Ekmek

Hayat pahalanıyor. Beton üretimi ekmek tüketimine yetmiyor. Ortada 10 ekmek, ekmekleri almak isteyen 20 kişi varsa kapitalist sistemde en fazla parası olan 10 kişi birer ekmek alır. Diğerleri aç kalır. Eğer sosyal demokrasi de varsa devlet 10 ekmeğin ucundan koparıp diğerlerine tattırır. Gidişat “Vahşi kapitalizmse” parası olan 10 kişi kendi aralarında itişip 2 ekmek alır ve açlara 5 kişi daha eklenir. Yok eğer kapitalizm bile yok sadece “Vahşi” varsa içlerinde en zengin olan 10 ekmeği toptan götürür, fazladan aldığı ekmekleri 3 misli fiyata satar. Bu arada aç gözlülükle alınıp yenmeyen ekmekler iyice kurutulduktan sonra diğer açlara dağıtılır, açlıktan ölmeleri önlenir. Önlenir, çünkü onlar olmazsa ekmek yapacak insan kalmaz.

Sosyalist dünyada işler farklı yürür. Önce 10 ekmek 20 kişiye yarımşar dağıtılır. Sonra 20 ekmek üretmek için çalışılır. “Ben daha çok ekmeğe layığım. Kabuğunu yiyip, içini kuşlara atacağım” diyen genetik kusurlulara izin verilmez.

İşte bu ekmek işi böyle çetrefilli bir iştir. İşte bunun için “Eve ekmek götürmek” öyle laf olsun diye söylenmiş bir şey değildir. Hele “Öldürmeden aç bırakmak” bu işte her babayiğit sermayenin başaracağı iş değildir. Bu yüzdendir ki, ağababalar Das Kapital okumaya başlamışlardır.

Eve ekmek götürmek için para gerekir. Parası olmayana para verip 20 kişinin de birer ekmek almasını sağlamak için 20 ekmek ve doyan boğaz gerekir.

Olmaz…

O zaman herkes doyar. Bu da, doymayı daha çok hak ettiğini düşünenleri rahatsız eder. Söylenmeye başlarlar.

Köyden yeni geldi, francalanın ucunu yiyor.Vay görmemiş, daha dün ağzı kokuyordu, paralanmış, ekmeğin kabuğunu yiyor.Bunlar nankör. Aç bırakacaksın bunları.

Burada sistem devreye girer. Sistemi yönetenler daha fazla ekmeği hak ettiklerini düşünenler ise (ki, genellikle öyledir), paranın çoğunu ekmeği peynire, sucuğa katık edenlere, azını ekmeğine katık edecek zeytin arayanlara verir.

Bunun içindir ki, ocak 2020’den ocak 2021’e emekçi maaşı yüzde 21, bankada milyonu olana ödenen faiz yüzde 51 artar.

Bunun içindir ki, para verenler ağızlarını doldura doldura kimine “2 bin 825 lira DOKSAN KURUŞ”, kimine fısıldayarak “9 milyar liracık” der.

Yüzde 21 zam alıp açlığa devam edenler sayesinde bu ekmek işi böylece sürüp gider.