10 Şubat 2021 22:53

Haydi uzaya!

Erdoğan Türkiye Uzay Ajansı fonu önünde

Fotoğraf: Murat Çetinmühürdar/TCCB/AA

Paylaş

Nihayet uzay programı başlatıldı, “2023’te Ay’a sert iniş yapacağız inşaallah”.

Ama önce roket lazım. Şimdilik roket yapma durumunda olmadığımız için yerli ve milli projemizin başlangıcında yabancı destek alacağız. 2028’de yumuşak iniş. Bir de bizim roketin ucuna bağlanmış bizim kapsüle binecek gönüllü gerekiyor.

Bulunur mu?

Bulunur. Yaşım tutarsa ben adayım. Olmazsa Rektör Bulu. Önce Ay. Sonra ver elini Mars, Jüpiter, Plüton. Oralarda önce YÖK ardından da yerli ve milli bir paralı üniversite kurduk mu, hele bir de deniz bilimleri fakültesi açtık mı, siz seyredin gümbürtüyü; Andromeda’dan rektör yardımcısı, Proxima Centauri’den taşımalı sistemle öğrenci, Terkos’dan pompayla su.  Uzay parasına para demeyiz, Alhamd lilah.

Bu kadarını becerirsek arkası çorap söküğü gibi gelir. Önce uyduları Ankara’dan yönetiriz. Sonra ticaret. İşin içinde ticaret olmazsa olmaz. Uzaya liman kurarız. El alemin gemileri, gemicikleri, kayıkları, irili ufaklı tekneleri güneş tozu rüzgarlarıyla gelip bizim limana çengellenir ve tüm ihtiyaçları uzay marketimizden sağlanır. Markette, uzay yakıtından, Venüs hıyarına, yer çekimsiz ortamda içilen gazozdan, 3 al 2 öde Uranüs el dokuması gemi yelkenine kadar her şey olur. Hem de temassız ödemeyle.

Plan iyi. Hedef de iyi. İyi de biz bu hedefe nasıl ulaşacağız. Mühendis lazım. Bu işi becerebilmesi muhtemel mühendisler, hocalar 2023 yılına kadar Avrupa’ya, Amerika’ya, Kanada’ya kaçamazsa bir umut var.

Ama ya kaçarlarsa?

Bu iş kolay. Kolluk bizden. Kapatırız sınırları, gidemezler. Peki ama, ya gidemeyenler uzay işini seviyor ama ülkeyi yönetenleri sevmiyorlarsa?

Söylemiyorlarsa sorun yok. Sevmeden çalışırlar.

Ya söylerlerse?

İşte orası zurnanın son deliği. Yöneteni sevmiyorsan ülkeni de sevmiyorsun, milletini de sevmiyorsun demektir. Sadece yöneteni değil, onun atadıklarını, etrafında dolaşanları, şimdilik yalakalık yapanları da sevmen gerekiyor. Sevmezsen yandın. Gayrimilli, FETÖ’cü, Soros’cu, Horoz’cu, hatta terörist bile olabilirsin. Hayvanların en yararlısı olsa da kimine göre, “yılan” olman bile mümkün. Seni annene, ninene şikayet ederler.

Annen, ninen, deden de senin gibi onları sevmiyorsa kurtuluşun yok. Ayağında elektronik bilezikle oturursun evde. Fazla da bu işleri kurcalarsan maazallah bilmem nerenin ilahiyat dekanının söylediği gibi bir gecede işi bitirirler. İşi bitirip mühendisleri hallettikten sonra duruma el koyup Cübbeli, cübbesiz bir hocadan fetvayı alıp uzay roketinde yakıt niyetine kullanırlar, sen uyurken Samanyolu’nun etrafında üç tur atarlar hafazanallah.

Bizim de başımıza gökten 3 elma düşer.    

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa