Gelişmişlik
Fotoğraf: DHA
Yaşına uygulanan sokağa çıkma yasağının bitmesini beklemeyip, sabahın köründe kapıma dayandı. Açmasam olmaz. Açsam felaket. Açtım. Günaydın bile demeden yüklendi.
- Söyle bakalım, ülkelerin gelişmişlik düzeyi ne ile ölçülür?
- Gayrisafi milli hasıla…
- Hayır. Bana bir kahve yap.
- Kişi başına düşen milli gelir…
- O ikisi aynı. Kahve yanına lokum var mı?
- Gelir dağılımda adalet…
Eh işte.
Okuma, yazma oranı…
O eskidendi. Şimdi fark etmiyor. Kahvaltı da edemedim aceleden. Var mı bir şeyler?
“Ya havle vela… İşim gücüm var kardeşim.” diyeceğim ama ona fark etmez. Artık “konu ülkelerin gelişmişliği mi, kahvaltı mı” diye düşünmeme bile fırsat bırakmadan kahvesinden sesli bir fırt çekip gözlerini kıstı.
- Aç bakayım şu interneti.
- Açamam Ferit online derste. Okuma, yazma öğreniyor. 12 dakika sonra bitecek. 10 dakika arada bakarım.
- 10 dakikada anlamazsın. Sonra bakarsın. Ben söyleyeyim. Ülkelerin gelişmişlik düzeyi bu salgın sırasında neyi kapatıp neyi açık tuttuğundan anlaşılır. Yeni kısıtlamalar çıktı.
- Kaç madde?
- Bilmem, 5 mi?
- Hayır dokuz. Kısıtlamalar tek tek dokuz maddede açıklanmış. İyi mi? İyi.
Tam “Kendi sorup kendi cevaplamaya başladı” diye sevinecekken sesini yükseltti.
- Senin de hiçbir şeyden haberin yok. Oku biraz. Dokuz madde, dokuz. 5’inci maddede önce kısıtlama açıklanmış sonra altına kısıtlamadan muaf olacaklar sıralanmış; a,b , … , ü. Sonra a, b, …, ı. Neredeyse herkes. Başta çalışanlar. İşçiye kısıtlama yok, çalışma özgürlüğü engellenemez! Pastacı serbest, gıda sektörü. Gerçi “Kuru ekmek yiyorlarsa millet aç sayılmaz” dedi Antuanet kafalı biri ama, birileri pasta yemeden doymuyor demek ki. Senin anlayacağın akşam 8’e kadar vur patlasın çal oynasın. Topla virüsleri heybeye. Sonra 8’de eve. Evde kim varsa kısıtlı, dağıt virüsü herkese. Bak kafamı karıştırma. Neydi sorumuz? Gelişmişlik düzeyi. Bakarsın sonra internetten. Gelişmiş ülkelerde her yer kapalı, okullar açık. Diğerlerinde her yer açık, okullar kapalı. Neden? Çünkü her yer bugünümüz, okullar yarınımız. ..
“Eyvah bu gidişle öğlene kadar gitmez” derken imdadıma Ferit yetişti.
-Ders bitti mi Ferit?
-Bitti dede.
-Ne öğrendiniz?
-Tabletten ses açmayı, ses kapatmayı, görüntü kapatmayı…
-Eee, okuma yazma? Harf, hece, kelime filan?
-Bu ders yoklama yaptı öğretmen. Onlar sonra.
“Ben gideyim artık” diye ayaklanmıştı ki, “dur” dedim “Sana bir de çay yapayım.”
- Esaaad 12 Aralık 2024 05:18
- Zekai Çıngıllıoğlu 05 Aralık 2024 04:49
- Niye dövüyoruz? 28 Kasım 2024 04:37
- Kanal İstanbul 21 Kasım 2024 04:54
- Ormanlarımız için direneceğiz 14 Kasım 2024 04:31
- Zııt Erenköy 07 Kasım 2024 04:22
- BARIŞ 31 Ekim 2024 04:21
- Bölünmez bütün 24 Ekim 2024 04:41
- Martı başı 1 buçuk 17 Ekim 2024 04:28
- Öcü 10 Ekim 2024 04:50
- Siyaseten palavra 03 Ekim 2024 04:38
- Gömün 26 Eylül 2024 04:16