ABD yaptırımları ve bağımsızlık

ABD, CAATSA yaptırımlarını açıkladı. Bizimkiler dayak yemiş çocuğun ‘Bir şey olmadı ki’ demesi gibi, bizi ırgalamaz, gerektiği zamanda gerektiği yanıtı veririz gibi açıklamalar yaptılar. Fakat anlaşıldığı kadarıyla yaptırımlar Türkiye’yi bayağı zorlayacak. Bir nevi silah ambargosu. Örneğin, son yılların gözde ihraç malı ve savaş kazandıran silahları İHA ve SİHA’ların ihracatında sorunlarla karşılaşabilecekleri gibi, dışarıdan parça alarak İHA ve SİHA’ları yaptıkları için yapımda da sorunlar çıkacak.

Çok önemli bir ikinci kayıp, kullanılmaları şu anda mümkün görülmeyen S-400’lere verilen 2.5 milyar dolar ve F-35 projesinden çıkartılarak kaybedilen 11 küsur milyar dolar. 70 sente muhtaç olunduğu bu günlerde saçılacak bir para değil.

AKP İktidarı ‘yerli ve milli’ lafını en çok söyleyen hükümet belki de. Son yıllarda savunma sanayiinde büyük hamleler yaptık diye övünüyorlar sürekli. Buna örnek de Bayraktarların yaptığı İHA ve SİHA’lar ile şu anda paletleri dönmeye başlaması gereken fakat sadece fabrika önünde maketi bulunan Altay tankları.

Yerli ve milli sanayi ya da silah sanayi; silahların ve sanayi mallarının hepsinin yerli olması ile mümkündür. Yani motor yapmak gerekir, bilgisayar cipleri ve sistemlerini yapmak gerekir. AKP iktidarının yöneticilerinin bunu bilmemesi mümkün değil. Çünkü, elli yıl önce liderleri Erbakan her gün söylerdi. Koalisyon ortağı olduğu milliyetçi cephe hükümetlerinde her hafta bir Anadolu kentine motor fabrikası temeli atardı.

Milli ve yerli Altay tankının motorunu yapamıyorlar. Almanya’dan almaya çalışıyorlar, vermiyor. Güney Kore’den almaya çalışıyorlar vermiyor. Şimdi Ukrayna’dan almaya çalışıyorlar. Krank milini yapamıyorlar. Yerli ve milli olan sadece kaportası.

Yerli ve milli otomobil yapacağız diyorlar; elektik motorunu yapamıyorlar, pilini yapamıyorlar, bilgisayar donanımını yapamıyorlar ama elektrikli otomobil yerli ve milli oluyor.

Çok övündükleri İHA ve SİHA’ların pek çok parçası dahi Kanada, Avusturya vd. ülkelerden alınıyor.

Geçilmeyen yollara ve köprülere, uçulmayan havaalanlarına yandaş müteahhitlere (dolayısıyla kendilerine) kamu kaynaklarını aktarmak yerine motor sanayiine, ağır sanayiye, yüksek teknolojiye yatırım yapsalardı belki beş, on sene sonra yerli ve milli silah, otomobil, telefon, bilgisayar vb. sahibi olabilirdik.  Fakat, AKP ve müttefiklerinin iktidarı yerli ve milli olmadığı için; halkı ve ulusal çıkarları değil temsil ettikleri sömürücü sınıfların çıkarlarını düşündükleri ve onlar için çalıştıkları için bir halk iktidarı kurulmadan yerli ve milli bir sanayi olmaz. Bağımsız ve demokratik bir Türkiye olmaz. Emperyalistler böyle öteye beriye itip kakarak seni yola getirirler.

Yazık. Ülkemizin insanları pandemi nedeniyle açlık ve hastalıkla boğuşurken, 21 günlük tam kapanma için para bulunamazken 14 milyar dolar çöpe atılmış oldu. Bundan sonraki kayıplar hariç.