Deniz, Yusuf, Hüseyin ve mücadelede hayatını kaybeden devrimcileri özlemle anıyoruz!
Fotoğraf: Evrensel
Bugün takvimler 6 Mayıs 2021’i gösteriyor.
6 Mayıs 1972’de Deniz, Yusuf ve Hüseyin’in darağacında katledilmelerinin üstünden tam 49 yıl geçti. Yarım yüz yıl olmaya sadece 1 yıl kaldı!
49 yıldan beri her yıl bu ülkenin devrimcileri, demokratları, gençleri, yeni bir dünya arayışındaki işçileri, emekçileri, halkları; yüreklerinde onları çok erken yitirmiş olmanın burukluğu, akıllarında yeni, insanca yaşayacakları, sömürüsüz, savaşsız barış ve refah içinde yaşanacak bir insanlık dünyası umudu, dillerinde her tür baskıya, zulme ve sömürüye karşı sloganları ile anıyorlar.
Bu yüzden artık takvimler 6 Mayıs’ı gösterdiğinde bugünün günlerden, “Deniz, Hüseyin, Yusuf Günü”; hayatını devrimci mücadelede kaybeden devrimcileri anma günü olduğunu biliyoruz.
***
Geçmişten bugüne 6 Mayıs günü sadece Deniz, Hüseyin ve Yusuf’u anma günü olmadı. Tersine 6 Mayıs; Deniz, Yusuf ve Hüseyin’in şahsında devrimci mücadelede hayatını kaybeden tüm devrimcileri anma günü oldu.
6 Mayıs etkinlikleri bir anma günü olarak da kalmadı. Böyle olsaydı zaten çoktan klişeleşmiş ritüellere indirgenmiş, eski kuşak devrimcilerin katıldığı, bu yüzden de her yıl daha az kişinin katıldığı, “nostaljik” bir etkinliğe dönüşürdü.
Ama tersine 6 Mayıs etrafında, her yıl yapılan etkinliklere, sosyal-siyasal iklim şu ya da bu ölçüde etkilese de, daha çok genç katıldı. Her kuşaktan, çeşitli görüşten ilerici-devrimci odaklar, mücadelenin sorunlarını tartışıp çıkardıkları sonuçları paylaştıkları etkinlikler düzenledi. Bu yüzdendir ki 49 yıldır bu anma etkinlikleri, mücadelenin sorunlarının tartışıldığı kadar kendisi de mücadele olan etkinlikler olarak sürüp geldi.
***
Geçen yıl oluğu gibi bu yıl da 6 Mayıs, pandemi kısıtlamaları çerçevesinde yapılıyor. Bu yüzden bu yıl da geçmişte açık alanlarda ve salonlarda kişi sınırlaması olmadan yapılan etkinlikler, yürüyüşler, mitingler, kitlesel basın açıklamaları yerine ister istemez sınırlı, genellikle “online” etkinliklerle sınırlı kalıyoruz.
Ama bütün bu kısıtlamalar ve yasaklara karşın, pandemi kapitalizmin insanlık düşmanlığına varan karakterini açıkça görülür hale getirdi.
Bu yüzden 6 Mayıs değerleri konuşulurken; çok haklı olarak, emperyalist kapitalist sisteme karşı mücadelenin yanı sıra gençlik mücadelesi, eğitim, sağlık, güvenli bir gelecek mücadelesinin sorunları da tartışılmaktadır.
Bu gerçekler dikkate alındığında;
- Pandemiye karşı en etkin mücadele aracı olan “aşı”nın firmalara patentlenmesi, kapitalist emperyalist sistemin kârı insan hayatının önüne koyduğunu milyarlarca insanın gözüne sokarak gösterilmesi,
- İktidarın, pandemiyi krizin yükünü halka yıkmanın fırsatına dönüştürdüğünü, bunu sağlık emekçilerini kölece çalıştırmaya mahkum ederken salgını asıl olarak işçileri ve emekçileri vuran bir silaha dönüştürmesi,
- Tek adam yönetiminin her yıl yaptığı “reformlar”la eğitimi ne hale getirdiğini herkesin gözüne sokarken, laik demokratik, parasız, kaliteli, ulaşılabilir, ana dilinde bir eğitim talebinin önemi ve aciliyeti,
- Özerk ve demokratik üniversite talebinin her öğrenci ve her vatandaş, bütün toplumumuz için ne kadar önemli bir talep olduğu, pandemi koşullarında bile mücadelenin mümkün olduğu, Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri ve öğretim üyelerinin mücadelesinden çıkan dersler,
- Son yıllarda eğitim sorununun, nitelikli eğitimin ötesinde bir “Güvenli gelecek” sorunuyla birleştiği, gençlerimizin yüzde 60-70’inin sadece eğitim için değil, geleceklerini de Almanya, İngiltere, Kanada, ABD de... kurmak istemesinin arkasındaki gerçeklerin bu çerçevede tartışılıp çıkarılan sonuçların yaygınlaştırılması elbette ki bu 2021 6 Mayıs’ının başlıca gündemlerinden olmak durumundadır.
***
Bütün bu gerçekler gösteriyor ki; 1972’nin 6 Mayıs’ında Deniz, Yusuf ve Hüseyin’in darağacından yaptıkları çağrılar, geçen 49 yıl boyunca 6 Mayıs etkinlikleri etrafında oluşan mücadele kültürü bugün de yol göstermeye devam ediyor.
Aradan geçen 49 yıl onlara özlemimizi daha da artırdı.
Aramızdan ayrılışlarının 49’uncu yılında onları ve devrim mücadelesinde hayatını kaybeden tüm devrimcileri sevgi ve saygıyla anıyor, mücadelemizde yaşatacağımız sözünü bir kez daha yineliyoruz.
- Son iki haftada oluşan Suriye haritası neyi gösteriyor? 12 Aralık 2024 04:45
- Asgari ücret miktarı, AÜTK'ye bırakılamayacak kadar ciddi ve önemli taleptir! 08 Aralık 2024 04:44
- Suriye'de çıkar peşindeki herkes operasyonun içinde ama kimse rolünü kabul etmiyor 05 Aralık 2024 06:45
- Eğer ‘Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz’se... 01 Aralık 2024 04:54
- İşçilerin özelleştirmeye karşı cepheden ‘hayır’ demekten başka bir seçeneği yok! 27 Kasım 2024 06:55
- Tek adam yönetiminin ülkeyi nereye getirdiğinin bir haftaya sığan fotoğrafıdır! 24 Kasım 2024 04:47
- Bakan Tekin ve arkasındakiler laikliğe cepheden savaş açan bir konumdadır! 21 Kasım 2024 04:52
- İktidar 'iç cepheyi güçlendirmek' istiyor, emek ve demokrasi güçleri ise 'birleşik mücadele' diyor 17 Kasım 2024 04:44
- Ülke ve halkın sorunlarını çözmeyen iktidar yeni suç ve cezalar ihdas ediyor 13 Kasım 2024 04:58
- Sermaye ve emek güçleri arasında sert mücadeleler dönemi! 10 Kasım 2024 04:46
- İktidar kayyımı muhalefeti ezmenin koçbaşına dönüştürüyor 06 Kasım 2024 04:58
- Tek gerçekçi seçenek yığınların siyasete doğrudan müdahale ettiği bir mücadeledir! 03 Kasım 2024 04:47