Emekliye, memura, işçiye kötü haber: Acı ilaç daha da acılaştı!
Fotoğraf: Murat Kula/AA
Döviz kurundaki artış fiyatlara yansıdı. Aylık enflasyon yüzde 2.30 ile yılın en hızlı artışını gösterdi. Yıllık enflasyon da yüzde 14.03 ile 2020’nin zirvesinde.
Enflasyonun yükselme eğilimi sürüyor.
Kur fiyatlara yansıdı. Peki fiyatlardaki tırmanış emekli, memur ve asgari ücretliye yansıyacak mı? Onların maaş ve ücretleri enflasyon kadar tırmanacak mı?
Öyle ya… Bugünlerde işçinin emeklinin gözü açıklanacak enflasyonda, kulağı hükümetin açıklayacağı maaş ve ücret artış rakamında.
Örneğin asgari ücretler mevcut enflasyon oranı kadar (yüzde 15) artırılsa 2 bin 600 TL’yi geçer.
Emekliler her yıl ocak ve temmuz ayında maaşlara zam alıyor. Yapılacak zamlarda ise en önemli etken enflasyon rakamları oluyor.
Sene sonu enflasyonun yüzde 15 olması halinde… Emekliler ocak ayında yüzde 9 enflasyon farkı alacak.
Hükümet ise mevcut enflasyondan değil gelecek yıl olması beklenen rakam üzerinden maaş artışı yapacağını duyurdu. Yani yüzde 8.
Tabii burada bir parantez açmak gerekiyor. Her ne kadar ‘Olması beklenen’ denilse de aslında hükümetin olmasını hayal ettiği ve hiçbir zaman tutmayan tahmini.
Memurlar için 2021 yılı için yüzde 3+3 oranında zam yapılması ilan edilmiş ve imzalanmıştı.
Bu oranlar çok insafsız değil mi?
***
Resmi enflasyon verileri karşısında çok insafsız duran yüzde 3’lük oranlar gerçek durum karşısında çok küçük kalıyor.
Çünkü fiyatlar en çok gıda ve ulaştırmada arttı.
Yıllık tüketici fiyat artışı yüzde 14 olsa da … Gıdada bu oran yüzde 21’i aştı. Ulaştırmada yüzde 19’a yakın.
Bu da hissedilen enflasyonun yüzde 20’ye yaklaşması demek.
Zaten…
Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) adı ile bir araya gelen akademisyenler de bunu doğruluyor.
Bu hesaba göre kasımda aylık enflasyon yüzde 3.43. Yani açıklanan resmi rakamdan neredeyse yüzde 50 daha fazla.
Aylık artışlar bile mutfak yakar cinsten.
Domates fiyatı bir ayda yüzde 67 arttı. Taze meyve ve sebze yüzde 9… İşlenmemiş gıda da aylık yüzde 6...
Kombi, soba fiyatları uçuyor.
Özetle kış mevsiminin fiyat etkisi gıdadan konuta her alanda kendini hissettiriyor.
***
Hayatın gerçeği göz ardı edilerek, ücret ve maaşlara beklenen enflasyon oranında zam yapılaması demek… Kurların, pandeminin derinleştirdiği yoksulluğun katlanılmaz hale gelmesi demek.
Zira beklenen gerçeği yansıtmıyor.
Fiyatı mevsimden, günlük gelişmelerden etkilenen ürünler dışarıda bırakılarak hesaplanan çekirdek enflasyon bile diyor ki; ‘Ben kalıcıyım’.
İşlenmemiş gıda ürünleri, enerji, alkollü içkiler ve tütün ile altın hariç tutularak… Çekirdek enflasyon yıllık yüzde 13.72.
Bas bas bağırıyor işte ben buralardayım, öyle yüzde 8’leri falan hayal etmeyin diye…
***
Yükselen enflasyonla birlikte şimdi yeniden ‘faiz’ artışı gündeme gelebilir.
Veriler gösteriyor ki…
Emekçilere içirileceği, bizzat ülke yönetiminin en tepesinden itiraf edilen ‘acı ilaç’ çok daha acı hale geldi.
Acılığı azaltmak güçlü bir itirazla olabilir ancak!
- Ezdirmemek ne kelime suyunu sıktılar 26 Aralık 2024 06:55
- Et ithalatı da sürer gıda pahalılığı da 08 Kasım 2024 11:17
- Türkiye BRICS’te de kapıda bekletiliyor, kapının ardı cennet değil ki! 24 Ekim 2024 13:08
- Bütçenin özeti: Hem yakacak hem kıracak 19 Ekim 2024 07:06
- Şimşek’in haraç şovu 16 Ekim 2024 04:57
- İTO Başkanı ‘şeytan’ taşlatıyor! 09 Ekim 2024 04:39
- Patronlardan 21. yüzyılda 19. yüzyıl talepleri: Bir adım ötesi zincire vurmak 28 Eylül 2024 06:47
- Erdoğan’ın ABD temasları: Mesaj mı yoksa yalvarış ve temenni mi? 26 Eylül 2024 06:27
- Fiyatlar artarken enflasyon düşüşünün yorumu: Kağıt üstünde düşüş, kemikte hissediş 04 Eylül 2024 05:53
- Vergi listesindeki 3 çeşit yüzsüzlük 29 Ağustos 2024 05:34
- Çin istilasına yol! 27 Ağustos 2024 05:10
- 12 şirket neden Varlık Fonu’na devredildi? 22 Ağustos 2024 04:55