#cavcavistifa

İşin doğrusu, enteresan bir his bu… Süper Lig’de aralıksız en uzun süre oynamış takımlardan birisi olan asırlık çınarlardan Gençlerbirliği’de, kim derdi ki günün birinde “Cavcav istifa!” sesleri yankılansın. Pek tabii, Merhum Başkan İlhan Cavcav söz konusu olsaydı dönemsel eleştiriler haricinde bu şekilde organize bir taraftar talebi (zannımca) olmazdı.

Ancak söz konusu oğlu olunca, isyan kaçınılmaz oldu.

Peki her şey nasıl başladı?

Ligin ilk devresinin bitmesiyle birlikte sosyal medyada yayılan #cavcavistifa hashtag’i ile Gençlerbirliği Başkanı Murat Cavcav istifaya davet edildi. Gerekçesi ise, menajerler kaynaklı kulübün günden güne maddi olarak sömürülmesinden kaynaklıydı.

Tablo aslında çok net! Murat Cavcav’ın başkan olduğu dönemde Gençlerbirliği’ne transfer edilen 25 futbolcuya göz atıldığı takdirde bizi bekleyen rakamlar şu şekilde:

4 futbolcu şu anda kulüp bulamamış durumda11 futbolcu 2. ve 3. Lig’de oynuyor3 futbolcu TFF 1. Lig’de oynuyor4 futbolcu yabancı liglere gitse de kadro şansı bulamadı*

Tabii, bu tablo aslında malumun ilanı.

Kulübün önde gelen taraftar grubu Alkaralar’ın iddiasına göre, Murat Cavcav dört yıl önce göreve geldiğinde kasasında 20 milyon avro bulunan Gençlerbirliği, an itibarıyla 100 milyon lira borçlu durumda.

Keza gene Alkaralar’ın iddialarına göre, menajerlik şirketinde 40’a yakın oyuncusu bulunan bir menajerin sekiz futbolcusu aktif olarak Gençlerbirliği, yedi futbolcusu ise kardeş takım Hacettepe’nin formasını giyiyor. 11 oyuncusu ise, geçtiğimiz yıllarda Gençlerbirliği forması giymiş.

Bardağı taşıran nokta ise, Berat Ayberk Özdemir’in Trabzonspor’a transfer olmadan iki hafta önce bahse konu olan menajerin şirketiyle anlaşma imzalaması ve bu transferden aynı menajerin gene (dört yıldır olduğu gibi) pay alabilmesi olmuş…

Elbette, her şey yolunda giderken ve teknik direktörlüğe Mustafa Kaplan’ın getirileceği iddialarına karşı “Öyle bir şey yok” demeci söz konusuyken, hakkında ciddi eleştiriler olan ve daha önceki görevleri başarısızlıkla sonuçlanan Kaplan’ı ‘tam yetkiyle’ kulübe getirmesi de Murat Cavcav için dile getirilen istifa talebinin altında yatan nedenler arasında.

Cumhuriyet ile yaşıt bir kulüp Gençlerbirliği.

Şu anda da tam olarak bir Türkiye portresi çiziyor: Yönetilenler memnun değil, borç almış başını gitmiş, kaynaklar tükenmiş, kulüp birilerinin ellerinde oyuncak halini almış ve bütün tepkilere karşı kulak tıkayan bir yönetim var.

Sonuç çok net: Gençlerbirliği bir üniversite olsa, Melih Bulu’su Murat Cavcav olurdu. Ancak Cavcav’ın şansına, şimdilik Bulu kadar ‘yalnız’ değil…

Şimdilik.

* Kaynak: “Tarihi Rezalet!”, Ercüment Tunçalp, Yurtspor