04 Nisan 2021 00:09

Terörle mücadele yasası ve hukuk

adalet tanrıçası themis ve elleri kelepçeli bir insan

Fotoğraf: Pixabay

Paylaş

Bir süredir elimde TMK -Terörle Mücadele Kanunu- maddeler arasında gidip geliyorum.

Düşünüyorum da TMK sanki özgürlükleri yok ederek özgürlüğü sağlamaya çalışan güvenlikçi anlayışın siyasi yaşamdaki hukuktan kopup despotizmin zirvesine ilerleyen serüvenini anlatıyor. Bu serüveni “Özgürlüğün tek güvencesi özgürlüklerin özgürce kullanılmasıdır” diyen kahramanın TMK maddelerindeki tuzaklara düşmeden verdiği mücadeleleri romanlaştırarak anlatmak ne kadar heyecan verici, nefes kesici olurdu?

Hayalimi bir yana bırakıyorum; TMK’deki hukukun bilimsel düşüncesiyle asla bağdaşmayan, özgürlüğü özgürlükleri yok ederek sağlamaya yönelik siyasi akıma can veren hukuktan kopuş noktasını yazmayı deneyeceğim, özetle ve becerebildiğim kadarıyla …

Önce hukukun bilimsel düşüncesini kavramak isteyenler için basit bir hatırlatma: “Hukuk kuralı toplumsal yaşamda kurulan somut ilişkileri düzenler; kurulmuş somut bir ilişki yoksa hukuk kuralı da yoktur.”

Hatırlatmada anahtar sözcük: İlişki…

Soru (1): Hangi ilişki? Yanıt: Toplumsal yaşamda kurulan herhangi bir ilişki.

Soru (2): İlişkinin tarafları? Yanıt: Hukukun bilimsel düşüncesinde toplumsal yaşamın en küçük parçacıkları oldukları varsayılan ve hukukun tanımladığı “kişi” (kurgusal) ile “eşya” (evrendeki canlı-cansız, madde-enerji vb., kişi olarak tanımlanmamış herhangi somut bir varlık).

Soru (3): Nasıl bir ilişki? Yanıt: Mutasavver, muhayyel, varsayıma bağlı olmayan, gerçekten kurulmuş, mevcut, somut ilişki.

GELELİM KONUMUZA: TCK’de-Türk Ceza Kanunu- ve diğer bazı yasalarda kişilere kurmaları yasaklanmış olan ilişkiler, yasağın kapsamı ve yasağın ihlali halinde müeyyidenin ne olacağı belirtilerek düzenlenmiştir. TMK ise TCK’de ve diğer bazı yasalarda kurulması yasaklanmış ilişkilerin belli koşullarda yasağa rağmen kurulması halini “terör suçu” olarak tanımlamıştır.

Soru (1): TCK’de kurulması yasaklanmış ilişkilerden hangileri TMK’ye göre terör suçu kapsamındadır?

YANIT: (a) DEVLETLE, devletin örgütlenmesini, işleyişini, güvenliğini bozan eylemler sonucu KURULAN İLİŞKİLER (TMK Md. 3); (b) KİŞİLERLE, kişilerin kendisine ve mallarına zarar veren, kişilerin temel haklarını kullanmasını engelleyen eylemler sonucu KURULAN İLİŞKİLER (TMK Md. 4/a); (c) TOPLUMLA, genel güvenliği tehlikeye sokan, kamu güvenini sarsan, kamu barışını bozan, bilişim sistemlerinin güvenliği açısından tehlike yaratan eylemler sonucu KURULAN İLİŞKİLER (TMK Md. 4/a); (d) DEVLETLE, adliyeye, devletin egemenlik alametlerini aşağılamaya, milli savunmaya, cumhurbaşkanına suikast dışında bir fiili saldırı düzenlemeye yönelik eylemler sonucu KURULAN İLİŞKİLER (TMK Md. 4/a); (e) ATEŞLİ SİLAHLARLA, BIÇAKLARLA, bu aletlerin yasal düzenlemelere aykırı biçimde kullanıldığı eylemler sonucu KURULAN İLİŞKİLER (TMK Md. 4/b -6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun); (f) ORMANLA, ormanı yakarak zarar veren eylemler sonucu KURULAN İLİŞKİLER (TMK MD. 4/c -6831 sayılı Orman Kanunu); (g) EŞYAYLA, eşyayı kaçakçılık kapsamına sokan eylemler sonucu KURULAN İLİŞKİLER (TMK Md. 3/ç -5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu); (h) KÜLTÜR ve TABİAT VARLIKLARIYLA, kültür ve tabiat varlığını yurt dışına çıkaran eylem sonucu KURULAN İLİŞKİLER (TMK Md 4/e - 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu).

SORU (2): TCK kişilerin devletle, başka kişilerle, toplumla, ateşli silah ve bıçaklarla, ormanla, eşyayla, kültür ve tabiat varlıklarıyla bazı davranışları/eylemleri gerçekleştirerek ilişki kurmasını yasaklamış, yasağa rağmen ilişki kuran kişiyi de cezalandırmıştır. TCK düzenlemeleri açısından kurulan ilişkinin niteliği (mutasavver, muhayyel, varsayıma bağlı olmayan, gerçekten kurulmuş, mevcut, somut ilişki) hukukun bilimsel düşüncesine aykırı değildir. TMK aynı yasak ilişkilerin belli amaçlarla ve koşullarda kurulmasını “terör suçu” olarak nitelendirmektedir. Yasaklanan ilişki bakımından TCK ile TMK düzenlemeleri arasında bir fark bulunmamaktadır. Bu durumda, nasıl oluyor da TMK söz konusu olduğunda aynı ilişkinin niteliği değişiyor, somut değil muhayyel, mutasavver, varsayıma dayalı ilişki oluyor?

YANIT: İşin püf noktası şudur: 1. TCK kişinin kurduğu ileri sürülen ilişkiyi kişinin eylemini esas alarak irdeleyen bir düzenleme öngörüyor. Bu nedenle hukukun bilimsel düşüncesi çerçevesinde ilişkinin niteliği bakımından hukuki bir sorunla karşılaşılmıyor. TMK ise önce yasaklamış ilişkiyi “terör örgütünün” kurduğu varsayımından hareket ediyor (Bu durumda ilişki gerçekten kurulmuş, mevcut somut bir ilişkidir), sonra kişinin terör örgütüyle herhangi bir ilişkisi saptanırsa terör örgütünün kurduğu yasak ilişkiyi kişinin de kurmuş olduğunu varsayıyor (Bu durumda ilişki muhayyel, mutasavver, varsayıma dayalı bir ilişkidir). Özetle, kişinin eylemi kişi ile ilişki kurulan varlık arasındaki doğrudan ilişki irdelenerek değerlendirilmiyor; kişinin eylemi ilişki kurduğu varsayılan terör örgütü üzerinden, bu terör örgütünün kurduğu yasaklanmış ilişki esas alınarak, dolaylı biçimde değerlendiriliyor. 2. Örgütü kurmak, yönetmek, üye olmak, örgütün faaliyetini düzenlemek, örgütün yöntemlerini meşru göstermek, övmek, propagandasını yapmak, örgütün üyesi veya destekçisi olduğunu belli edecek şekilde örgüte ait amblem, resim veya işaretleri taşımak ya da asmak, slogan atmak, ses cihazları ile yayın yapmak, kimliğini gizlemek amacıyla yüzünü kapatmak ve benzeri eylemler kişi ile örgüt arasındaki ilişkiyi kurar, dolayısıyla da kişiyi örgütün kurduğu yasaklanmış ilişkiyi bizzat kendisi kurmuş gibi cezalandırır. Kişi, örgütün kurduğu yasaklanmış ilişkiyle hiçbir ilgisi olmasa dahi aynı ilişkiyi kurmuş varsayılır. 3. Ayrıca, örgütün bir ilişkinin tarafı olabilmesi için “kişi” niteliğini kazanmış olması gerekir. Terör örgütü “sözde kişidir” ve onunla kurulduğu varsayılan ilişki de “sözde ilişkidir”.

Sonuç olarak, kişiyi bir örgütle şu ya da bu şekilde irtibatlandırarak TCK’nin kurulmasını yasakladığı ilişkileri doğrudan kendi eylemlerini değerlendirmek yerine örgüt üzerinden değerlendiren TMK düzenlemesi hukukun bilimsel düşüncesine aykırıdır.       

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa