcı ve yerinde bir açıklamaydı. Açıklamanın 7. maddesi şöyleydi:
“7- Bugüne kadar izlenen eksik, yanlış, tutarsız uygulamalara derhal son verilmeli, acilen aklın ve bilimin ışığında açık, şeffaf, güvenilir, toplumun bütün kesimlerinin katılımına açık yeni bir salgın politikası oluşturulmalıdır.”
Sağlıkçıların çığlığını duyan var mı?
- Sonrası... 22 Haziran 2023 04:20
- İnsan hakları standartları ve değişim 15 Haziran 2023 04:10
- İnsan haklarının korunması sorunu 08 Haziran 2023 04:21
- Yeni bir güne uyanabilmek: Yaşamak! 01 Haziran 2023 04:21
- AYM kararlarına uyum ve uygulama sorunu 25 Mayıs 2023 04:22
- PKK ve ETA'nın savaşı ve aileler 18 Mayıs 2023 04:19
- Yeşil Sol Parti Çankaya'dan: Sekiz paragrafta atılacak devrimci adımlar 11 Mayıs 2023 04:41
- AİHM kararlarına uyum göstermek 04 Mayıs 2023 04:19
- Hukukun üstünlüğü ve demokrasiye saygı ihtiyacı 27 Nisan 2023 04:21
- Devletin savaş harcamaları üzerine 20 Nisan 2023 04:18
- Cumartesi Annelerinin toplanma özgürlüğü, polis ve Anayasa Mahkemesi 13 Nisan 2023 04:01
- Yeni dönem mi? 06 Nisan 2023 04:21