‘Pandemide greve çıkılmaz’ fikrini çöpe attılar
Fotoğraf: Evrensel
Grev, işçilerin mücadele okuludur. Dostu düşmanı burada tanır işçiler. Gün gelir bir fabrikada yaşanan grev, işçi sınıfının ön siperi haline gelir. Baldur grevi işte böyle bir grevdir.
Baldur süspansiyon fabrikası, Gebze Çayırova’da bulunan bir metal fabrikasıdır. Burası, tır ve kamyonlara makas üreten bir fabrikadır. İstanbul’un koronavirüs haritasına baktığınız zaman; bir uçta Tuzla’dan Kocaeli’ye, diğer uçta Esenyurt’tan Trakya’ya uzanan koyu kırmızılıklar görürsünüz. Baldur, işte o kıpkızıl salgın havuzunun tam orta yerindedir. Koronadan kırılmak ile yoksulluktan kırılmak arasında sıkışıp kalan işçilerin bir bölümü de Baldur metal işçileridir.
Baldur işçileri, cuma günü grev halayına durdular. Grev pankartını fabrika kapısına astılar. Ne var ki grev başladığında Sendika Şube Başkanı Necmettin Aydın ile 4 işçi gözaltındaydı. Sebep? Grev kırıcılarına mani olmak!
Baldur’da fabrikatörler İspanyol. İşçiler ise memleketim insanı. İspanyol kapitaliste grev kırdırmak serbest, bizim işçilerin grev kırıcılara müdahale etmesi yasak! Uluslararası sermaye ile sarmaş dolaş olan AKP-MHP iktidarının “yerli ve milli” edebiyatı işte buraya kadar. “Muhalefetin de yerli ve millisini ülkeye kazandıracağız” derken kastettikleri muhalefet, demek ki grev kırıcılarıymış.
İktidarın yabancı sermaye aşkı, Baldur’da 2016’ya kadar gider. Çünkü işçiler o yıl DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikasına üye olurlar ve yetki için çoğunluğu sağlarlar. Ama işverenin buna cevabı işçi çıkarmak olur. Yetmezmiş gibi fabrikaya Türk Metal sokulur ve iki sendika arasında yetki çatışması başlar. Bu süreç tam 4 yıl sürer. Yasalar, kurumlar, devlet işçilere karşı hep İspanyol kapitalistin yanındadır. Bunu fırsat bilen patronlar baskı ve işten atmalara devam ederler. Kala kala DİSK’e üye 4 işçi kalır. Ama işçiler vazgeçmezler ve Baldur’da örgütlenme yeniden başlar. İşçi işçiyi örgütleyerek yeniden ayağa kalkar.
Nihayet yetki davası 2020’de sonuçlanır, Birleşik Metal-İş lehine çoğunluk tespiti yapılır. Ama takan kim? Sendika TİS taslağını gönderir, İspanyol patron yine oralı olmaz. Sendika işyeri temsilcilerini belirler, fabrika yönetimi bunu da kabul etmez. Üstüne üstlük 2 işyeri temsilcisi ve 3 işçi işten atılır. Trafik kazası geçiren bir temsilci işten atılmaktan son anda kurtulur.
İşten atılanların direnişi tam 55 gün sürer. Bu arada fabrika içinde grev çanları çalmaktadır. Patron grev oylaması ister. Sonuç işçilerin lehine ezici üstünlüktür. Ama fabrika yönetimi yine iflah olmaz. Grevden 15 gün önce, bekçi kulübesinin üstüne güvenlik kamerası taktırırlar. Amaç, İspanya’ya giden patronun, grevi oradan izlemesidir!
Bütün bu zorluklar içinde sendikal örgütlenmeyi başaran ve grevi bugüne getiren Baldur işçileri, genç işçilerin örgütlenme isteğine de güçlü işarettir. Fakat Baldur grevi sadece Baldur işçileri ile Baldur patronu arasındaki bir grev olarak görülmemeli. Çünkü:
1- Baldur, pandemi döneminde greve çıkan ilk metal fabrikasıdır ve pandemide sıkışıp kalan bütün işçiler için “grev”in adı bile coşku kaynağıdır. “Pandemide greve çıkılmaz fikri” çöpe atılmıştır.
2- TİS süreci başlayan yüzlerce metal fabrikası için Baldur grevi (Çapı küçük görülse de) ön cephedir. En son 2018’de grevleri yasaklanan metal işçileri için Baldur grevinin ayakta kalması; grev yasaklarını delen bir motivasyon unsurudur.
3- Gebze’de petrokimya iş kolunda başlayacak TİS’ler bakımından da Baldur grevi kritik öneme sahiptir. Novares grevine 1 gün dayanabilen petrokimya patronları, adeta grev yasakları için bugün dua etmektedirler.
4- Gebze’de grev havasının olması işçi hareketini canlandırmıştır. Bu durum Gebze Sendikalar Birliğinin daha güçlü temelde ayağa dikilmesine de katkı sunacaktır.
Bu nedenlerledir ki, başta işçi sınıfı olmak üzere bütün Gebze halkı Baldur grevinin arkasında olmalı ve grevin başarısı için elinden geleni yapmalıdır. Dayanışmak başarının en güçlü dayanağı olacaktır. Metal işçileriyle dayanışma İstanbul ve ülke sathına yayıldıkça; yeni grevlerin önü açılacak ve sermaye iktidarı grev yasakları butonuna basarken, eskisi gibi rahat olamayacaktır.
- Deprem illerinde işçiler ve patronlar 21 Mart 2023 04:52
- Beyaz Toros’lar ve onu üreten işçiler 07 Mart 2023 04:52
- Kapitalist yağma düzeniyle hesaplaşmadan bu enkaz kalkmaz 28 Şubat 2023 04:18
- Domuz damı 21 Şubat 2023 04:39
- ‘Asrın felaketi’ ve acil ihtiyaç listesi 14 Şubat 2023 04:33
- Dipten gelen dalga 31 Ocak 2023 04:40
- Bir mitingden ötesi 17 Ocak 2023 05:06
- İBB’ye kuşatma, siyasete vesayet: Ne yapmalı, ne yapmamalı? 03 Ocak 2023 04:45
- Siyaset ve sendikalar 27 Aralık 2022 04:24
- Denizlerden Erdallara yürüdüğümüz bir yol var bizim 13 Aralık 2022 04:34
- Vizyon ve emekçi ittifakı 06 Aralık 2022 04:31
- Gençlik ve umudu kesilen ülke 29 Kasım 2022 04:28